limon / texting

Buluşma

"Sakin ol Begüm, sakin ol."

Kendimi teskin etmek cidden zordu. Mesajda itiraf etmek kolay olmuştu. Şimdi yüz yüze konuşacak olmak beni geriyordu. Kafe de oturmuş limonumu bekliyordum. Ve yarım saat geç kalmıştı. Belki de hiç gelmeyecekti. Kendi kendime gelin güvey olmuş olmak istemiyordum.

"Merhaba Begüm."

Ben düşüncelere dalmışken tatlı limonum gelmişti. Yani Hakan. Ona direkt limonum demesem iyi olurdu.

"Merhaba Hakan."

"Geç kaldığım için özür dilerim, yolda kaza vardı."

Öğretmenine bahane uydurmaya çalışan öğrenci gibi duruyordu karşımda. Yanaklarını sıkasım vardı. Bir kere sıksam kızar miydi?

"Anonimden yazarken çok konuşkandın şimdi suskunsun."

"Orada yazarken insan daha cesur oluyor."

Bu dediğime bir kahkaha patlattı. Ben bomba yemiş gibi ölüverdim oracıkta.

"Neden limon dedin bana? Nereden aklına geldi?

"Yani şey, sarışınsın o yüzden."

"Sadece o yüzden mi?"

Aslında limonu çok sevmem, seni yüzümü ekşitsen de çok seveceğimi nasıl söyleyebilirdim ki?

"Hı hı o yüzden. Başka ne olabilir ki?"

Bugün limon bey maşallah çok güler yüzlüydü. Galiba ona anonimken baya malzeme vermiştim.

"Hâlâ benimle evlenmek istiyor musun?"

"Yaa of anonim hallerimi mi konuşacağız?"

"Aslında diz çöksen belki evlenme teklifini düşünebilirim."

Hakan bugün beni öldürmeye niyetliydi.

"Bunu erkekler yapmıyor mu?"

"Ama bana ilk yürüyen sensin."

"İstersen tektaş alabilirim sana ilk yürüyen benim ya hani."

"Tektaşı ben alırım."

Şaka yollu bu gidişle evlenecektik.

"Muhabbet saçmalamadı mı iyice Hakan?"

"Biraz öyle oldu. O zaman düzgün bir tanışalım."

"Tanışalım. "

....
Ben geldim. Merhabalar.