Sehun mesajla birlikte basketbol sahasına doğru yola koyulmuştu bile.Heyecanlıydı sebebini bilmiyordu ama heyecanlıydı işte.
Sonuçta karşısındaki bir anonimdi değil mi? Üstelik ortaya çıkıp çıkmayacağı bile belli değildi. Basketbol sahası görünmüştü, dikkatle baktığında kalbi deli gibi hatta başka bir yerleride deli gibi çarpmaya başlamıştı. Tanrı şahit olsun Oh Sehun'un ölümü bir gün Kim Jongin'in elinden olacaktı. İçinden lanetler okuyordu çünkü Kim Jongin karşısındaki sahada yarı çıplak karın kasları el sallarken ve kafasındaki bandanadan kaslarına doğru akan terler..Sehun'un çıldırmasına ramak kalmıştı. O an herşeyi unutup stadyuma kuruldu. Bu manzarayı sonsuza dek izleyebilirdi ancak hemen sonrasında tuvalette ufak bir işi de olabilirdi. Yan tarafında oturan Jongin'in arkadaşları son ses tezahürat yaparken Sehun Jongin'den gözlerini alamıyordu. Ona ne zaman böylesine vurulmuştu bilmiyordu pek mühim de değildi zaten Kim Jongin okulun en popüler ve seksi çocuğuydu herkes onu isterdi ve o kimi isterse iki dakika sonra kucağında bulurdu. Oh Sehun Kim Jongin'in gözünde bir zavallıydı. Dünyada tek ikisi kalsa yine de bir araya gelmeleri imkansızdı. Tam o sırada galiba tanrı Sehun'a acımıştı çünkü Kim Jongin Sehun'a doğru bakıp gülümsemişti. Aptal Sehun ise arkasına,sağına,soluna mal gibi bakıyordu.Jongin bunun karşısında kahkaha atmamak için zor duruyordu ama Sehun bunu fark etmemişti. Bandanasını çıkarıp Sehun'a doğru fırlattı. Hayattaki tek şansını burada kullanmıştı galiba çünkü her an şuracıkta feels geçirip ölebilirdi. Maça ara verilince Jongin Sehun'un tam yanında oturan arkadaşlarının arasına daldı ve tam o anda göz göze geldiler. Sehun utanıp kafasını çevirdi kıpkırmızı olduğuna emindi ve Jongin'in bunu görmemiş olmasını diledi.
Maç düdüğü tekrar çalınca Jongin telefonunu tam Sehun'un yan tarafındaki koltuğa bıraktı. Sehun tekrar maça odaklanmışken aklına birden anonim geldi . Tabiki gelmeyecekti zaten Sehun ne bekliyordu ki? Kendi kendine güldü bu kadar aptal olmamalıydı ama sadece meraktan gelmişti. Ayrıca anonime bir teşekkür borcu vardı eğer buraya çağırmasaydı Jongin'i böyle izleyemeyecekti. Etrafına şöyle bir baktı anonime benzer biri var mı diye. Kendine güldü sanki tanıyordu da bulacaktı. Telefonunu eline aldı mesajlara girip anonime mesaj yazmaya başladı. "Gelmeyeceğini biliyordum" yazdıktan sonra gönderdi. Tam maça tekrar dönecekken bir bildirim sesi duydu. Galiba anonimi bulmuştu. Yan tarafına dönmüşken suratındaki gülümseme birden söndü çünkü Kim Jongin'in telefonunun ekranında kendi yazdığı mesajın bildirimini görüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HELIANTHUS •Sekai•
FanfictionSon 5 dakika. -Seni seviyorum, Jongin. Eğer..eğer ben seni bırakırsam lütfen bana verdiğin güzel kalbini de benimle birlikte gömme. Başkasını sev, senin sevgini hak eden, kalbi benimki gibi sadece senin için atabilecek birini. Ama unutma ki ben send...