9 Bölüm ( Adım adım )

36 27 29
                                    

Yeni gün

Yep yeni bir güne başlamıştık. Dün Yusuf'la küslülüyümüz bittiğine göre çok rahatlamıştım. Ama daha çok beni düşündüren Sevda'nın benim ona olan hislerime karşılığı ne olacak? Bu düşünceyle artık kendimi okulun kapısında buldum. Anlaşılan tüm yolu bunu  düşünerek gelmiştim. Ama tam içeriye girecekken gördüklerimle şok olmuştum. Buda neydi? Sevda Yusuf'la sohbet ediyordu. Bir anlık ne yapacağımı bilemedim. Daha beni görmemiştiler. Bunu fırsat bilerek  kenarda durup ne konuştuklarını duymak için sohbetlerine kulak verdim. Ama çok yavaş konuşuyordular. En iyisi artık yanlarına gitmekti. Tam sohbet ettikleri sırada yanlarına gelerek selam verdim .

- Günaydın

- Günaydın Mete. Bir dakika bekle geliyorum.

Yusuf'un bu sözünden sonra yanlarından uzaklaşarak onu beklemeye başladım. Ama sürekli gözüm onlardaydı. Acaba bu konuşma neydi? Sevda bu cesareti nasıl bulmuştu ? Halbuki ona bakmaya bile yüzü yoktu.

Konuşma bitince Yusuf hemen yanıma gelip,benimle beraber koridora doğru ilerlemeye başladı. Ama sürekli bana bakıp hafiften gülümsüyordu.

- Hayırdır Yusuf ? Maşallah keyifler yerinde.
- Mete , her şey kendi yolunu bulmaya başlıyor. Çok yakında oda seni sevecek.
-Kim ? Sevda'mı?
- Tabi ya. Hele sınıfa geçelim her şeyi anlatacam.

Yusuf'la sınıfa girdikten sonra hemen oturarak sohbeti anlatmaya başladı.

- Bak Mete, Sevda beni hala sevdiğini itiraf etti. Ama bunu sana daha önce söyledim. Ben o kızı sevmiyorum. Olanlardan sonra onu sevmek falan yok benim için.
-Peki benim onu sevdiğimi öğrendimi?
- Hayır, o artık sana kaldı birader. Ama adını çaktırmadan okuldan onu seven biri olduğunu söyledim. Yani bundan sonrası sana kaldı. Artık ona beni unutmasını söyledim.
-Peki, hiç israr etmedimi çocuğun ismini?
- Etti ama söylemedim . Dedim ya, oda sana kaldı. Bir an önce söyle .

Ben onca şeyi düşünürken o artık her şeyi halletmişti. Gerçekten artık tek bir şey kalmıştı. Ona sevgimi itiraf etmek ...

Dersden sonra

Okulun bir gününüde arkada bırakmıştık. Ama daha Sevda'yla konuşma fırsatı bulamamıştım. Belki çıkışta onu görüp konuşurum  fikriyle onunda sınıftan çıktığını gördüm. Ilk selam veren ben oldum.

- Merhaba Sevda. Nasılsın?
- Merhaba Mete. Iyiyim sen nasılsın ?
- Iyiliktir.
-Ee gitmiyormusun eve?
- Gidiyorum. Bu gün seni göremedim de bir selam veriyim dedim.
-Iyi yaptın. Sakıncası yoksa gidelimmi birlikte?

Bu kelimeyi Sevda'dan duymak bir başka his kattı içime. Çok sevinmiştim. Ilk defa benimle eve gitmek için kendisi söylemişti bunu. Ilk defasında ben onu götüreceğimi söylemiştim.

- Tabi neden olmasın. Bir sakıncası yok.
-Tamam. Ee nasıl gidiyor dersler?
- Iyi gidiyor şimdilik. Sizde nasıl ?
- Ne iyi değil, nede kötü. Okuyoruz işte... Mete bir şey soracam.
- Tabi buyur.
- Ama lütfen beni doğru anla. Gerçekten senin Ankarada sevdiğin varmı?

Bu sorunun ardından biraz durakladım. Ne diyeceğimi bilemedim. Evet dersem ona sevgi itirafı edince işler baya karışacaktı. Peki ne diyeyim? En iyisi yavaş-yavaş gerçekleri  söylemekti.

- Bak Sevda. Sen ilk başında Gamzenin beni sevdiğini söylediğin zaman benim Ankaradan sevgilim falan olmasını söylemem aslında bildiğin gibi deyildi.
- Yani ??
- Yani ben Ankaradan kız falan sevmiyorum. Benim sevgilim bu okuldan. Ama o zamanlar daha yeni olduğum için  söyleyememiştim. Seninlede pek fazla alakam olmadığı için biraz çekinmiştim söylemeye.
- Cidden sevdiğin bu okuldanmı? Vay be merak ettim. Kim bu şanslı kız? Artık söyleye bilirsin dimi?

Al işte. Şimdi ne yapacaktım? Daha erken olduğunu sandığım için söylemek fikrinde değildim. Ama bence kaçacak yerim kalmamıştı. Yok, yok  söylemeyecektim. Ama ya bir başkası çıkıp sevgisini itiraf ederse? O zaman ne yapacaksın  Mete bey? Sonradan geç olacağını düşündüm birden. Haydi Bismillah. Zamanıydı artık.

-Sevda o şanslı kız...
- Hadi Mete. Söyle artık . Meraktan ölecem.
- Sssssee..

Tam sen diyecektim ki annemin aradağını görünce delirmiştim adeta.

- Alo oğlum. Nerdesin ? Neden geç kaldın bu gün ? Yoldamısın ?
- Anne geliyorum. Merak etme yoldayım.

Her şeyi  söyleyecek bir cesaret bulmuşken bu neydi şimdi? Benimde şans seviyem bu kadar işte.

- Bir şeyler söyledin de Mete. Telefon arayınca yarım kaldı. Devam edermisin?

Yeter artık söyleyerek bitirecektim her şeyi. Gizli tutamıyordum artık.

- Uzatmanın bir anlamı yok. O kız sendin Sevda anladınmı sen !

Sevdanın dilinden :

Mete'nin ağzından çıkan " Sen " kelimesiyle bir anlık rüyada olduğumu zann ettim. Ne yani bu şanslı kız dediğim benmiydim? Ama biz arkadaştık . Tabi ya, Yusuf sabah söylediğine göre Mete'nin beni sevdiğini biliyormuş. Demek geldiğinden beri Mete beni seviyormuş. Ama benim Yusuf'a olan aşkıma göre  hiç bir şey söyleyemiyormuş. Demekki Yusuf tüm konuşmayı söylemişti Mete'ye. Şimdi ne söyleyeceğimi bilememiştim. Uzun süre gözlerine baktıktan sonra tek kelime söyleye bilmiştim.

- Mete, daha bir şey söyleyemeyecem maalesef. Yarın konuşsak olurmu? 

Metenin dilinden :

Sevda'ya bu itirafı etmeme inanamıyordum. Gerçekten bunu söyleyen benmiydim? Hala inanamıyordum söylediğime. Söylemiştim işte. Her şeyi tıkır - tıkır söylemiştim. Ama daha net bir şey söylemedi bana. Yarın konuşmak istemişti. Bende daha çok yormayarak evlerine gitmesini izledim yolun kenarında. Nihayet kalbimin derinliklerine takılıp kalan, her gördüğümde ne yapacağımı bilemediyim birine söylemiştim her şeyi. Artık adım adım ilerliyordum istediğime. Ve her şeyin dahada iyi olacağını biliyordum...

Bölüm sonu.

Finale çok az kaldı...

BANA SEN LAZIMSIN(Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin