BÖLÜM 5 - UMUT

0 0 0
                                    

Alexander oldugunu fark ettikten sonra yüzünü bana gostermisti. Gozleri dikkatimi cekti. Zeytin gibi olmus ve neredeyse beyazlari kaybolmustu. Icindeki o boşluğu o bilinmezi gorebiliyordum. Elindeki bıçağı fark etmem gec olmamıştı. Uzerime kosmaya basladi. Geriye dogru kactim ama odadan baska yere gidemiyordum. Bicagi bana dogru savurdugundan elinden tuttum. Yasli olmasina ragmen benden cok daha gucluydu. Onu durdurmakta zorlaniyordum. Baska bir şey bulmaliydim. Ona seslenmeyi denedim. Ama beni duymuyordu bile. Biraz mucadeleden sonra kenardaki vazoyu aldım ve kafasina vurduğum an yere düştü . Bicagi hemen elinden aldim ve arkama bakmadan kosarak odadan ciktim. Artık hersey bir yapboz parcasi gibi yerine oturmaya baslamisti. Alexandera o ne oldugunu bulmustum. Her ne olduysa o en son yaptigimiz ayinden sonra olmustu. Onu yerinde bulamamistik ama yerde kanlar vardi. Onu buldugumda ise hiç bir sorunu yoktu kanamasi olsa bile o yasli haliyle bu kadar dayanamazdi. Ilk yaptigimiz denemede zor kurtulmustuk ve bana kontrol edemezsek daha kotu seyler olabilir demisti. Artik pesimdeki sey Alexanderin icindeydi. Arkama bakmadan kosuyordum hala. Pesimdeki seyin ne olduğunu bir sekilde ogrenmem lazimdi taslarda kalede kalmıştı elimde hic birsey yoktu artık . İpuçlarını daha iyi toparlayabilmek için bir şekilde eve donmem gerekiyordu. Yaşlı adamın yerine gittim tekrar. Buraya üçüncü gelisimdi. Adam beni her zamankinden gibi samimiyetiyle karsiladi. Yardim etmesi gerektigini soyledim. Sanki hiç birsey olmamis ve bu olaylara tekrar bulasmak istemiyormus gibi hemen bana arkada bir atin oldugunu soyledi. Adama ne kadar tesekkur etsem azdi. Bana her acidan çok yardimi dokunmustu. Hemen ata bindim  ve oradan alelacele uzaklastim. Uzun bir yolculuk ve ugras sonrasi evime tekrar gelmistim. Kapinin önünde iki adet not vardi. Acip acmamakta kararsizdim ikisinide. Birini Actim. Icinde yazılı bir kagit ve orada bıraktığım taslar vardi. Saskinim. Notu okudugumda ise "Ne oldu dostum beni birakip nereye gidiyorsun. Bunları unutmussun." Yazıyordu. Diger notu actim heyecanla. Notu okudum baska birinden geliyordu. Cezayirdeki kamptan kurtulan birisiydi bu. Acilan bana ulasmasi gerektigini yazmis ve bir an once bulusmamiz gerekiyormus. Tasla alakali oldugunu da eklemis tabi. Buluşma yeri ve gunude ayarlanmisti ve tam iki gun sonraydi bulusma zamanimiz. Iki gun nasil dayanabilirdim. Her an alexander gelecek korkusu sarmisti icimi. Iceri girdim ve her yeri sıkıca kapatip kilitledim ve iki gun hic bir yere çıkmadım. Alexanderdan da bir ses yoktu. Bulusma yerine gitmek icin hazirlandim ve oraya dogru harekete gectim. Adamla bulunmuştuk. Hemen nasil kurtuldugunu sordum. Adam hic heyecan olmayan bir ses tonuyla. Bu pesindeki sey benimde pesimdeydi. Ben cok ugrastim cok arastirdim. Bu seni bulmak icin yeni bir beden ariyor ve oraya yerlesiyor. Sen bunun farkinda olmuyorsun bile.

Peki sen nasıl kurtuldun bundan?

Peşindeki sey kimin icinde ise onu oldureceksin ve oda onun icinde yok olup gidecek hepsi bu. Son bir hatirlatma kimin icinde oldugunu iyi secmen lazim. Yoksa birini öldürebilirsin. Soyleyeceklerim bu kadar dikkatli ol...

Bu kadar miydi yani bu sey kimin içindeyse onu öldürdüğüm an bitecek miydi hersey. Ilk bakildiginda basit ama bir o kadarda tehlikeliydi. Çünkü Alexander eskisi gibi degildi. Yasliydi ama neredeyse benim kadar güçlü ve benden daha zeki hareket ediyordu.  Hemen kaleye tekrar gidip onu oldurecek ve bu beladan ebediyen kurtulacaktim. Eve gittim ve yola cikmak icin hazirliklara basladim biraz heyecanli ve birazda kurtulmanin verdigi sevincle...

KAZI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin