FEODORA

99 11 0
                                    

Lara

Elimi tuttu.Bedenim benden beklemediğim bir zariflikle kendi etrafında dönü ve onu bekleyen kollara kondu.Tamamen yönlendirilmeye açıktım, kendimi bırakmıştım.

Rüzgar saçlarımı suratıma vururken gözlerimi kapattım.Eli elimi tuttu ve kolumu yukarı kaldırdı.Başım geriye düştü.Parmaklarımın ucunda yükseldim, ardından döndüm.Döndüm.Döndüm.

Koku yakındı.Bu kokuyu nasıl elde ettiğini bilmiyordum.Sadece parfüm olamazdı bu, ne kadar pahalı olursa olsun.Yapay bir koku değildi, daha saklı, daha derinde, daha yakıcı bir kokuydu.

Durdum.

O alıştığım, sert bedeni sırtımda hissedebiliyordum, burnu saçlarımın iki yanıma dökülüp açık bıraktığı enseme dokundu, tüm bedenim titredi ve hissetmediğim garip bir duygu parmak uçlarımın bükülmesine neden oldu.

Yeni tanıştığım duygu can yakıcıydı.Parmaklarım bir arayış içindeydi, yumuşak görünen, kumral tutamlar istiyordu.Arada sarı tutamlara dokunarak gerçekliğinden emin olmak istiyordu.

Eller kollarımı bıraktı.Elimi tutup beni ileri itti ve ardından sert bir darbeyle tekrar göğsüne çekildim.

Ama bu sefer gözlerimiz birdi.

O parlak, sarı gözler gözlerimdeydi.Yanıyordu.Yanlış görüyor olamazdım, yanlış yorumluyor olamazdım, gözlerindeki o ateşi uyduruyor olamazdım.

Ardından hissettiğim tatlı nefes gözlerimi kapatmama neden oldu.Beni öpecekti.

Beni öpecek miydi?

Dudaklarım daha önce keşfedilmişti.Belki zorlaydı her şey, tıpkı bedenimin keşfedildiği gibi.Ama şimdi burnu yanağıma değince ve dudaklarından yayılan tatlı sıcaklığı hissedince kendimi temiz hissediyordum.

'Seni öpmek istiyorum.'

Sesi daha da mı boğuklaşmıştı?Gözlerimi açtım.Bana odaklıydı.Gözleri dikkatle her bir noktamda geziniyor gibiydi.Bir kusur arıyor gibi.Eğer aradığı kusursa, beklediğinden fazlasını bulabilirdi.

'Öp öyleyse.'

Beklediği bu izinmiş gibi, aradaki can yakıcı boşluğu kapattı.Sıcak dudaklarını dudaklarımda hissedince gözlerimi kapadım.Ellerim benden bağımsız olarak kollarından sıyrılarak yukarı çıktı ve saatlerdir yapmak istediği şeyi yaptı.O tutamların arasına girdi.

Dudağımdaki baskı bir şeyler söylemeye çalışıyor gibiydi.Dilini hissedebiliyordum, şişen dudaklarımda hissedebiliyordu.Nihayet ne yapacağımı anladım ve dudaklarımı araladım.

İnleyerek ellerini belime sarınca tüm vücudum titredi.Dili ağzımın her bir noktasını keşfetmeye yeminli gibiydi,dilim o tatla tanışmanın muhteşem memnuniyetini yaşıyordu.

Ellerinin can yakan dokunuşu bu anı gerçek kılan tek şeydi.Parmakları tenime gömülmüştü.Acıtıyordu.Ama canım acıdığı için sevindim, yoksa bu kadar muhteşem bir duygu gerçek olamazdı.

Nefes almaktan hiç bu kadar nefret etmemiştim.Ama nefes almam gerekiyordu.Ciğerlerim oksijen için çırpınırken kendimi geri çektim.Gözlerimi açtığımda bana baktığını gördüm.

Gözlerimi kaçırmadım.İzin vermiştim, beni öpmesine, bana dokunmasına, dudaklarıma iznim karşılığında dokunan tek dudaklar olmasına izin vermiştim.

Bedenim geri çekildiğinde karşı çıkmadı.Kollarının arasından çıkarken üşüdüm.Arabadan gelen müziği hala duyabiliyordum.

Bu şarkıyı hayatım boyunca unutmayacaktım.

AURORAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin