"Artık benimsin. Sonsuza kadar."
"Evet!"
"Ben de sizi dünyanın en mutlu çifti ilan ediyorum!"
Alkış sesleri.. Kahkahakar. Mutluluktan ağlamalar..
"Eşinizi öpebilirsiniz."
İkimizde ayağa kalkıp tutkuyla yanan, istekle kavrulan dudaklarımızı birleştirdik.
Jin hyung bize bağırmış ve oraya dönmemizi sağlamıştı.
"Hey Jeongguk, Taehyung ile buraya bakın."
Elindeki fotoğraf makinesi ile bizi çekip kahkahasına neşe katmıştı.
4)=68(+56(8=6)8=6(
"Taehyung!! Mia'nın siyah beyaz elbisesi nerde?"
"Sevgilim kirlidedir."
Jeongguk hızla Mia ile aşağı indiğinde küçük bedeni koltuğa oturtmuş ve altını değiştirmişti. O sıra Taehyung etraftaki oyuncakları topluyor ve onlara bakıyordu.
Mia bebekken ailesi tarafından öksüz kalmıştı. Ve Taehyung ile Jeongguk onu evlatlık edinmişti.
İkisi de işlerini bitirince koltuğa oturmuş ve uzanmışlardı. Taehyung Jeongguk'un kollarının altındaydı. Mia ise Jeongguk'un dizine kafasını koymuş ve uyumuştu.
İşte dedi Jeongguk. İşte meleğin şeytanı yendiği bir an daha.
Bitti. Scanny için 1 dakikalık saygı duruşunda durdum az önce. Bayadır bölüm atmıyordum çünkü elimde ne yapacağıma dair fikir yoktu. Ama erkek arkadaşım (sevgilim değil) bana biraz fikir verince böyle bir şey yapayım dedim. Aslında mutlu son düşünmüyordum. Hatta son bile düşünmüyordum. Ama işte. Yapacak bir şeyim yoktu. Bu kitabı yazdığımda bu kadar okunacağını pek tahmin etmiyordum açıkçası. Her ne ise. Diğer kitaplarıma da bakabilirsiniz. Tabi hepsi böyle benim için gözde değildi. Her ne ise.
Hoşça ve mutlu kalın.