çikolata

58 21 29
                                    

1 ağustos 2019
saat 18.18

Toplumda herkesce doğru karşılanan bir söz vardır "zaman her şeyin ilacıdır" diye. Bu panu için yanlış bir sözdü. Zaman panu için hiç ilaç olmamıştı.

Saatlerdir mutfak penceresinin önünde soğumuş kahvesiyle birlikte yan komşusundan gelecek bir hareketlenme bekliyordu ama bu hareketlenmenin gelmeyeceğini de çoktan anlamıştı .Pencere kenarı sönmüş sigaralarla dolmuştu. Çok çaresiz bir durumun içine düşmüştü sanki. Hiçbir doğru yol göremiyordu hayatında. Ona doğru hissettiren tek şey yan komşusu Doraydı, Dora onun tek doğrusuydu.

Doradan gelecek tüm ümitleri tükendiğinde hayal kırıklığıyla odasına adımladı. Hayatı boyunca yatağının üstündeki yumuşak yorganların içinde saklamak istiyordu zayıf bedenini. Yavaş hareketlerle yorganı kaldırıp yatağa attı kendisini. Dökülmüş tavanıyla göz göze gelince gülümsedi.

Tavandaki soyulmuş yerler şekillere benziyordu. Bu yüzünde bir teşebbüsümün oluşmasını sağladı. Tek gözünü kapatarak bir elini tavana doğru uzattı. Tavanın sol tarafındaki dökülmüş yer bir bibere benziyordu. Bu onun kocaman bir kahkaha atamasına sebep oldu. Havaya kaldırmış olduğu tek elini biberin üstünde gezdirip tekrar kahkaha attı. Kahkahası tüm evde yankılandı.
Çok yalnızdı.

Bu küçük evde çiçeklerinden başka kimsesi yoktu. Dora onun için var mıydı?

Yatağından doğrularak yan taraftaki küçük penceresini izlemeye başladı bu sefer. Tavana bakmak istemiyordu , Tavana bakınca çok yalnız hissediyordu.

Aklına gelen ani fikirle yataktan çıkıp üzerine siyah hırkasını aldı. Evden biraz da olsa uzaklaşsa belki onun için daha iyi olurdu. Terliklerini ayağına giydikten sonra anahtarını eline alarak küçük evini arkasında bıraktı. Temiz hava ona iyi gelecekti buna emindi.

Yan komşusunun kapısında göz gezdirdi bir süre. Apartmana gelen yabancı biri bu evin boş olduğunu düşünürdü. Bazen Panu bile bu evin boş olduğunu düşünüyordu. Dorayı balkonda ve ya penceresinden görmeseydi delirdiğini bile düşünebilirdi.

Daha fazla vakit kaybetmeden kendisini kalabalık sokağa attı. Etraf çok kalabalıktı. Motor sesleri başının ağırmasına sebep olsada yüzüne vuran rüzgar baş ağrısını hafifletmişti. Yağmur yağdığı için etraf çok güzel kokuyordu. Panu gözlerini kapatarak derince soludu ıslak toprak kokusunu içine.Ellerini ceplerine yerleştirip en yakın markete gitmeye karar verdi.

Evrifaessa (Gay)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin