0.3 ▪ for real

4.2K 536 327
                                    

O günden sonra tam 3 ay boyunca Taehyung'u görmedim.

Bu 3 ay içinde her sabah aynı saatte parka, beraber dondurma yediğimiz yere hatta çöp konteynırına uğradım. Onu her yerde aramama rağmen hiçbir yerde bulamadım. Her gece aynı saatte evden kaçıp onu yaralı bulduğum dükkanın önüne bile gittim.

Ama yoktu.

Parktaki tüm çocuklara onu sordum ancak aldığım cevap hep aynı oldu.

"O evsiz piçin teki. Her yerde olabilir!"

Piçin ne demek olduğunu bilmiyordum, bu yüzden tepki gösterememiştim. O gün akşam eve gittiğimde yemek masasında otururken, ansızın babama piçin ne demek olduğunu sordum. Annemle bakıştılar.

"Birisi sana 'piç' mi dedi yoksa?" dedi babam yemek yemeyi bırakarak.

"Bana değil.. bir arkadaşıma sadece. Anlamı ne ki?" diye sordum.

"Kötü bir kelime." dedi annem peçetesiyle masaya döktüğü pirinci temizlerken.

"Peki, ne demek?" Diye ısrar ettiğimde babam mırıldanır gibi bir ses çıkardı.

"Genelde annesi ve babası arasında yasal bir bağ olmadan dünyaya gelmiş bireylere denir, halk ağzında babası belli olmayan demek." dediğinde bedenim kaskatı kesildi. Tam o sırada Taehyung'un yolda yürüyen herhangi birinin babası olabileceğini söylemesi aklıma geldi.

"Bir sorun mu var tatlım?" dedi annem donup kaldığımı görünce. Gözlerimin dolmasına engel olamamıştım.

"Parktaki çocukları öldüreceğim!" Diyip masadan kalktım. "Nasıl Taehyung'a piç diyebilirler? O böyle olmayı ister miydi sanıyorlar?" küçük yumruklarımı havada savurarak kapıya doğru gittiğimde babam gülümseyerek beni kucakladı.

"Jeongguk.." dedi hırıltıyla. Burnunda bir sorun olduğundan böyle konuşuyordu. "Arkadaşından hiç bahsetmemiştin. Neydi, Taehyung muydu?" Başımı sallayarak onayladım.

Babam beni sofraya tekrar oturttuğunda Taehyung'dan bahsetmemi istediler. Anlatacağım şeylerin hoşlarına gitmeyeceğini hissetmiştim.

"Annesinin bir fahişe olduğunu söyledi." Dediğimde annem çatalını yere düşürdü ve şaşkınlıkla ağzı açıldı. Babamın kaşları çatılmıştı.

"Fahişenin ne demek olduğunu bilmediğimi söylesem de babama sormamı istedi, ancak daha sonra bana açıklamak zorunda kaldı ve onun için çok üzüldüm. Hem onun için, hem annesi için." dedim gözlerimin dolmasına engel olamayarak. Annem ve babam yemek yemeyi bırakmış, dikkatle beni dinliyorlardı.

"İlk tanıştığımızda beni kabadayılardan korudu ve bana, şey, dondurma aldı." Çaldığı kısmı atlamak zorunda hissetmiştim çünkü ailemin Taehyung'u sevmesini istiyordum.

"Ve size anlatmadığım bir şey daha var.." dedim sıkıntıyla. Önce onu nasıl kırdığımı anlattım. "Gece düşünmekten uyuyamadığım için evden kaçtım.." babamla annem tepki vermeden beni izliyorlardı. "Taehyung'un yanına gittiğimde çok pis dayak yemişti. Kimden veya nasıl olduğunu bilmiyorum... ama çok fazla kan vardı. Omzu ve göbeğinin biraz üstündeki yerden bıçaklanmıştı sanırım.." diye devam ettim. Annem şaşkınlıktan açılmış ağzını eliyle kapattı, babam masa örtüsünü sıkıyordu.

"O gece çok soğuktu ve o ince kıyafetlerle dursa da bana üşümediğini söylemişti. Biraz oturduktan sonra benim eve dönmemi, geceleri sokakların tehlikeli olabileceğini söyledi. Ona neden kendisinin sokakta olduğunu sorduğumda da 'Ben evsizim.' Dedi." Gözlerimden yaşlar boşalmaya başlamıştı. "Daha sonra.. sonra, gitmem için bana yalvardı.. sanırım orada birisi daha vardı.." annem bana peçete uzatsa da gözyaşlarımı gömleğimin koluna silmeyi tercih ettim. Taehyung'un yaptığı gibi.

ice cream | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin