6.Bölüm

799 71 9
                                    

"Tamam geldik" dedi Fethi telaşla . Onu hatırlamıyor olabilirdi ama bu Volkanın kendi kardeşi olduğunu değiştirmezdi. Hastanenin kapısında frene bastı Fethi ve Hemen arabadan inip hastaneye girdi ve yardım çağırdı. Doktorlar başında toplanmıştı çok geçmeden..

Hemşirelik Filiz'in en büyük hayali olmuştu hep. Ve en büyük destekçileri de abileri olmuştu bu konuda. Annesi pek istemese de abileri sayesinde hayallerine kavuşmuştu. Simdi ise okuyup daha da yükseklere çıkacaktı. O gün  nöbetteydi. Hızla dışarı çıkan hocalarını görür görmez o da peşlerinden gitmişti. Abisinin arabasını görür görmez ufak çaplı bir şaşkınlık yaşamış sonra kendine gelmişti. Hocalarından biri Fethi'ye bir şeyler soruyordu sürekli. Filiz Arabada kimin olduğunu göremediği için biraz daha yaklaştı. "Bakın beyefendi, bana hiç yardımcı olmuyorsunuz. Nesi Oluyorsunuz diyorum .  Abisiyim diyorsunuz. Bi insan nasıl kardeşinin bi hastalığı var mı yok mu bilmez !?"
"Allah allah ya bilmiyorum ya bilmiyorum. Bunu bilmek sizin işiniz , ben buraya kardeşimi hasta olduğu icin getirdim ve siz de doktorsunuz!"

Filiz hızla arabanın yanında bitmişti bir ağlamaktan gözleri kan çanağına dönmüş hafıza kaybı geçirdiği için kardeşine yardımcı olamayan çaresiz abisine bir de arabanın içinden sedyeye kaldırılan abisi Volkan'a baktı. Volkan'a abi demezdi çünkü aralarında yas farkı çok değildi.

"Hocam, durun"
"Filiz?"
"Allahım sana şükürler olsun.Seni allah gönderdi bak gerçekten"
"Kendisi benim abim olur hocam. Ufak bir hafıza kaybı geçirdi o yüzden hatırlamıyor. Abim Kalp Hastası" dedi sedye ile götürülen Volkan'ı göstererek doktor hemen acile girerken Filiz'e dışarda beklemesini söylemisti. Filiz de abisi ve yengesiyle dışarda beklemek zorunda kalmıştı. Fethi gözünden süzülen yaşları silerken Eylem sevdiği adamın kolunu tuttu. "Sakin ol ne olur. Bak Volkan güçlüdür, iyileşir." dedi. Fethi vevap vermemişti aksine ağlamaya devam ediyordu. "Kendini suçlama" dedi Filiz oturduğu yerden .Fethi yavaşça ona döndü. "Ne ? bırak da abimi tanıyayım."dedi ve yavaşça yanına gitti abisinin. "Doktor'a cevap veremediğin için kendini suçluyorsun.Ama bu senin suçun değil." dedi . Eylem kalkmıştı Fethi'nin yanından. Kocası hiçbir şeyi hatırlamıyordu, evet . Ona her koşulda destek olmaya hazırdı ama kocası ona açık tek kapı bırakmıyordu işte. Filiz Yengesinin kalktığı yere otururken Fethi yine sessizdi. "Sen hatırlamasan bile, Sen benim gördüğüm en iyi eş , en iyi baba , en iyi abisin. Elinde olmayan koşullar yüzünden kendini suçlu hissetme sakın" dedi ve abisinin elini kavradı. Fethi küçük bir tebessüm etmiş sonra yine yüzünü asmıştı.
Eylem Neşe Hanım'ın ve Necati Bey'in de ailesinin yanında olmak isteyeceğini düşünüp filiz'e yaklastı ve
"Ben gidiyim artık. Hem anneme ve babama da haber vereyim, onlar gelsin ben de zeynep ile ilgileneyim" dedi . Filiz başını sallamıştı. Eylem aslında kocasından da bir tepki beklemiş fakat istediği tepkiyi görememişti. Eylem evliliğinde ilk defa kendini dış kapının  mandalı olarak görmüştü o an . Yavaşca kapıya yöneldi  hastaneden çıkar çıkmaz da ona iyi gelen tek şeyin yanına gitti ; kızının
-------------------------------------------------

"Ben yoruldum" dedi Fethi hâla elini tutmakta olan kardeşine bakıp. "Yanımda olan, bana destek olan bana değer veren insanlara bakıp "ben hatırlamıyorum sizi" demekten yoruldum. Ben insanların umutla bakan gözlerine hayal kırıklığı bırakmaktan çok yoruldum" dedi. Filiz başını abisinin omzuna koydu ve elini daha da sıkı kavradı. "Annem ve babam hep kavga ederdi. Şimdi baba dediğimiz o adam var ya , o bizim gerçek babamız değil. O  adam bize sahip çıktı , babamız oldu . Ama bizim biyolojik babamız çok kötü bir insandı. Annemle sürekli kavga ederlerdi, annemi döverdi sürekli. Ama annem hiç demezdi bize. Biz de o zamanlar annemizle babamız boşanmasın da ne olursa olsun derdik. Anlamazdık ki hiç bir şeyi."
"Niye anlatıyorsun ki şimdi bana bunu ? "
Filiz abisinin sorusunu duymamış gibi devam etti konuşmasına
"Tabii zaman geçtikçe biz de anyayı konyayı gördük, o şiddet bize gelmeye başladı. Annemiz ve babamız boşandı. Bundan en çok etkilenen biz olduk . Özellikle ben ve Volkan. sen ikimizden de büyük olduğun için olaylara biraz daha olgun yaklaşabilen taraftaydın. Sen o zamanlar hep yanına çeker konuşurdun bizimle. "Herkesin bir yolu vardır. Ve her insan kendi yolunu kendi seçer. Siz hep iyi yolu seçin" demiştin. O zaman tamam demiştik sana . Sonra savrulduk. Yolumuzdan saptık. İyi yolu seçiyoruz diye hep yanlış yollara yürüdük. Biz hep bir uçurumun kenarında bulduk kendimizi. Tam boşluğa düşecekken tuttun çektin o uçurumdan bizi. O boşluğa düşmekten kurtardın her seferinde . Şimdi de biz seni çekip alırız o uçurumun kenarından. O boşluğa düşmemen için elimizden ne geliyorsa yaparız . Senin de dediğin gibi  ; "Hiç kimsemiz olmasa bile biz varız.Birbirimize bir sarılalım bir daha Feriştahı gelse giremez aramıza "

-------------------------------------------------

Eylem asık bir suratla eve girmiş evdekilere durumu anlatmıştı. Neşe Hanım anında feryat figan etmişti tabii çarçabuk hastanenin yolunu tutmuşlardı. Eylem de uykuda olan kızını alıp evlerine götürdü. Kızını yatağına yatırdıktan sonra çıktı odadan. Ağlamak istiyordu. ama yapamıyordu. Kaldıramıyordu artık üzerindeki bu yükü. Olmuyordu işte. Fethi yokken yaptığı gibi yaptı yine banyoya girdi ve suyu açtı, kızı ağladığını duymasın diye. lavabonun tam önünde yığılmıştı dizlerinin üzerinde . ağladıkça daha fazla ağlıyordu. daha fazla hıçkırarak.

-------------------------------------------------

"Hocam , abim nasıl?" dedi. Doktor sakindi. "Durumu gayet iyi. ama yormayalım. yanında da bir kişi kalsın"  dedi. Annesi kalacaktı yanında Fethi de eve gitmek zorunda kalmıştı tabii.

Volkan yavaş yavaş kendine geliyordu.

-------------------------------------------------
Fethi yavaşça açtı kapıyı lavabodan gelen su sesi dışında bi ses yoktu evde . Eylem'in banyoda olacağını düşünerek odaya doğru yol aldı ama lavabonun önünden geçerken hıçkırıklarını duymuştu karısının. ne diyebilirdi ki ? özür dilese mesela. ne değişirdi. Hiçbir şey. En az onun kadar kendisi de istiyordu ama yapamıyordu işte. Yine de bir cesaret kapıyı tıklattı. bir şey dememişti. Çok geçmeden su sesi kesilmiş ve Eylem dışarı çıkmış ve kendisini görünce "sen miydin ? ben zeyneptir diye... Ne oldu ? neden tıklattın kapıyı ?" dedi. Ne cevap vereceğini kestiremiyordu adam. Sadece sarıldı. Kadın da gayri ihtiyari sarılmıştı adama "kendimden nefret ediyorum" dedi Fethi kısık bir sesle. Eylem ondan ayrılırken bir şey dememiş aksine odaya çıkmıştı. "Ben dinleneceğim biraz," dedi ve yatağa uzandı cenin pozisyonu aldı. İçi yanıyordu kadının sabaha kadar ağlasa baģıra bağıra ? olmaz mıydı sahi.  Fethi dolaptan kıyafetlerini alıp kapıya yöneldi. "Ben zeyneple yatarım. İyi geceler sana " dedi. Eylem kocasının sesindeki mahçubiyeti duyuyordu. "Dur!" dedi yavaşça yatakta doğrulup.

-------------------------------------------------

"Paşam, nasılsın oğlum, iyi misin biraz daha"
"Anne , abim! abim nerde ?"
"Eve gitti o. Neden sordun?"
"Filiz nerde peki?"
"Nöbeti var onun, gelir birazdan "
dedi çok geçmeden de Filiz girmişti odaya.  Abisine sevecen sevecen yaklaştı. 
"Nasılsın?"
"boşver şimdi beni. Abimi kurtar filiz!"
"abimi kurtar derken?"
"Bi adam var Ferit! abimin yeni hayatından arkadaşı. babamız olacak o it " dedi nefes nefese kalmıştı. Ama devamını getirmesi gerekiyordu. Annesi  "oğlum yorma kendini "dese de  Volkan abisini kurtarabilecek tek kişinin filiz olduğunu biliyordu. başkasına güvenemezdi. 
"O adam .. Ferit onun adamı Filiz" dedi yorgunca bir nefes verdi.
"Abimizi Öldürecekler!"

Bana Bir Masal Anlat Baba [EyFet]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin