Byler-3

602 22 75
                                    

Will'den; Birkaç saat önce annem Mike'ın geleceğini ve Kaliforniya'ya varmasına az kaldığını söylediği zaman mutluluktan kalp krizi geçirmek üzere olduğumu hissettim.Hızla Jonathan'ın yanına koşup olayı anlattığımda otogara sadece yarım saat kalmıştı...Ve şimdi onun otobüsünün gara vardığını görüyor ve istemsiz olarak çok hızlı nefes alıp veriyor ve kalbim patlayacakmış gibi gümbürdüyordu.

Otobüsün beyaz renkli kapıları açılıp Mike'ı merdivenlerden inerken gördüğüm zaman mutlululuğumun hangi kelimelere sığabileceği hakkında en ufak bir fikrim yoktu ve bana bakıp gülümsediği zaman birkaç dakikalığına ölebileceğimden korktum.Ve artık ona söylemem gerekiyordu.Ölmeden hislerimi bilmeliydi.Fakat bilse bile ne olacaktı ki?...

İşte bu bana çok acı veriyordu.Yanıma gelip sarılmak için kollarını uzattığında taşa dönüşmüş gibi kıpırdıyamamıştım.

Ya beni sadece arkadaş olarak görüyorsa?,Ve gerçekten Jane'e aşıksa?

İşte bu kalbimi burkuyordu.Düşüncelerimden sıyrılıp gülümseyerek hoşgeldiklerini söylediğimde Nancy bana içten bir şekilde gülümsedi ve sonra Jonathan'ı tutkuyla öptü,işte o an Mike ile ikimiz birbirimize baktık.Ve onu öpmek istediğimi fark ettim.Kızararak bu düşünceyi hızla kafamdan attım ve mavi gökyüzüne bakarak derin bir nefes aldım.


Eve gelip hızla odama çıktığımızda sonunda yanlız kalabilmiştik.

''Will,iyi misin?,kıpkırmızı görünüyorsun.''

''A-ah ben mi?,tabiki de çok iyiyim.''

''Will,arkadaşlar yalan söylemez.''

''şeyy..ahh..been...'' gözlerimi sıkıca yumdum ve ağzımdan çıkacak cümlelerin bedelini nasıl ödeyeceğimi düşünmeye başladım.


''Beeen...a-aşık oldum Mike!''


''NE?!!''

''NE!!?'' 

BEN NE DEMİŞTİM BÖYLE?!!!!!!,Mike mutluluk ve hınzırlıkla bana gülümsedğinde içim kan ağlıyordu.


''Aaaaaa,Tebrik ederim Will!,Kim o şanslı kız?''

''Ve El biliyor mu?''


''H-a-hayır.O-Ona daha söyleyemedim.''


''Söylemelisin!,Kızlar kızların dilinden çok iyi anlar!''


Peki ya erkekse Mike...O zaman kim anlayabilir?..Ve o şanslı erkek sen isen?...

O zaman ne yapacağım...Mike?


''E-Evet biliyorum,ama sana bile z-zor söyledim.ve...''

''Vee?''


''Kız değil Mike...'' Bunu fısıltıyla söylediğim için duyamazdı.Sanırım gerçekten imkansız aşk diye birşey vardı...Tıpkı benim aşkım gibi.


''Ve o,o imkansız,yani onunla ben...İmkansızız Mike.''


''Will,hiçbir şey  imkansız değildir.Anlat hadii.''


''Mike...o...o erkek...''


''Ne?!!''


''O erkek sensin Mike...''


''OHA!''



Kısa Ship Öyküleri (Stranger Things)  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin