Renksiz Gökkuşağı | YARI TEXTİNG (TAMAMLANDI)

BUĞULU CAMDAN GÖRÜNTÜSÜ YANSIYAN OTUZ

30

Şehir: Canımcım Nerelerdesin?

Şehir: Az sonra buluşacağız benimkiyle hehhehhe

Şehir: ay çok heyecanlandımdmlşölşsöşlölşa

Şehir: Seni anbean haberdar edicem bak çocuk

Şehir: Hissiktir geldi.

Şehir: Olummm elim ayağım tityriyı nerdesin aq

Şehir: Beni yalnız bırakırsan şu anda affetmem seni (12.02)

...

Şehir: Ağlaya ağlaya gitti (16.31)

Şehir: Beklemiyormuş benden

Şehir: Şok olmuş falan baya

Şehir: Daha ne kadar belli edebilirdim aq onu sevdiğimi

Şehir: Ne bok yerse yesin

Şehir: Ya da yemesin üzülürüm ben yerim yerine onun

Şehir: ama çok ağlıyordu

Şehir: Acaba gitsem mi yanına?

Şehir: efdal kirvem

Şehir: Nerdesin bulldog suratlı

Şehir: Lan sıçarım çatağına bak şu telefona

Şehir: hay sokayım

...

Şehir: efdal, nerdesin amkçocu (02.51)

Şehir: Hasiktir Benimki Arıyo

...

Şehir: Efdal, benim, sanırım içmeye ihtiyacım var (04.21)

Şehir: Sen de yoksun kimi rahatsız edicem şimdi amk

...

Şehir: Efdal (06.56)

Şehir: Beni arkadaşı olarak bile görmüyormuş artık

Şehir: Onu dumura uğratmışım

Şehir: Çok üzmüşüm

Şehir: Kazıklamışım

Şehir: Biz dostmuşuz nasıl o gözle bakmışım ona

Şehir: Haklı, ben adi aptalın tekiyim

Şehir: Şu an konuşmam gerek, ve kayısı yiyip ağlamam gerek, ama kayısı yiyemiyorum midem bulanıyor

Şehir: Halbuki kayısı benim her derdime devaydı

Şehir: Mideme yumruk yemiş gibiyim olum

Şehir: Bu çok, aptalca

Şehir: Sen de yanımda değilsin,

Şehir: Ülke de sen kaşındın diyerek kendi odasına gitti

Şehir: Çok yalnız hissettim

...

Şehir: Hala yoksun, endişelensem mi? (03.43)

Şehir: Neyse aq, koskoca herifsin bana mı düştü tasası

...

Şehir: bencilim ben (01.23)

Şehir: Ve sen

Şehir: Ben bombok hissederken yanımda bile değilsin

Şehir: Alacağım olsun Efdal.

...

     Telefonu derhal elimden bırakıp üstümdeki pijamaları umursamadan portmantodaki montuma davrandım. Berfü sese korkup kapının önüne geldi. "Ne oldu bu saatte nereye gidiyorsun?"

     Montumun yakasını düzelttim. "Amerika'ya gitmeden önce on günümüz var, bu on günü dolu dolu geçireceğiz. Kendine büyükçe bavul hazırla, yarın yola çıkıyoruz. Karavanla."

      Kaşının üstüne doğru kaldırdığı uyku bandını saçının tepesine iyice kaldırdı. "Karavanla mı? Bir anlık karar için geç bir saat değil mi Efdal?" dedi. "Yani.. Bana da fikrimi sorman gerekmez mi karar vermeden önce ?"

    "Özür dilerim." diye mırıldandım, "Hoşuna gider diye düşünmüştüm. Tek başıma da gidebilirim yani..."

     Mahmurla güldü, "Sadece şakaydı. Karavanla seyahat etmek hep merak ettiğim şeylerden biri olmuştur. Nereye gidiyoruz tam anlamadım ki?"

   Güldüm. "Bir dostumun yanına. Malatya'ya."