8.

229 29 18
                                    

Merhaba dostlarım, hoşgeldiniz. Umarım keyifle okur ve beğenirsiniz. Yorum ve voteleriniz sizin gibi değerli, iyi okumalar.

...

Çözülmesi en zor suçlar, nedensiz işlenenlerdir.

...

"İnanılmaz görünüyorsun."

Ripeer gözleri sabit bir şekilde üzerimdeki elbiseye bakarken "Umarım öyledir." deyip tebessümle aynadaki yansımama baktım.

Parmaklarımın uçlarından tutan Ripeer beni kendi etrafımda çevirdiğinde "Şimdi ne yapıyoruz?" diye sormuştum.

Parmaklarımı nazikçe serbest bırakıp elbise üzerinde süzülmesine izin verdi ve ceketini eline alırken "Saç ve makyaj kaldı." demişti.

Bilediğime dolanan altın işlemeli saatime bakıp "Bir saat kalmış, saç ve makyajım yetişir mi?" diye sormuştum tedirgince.

Ripeer düşünceyle çenesini sıvazlayıp "Sen kasada elbisenin ödemesini hallet, ben birisini arayacağım." demiş ve telefonunu çıkararak mağaza çıkışına yönelmişti.

▪️

Aynadaki yansımama bakarken kız kardeşimle olan son kavgamızı hatırlamıştım. Annemin makyaj çantasından, izinsiz aldığımız ruju dudağına sürerken kırmıştı ve o anda annem gelmişti. O kırık ruju onun elinde görmesine rağmen gelip bana tokat atmıştı. Parmak uçlarım elmacık kemiğimi okşarken gözlerimi yere eğdim. Çocuk olmayı hiç özlemiyordum, çünkü savunmasızdım.

Babamın, kardeşimin saçlarını yumuşakça acımasın diye tararken benim saçlarımı en ufak acı hissettiğimde avuçlarına doldurup çekmesi hiç özleyeceğim bir anı değildi. Annemin ise kız kardeşime aldığı yeni elbiselerle birlikte gezmelere giderken benim de, karanlık odamda tek başıma kalmaya zorlanmamı asla özlemiyordum. Benim başımı sevgiyle okşadıklarını hiç hatırlamıyordum. Beni neden sevmemişlerdi ki?

Vücudumu saran kırmızı elbisemin bacak dekoltesini avuçlarımda topladım ve bu şekilde aynadaki yansımama baktım. Dalgalı, açık kumral saçlarım omuzlarımda süzülürken kırmızı dudaklarım beyaz tenimde dans ediyordu. Çok güzel görünüyordum, tıpkı annem gibi.

Tıpkı hayallerimde ki gibi...

Kimse bana annesinin kızı demedi ya da babasına benziyorda demedi. Hep yetim kalmıştım. Hem gerçek ailem tarafından sevilmemiş hem de koruyucu ailem tarfından sevilmemiştim. Sahipsiz olmanın duygusunu çok iyi biliyordum ve bana verilen değerle asla böbürlenmiyordum. Ripeer'a baktığımda ona gülümsedim, çünkü bunu hak ediyordu. O beni gerçekten benimsemişti, yardım etmişti.

Kapı zili birçok kez çalmaya başladığında korkuyla yerimde zıpladım. Texeria tam vaktinde gelmiş ve deli gibi zile basıyordu. Daha fazla kızdırmamak için kapıyı açmaya gittim. Kapı kulpunu çevirip kendime doğru çektiğimde Texeria neredeyse üzerime düşüyordu.

Kılpayı üzerime düşmekten kurtulmuş halde "Sonunda..." dedi ve cümlesini tamamlamadan yüzüme baktı.

Beni baştan aşağıya süzerken ben de onu inceliyordum. Beyaz gömleğini tamamlayan siyah yelek vücuduna yapışmış halde tüm karizmasını ele veriyordu. Özellikle gömleğinin yakasından göğsüne uzanan açıklık ay gibi parlıyordu. İnanılmaz ve farklı görünüyordu.

Kısık çıkan öksürmesiyle kendimi toparlayıp gözlerine baktım ve gülümsedim. Saçlarını farklı yöne taramış ve kaşlarını ilk defa çatmıyordu. Nedense gözlerinin üzerinde çatık kaş arıyordum. Ben öyle alışmıştım ve görmeyi istiyordum.

Dedektif (Artık Dreame'de) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin