Gamzelim[REYNMEN]

nişan

Esin'in Halasindan (isim bulamadım mq)
Saat 8e az kalırken evimizdeki çalışanlara yemekleri yapmalarını söyledim. Ve tekrar salona gelip televizyon izlemeye başladım. Kanal 7 de Hint dizileri varya onlar işte. Ay ay benim yavruma görücü gelecek ya kız bugün. Sessizce diziyi izlerken Esin geldi. Ay aman masallah kimin yeğeni yüzünün tam ortasına balgamlı bir tüküreyim de nazar değmesin. Püüüü

"Ay hala napıyon amk"

Gız ne diyo bu

"Ne mık?"

"Birşey değil boşver sen yemekler hazır mı"

"Heee hazır "

Televizyon ekranına baktığında göz devirdi. Gız ne oldu gız gül gibi dizi iste. Mık salağı (yarılıyorum lan bu halaya). Ay 19.45 olmuş az kaldı az hahahah. (No random fjfkfjr). Yüzünü temizleyip gelmiş halasının kuzusu.

"Kız gelsene yanıma 10 metre uzakta oturmuş"

"Aman kalsın töbe"

"Töbe ne kız tövbe deyecen"

Göz devirdi yine ay aman marulgiller kekosu. Heheh bakın neler biliyorum ben. hahahahpuhahahpuhahapuhahapuhahah. Ahanada zil çaldı. Hizmetli kapıyı açtı ve biz karşılamak için kapıya çıktık. Anaaa gız bunların hangisi Yusuf? karşıladık ve içeri geçtik.

Esin'den
Yusuf'la gelmişti Berkcan ve Duygu yoktu. Ay aman olmasınlar zaten. Heyecandan ellerim titriyordu. Kahve mi yapayım ki. Aha tanıştırmayı unuttum

"Yusuf halam,halam Yusuf"

"Meriç baba halam,hala Meriç baba"

Yerime oturdum ee nolacak şimdi. Evin hizmetçisi geldi ve yemeğe geçtik. Ay aman çok güzel olmuş,namnamnam. Yemeğin bitmesini hiç istemiyordum çünkü heyecandan ne yapacağımı bilmiyordum. Halam alttan dürtükledi

"Kız ben teyzeni de çağırmıştım gelemedi herhalde"

Neeeeeğğğğ ahaha hani teyzem bizim okulun müdürü olan. İnşallah ettiğim kavgaları ve diğer olayları ortaya dökmez. Yusuf da anlamış olacaktı ki şaşkın bir şekilde bakıyordu. O an bir şey deyip terbiyesizlik yapmak istemediğim için sessiz kaldım. Allah'ım inşallah yolda gelirken erir de gelemez yarabbim. Hep birlikte sofradan kalktık.

"Esin hadi kalk kahve yap teyzen gelmeyecek herhalde"

Ayağa kalkıp mutfağa doğru yürüdüm. Mızmızlanarak mutfağa girerken arkamda bir beden hissettim. Çığlığı basmadım çünkü Yusuf'tu gelen kokusundan anladım amq.

"Arkadan sarılmasan diyorum, hiç sevmem."

" Alışsan iyi olur çünkü evlendiğimiz zaman seni rahat bırakmayacam"

"Her gece mi?"

Tatlı bir şekilde kafasını salladım yaklaşıp dudaklarına hiç masum olmayan bir öpücük bıraktım.

"Bu zamanların acısını fena çıkartıcam."

Ondan ayrılıp cezve ve kahve çıkardım

"Bakıyım ne giydin s- Yusuuuuuuuuuuuuuf bu ne iyi ki düzgün giyin dedim. Üşütecen hasta olacan"

Üzerine kot bir pantolon,beyaz tişört tişörtün üzerine sarı bir hırka ve ayakkabı olarak da beyaz spor ayakkabı giymişti. (Instagram bölümündeki fotoğraftakiler)

"Kızım ne var bunda hırka da giydim. Tişörtten kaslarım gözükür başka kızlar bana aşık olur diye böyle giyindim"

"İyi iyi hırka giymeseydin kimseye göstermezdim seni,o kasları sadece ben görücem!"

Sessizce kahveleri yaptım

"Kız tuz attın mı benimkine"

"Yoo niye atayım amk"

"Küfür etmeeee, azıcık tuz at şimdiden hazırlık olsun"

Kahveleri fincana boşaltırken Yufus içeriye gitti. Salona ilerledikçe Meriç babanın sesi netleşti

"Evet efendim sebebi ziyaretimiz belli. Gençler birbirini görmüşler sevmişler. Bize de onları bir araya getirmek düşer"

Yusuf da benim gibi kapıda şaşkınca kalmıştı. Elimdeki tepsiyi düşürmemek için direndim. Lan baya baya istiyorlar beni. Bu sefer halam konuştu

"Dediğiniz gibi bize de onları bir araya getirmek düşer o yüzden verdim gittii"

Lan benim okulum var

"Ya napıyorsunuz siz! Benim okulum var"

"yavrum sen yine okuluna devam et, sizde istemiyor musunuz?"

Ulan hala nerden biliyorsun

"Ee yüzük meselesi ne olacak?"

Meriç babaya dönüp baktım cebinden kırmızı bir yüzük kutusu çıkardı. Ahaaa nişanlanacaz mı biz şimdi. Ama Yusuf rahat durmayacak. Hay benim "nişanlanınca yaparız" diyen dilimi siksinler eme! Neyse böyle daha eyi olur. Halam yemek masasından iki tane sandalye çekti ve yanyana koydu Yusuf sola ben sağa oturdum. Yusuf'un elini tuttum çünkü aşırı derecede heyecanlıydım. Kırmızı kurdelelere bağlanmış yüzükleri parmağımıza taktık ve Meriç baba kurdeleyi kesti. Şu an o kadar mutluyum ki.

"Ağlama güzelim niye ağlıyorsun?"

Ağlıyor muyum ben ya Yusuf yüzümü iki yandan tuttu ve sıcak nefesi tenime çarparken alnımı öptü.

"Artık tamamen benimsin..."

"Yusuf yapmayacağız değil mi?"

"Yapmayacağız yavrum sen ne zaman istersen o zaman yapacaz"

Başımı boynuna gömdüm ve kokusunu ciğerlerime doldurdum. Ömrüm böyle geçseydi keşke. Kalbimin derinlerinde hissettim onu ve geri çekilmesine izin vermedim

"Hop gençler noluyo"

Anladım ki romantik anların içine edengiller arasında Meriç babada vardı. -_-