9.Bölüm

3 1 0
                                    

Kafeteryada o kadar sıkılmıştım ki telefonu alıp interneti açtım. Watsaptan Buğra en son ne zaman girmiş diye baktım.O ara birinin sesiyle irkildim ve arkamı döndüm. İçeri giren Buğra'ydı. Beni tanımıyormuş gibi gidip başka masaya oturdu. Yüzüne baktığımda kafasını çevirip duruyordu. Amacı neydi öğreniriz şimdi. Tam kalkıp yanına gidicekken bi kadın geldi. Sarılıp kadını öptü. Benim ise gözlerim açık kaldı. Beni m sevdiğim adam başka kadınlaydı. Ve üstelik kadın burada çalışan hemşirelerden biriydi. Bana inat babamın hastanesinden bulmuştu. Farkındaydım ama elimde değildi. Üzülüyordum işte. Aniden gözlerim doldu onları el ele görünce ağlamamak için kendimi zor tutarken salı verdim gözyaşlarını. Hızlıca ordan kalkıp çıkışa doğru koştum. Buğra ise yerinden kıpırdamamıştı bile. Otobus durağına gelip otobuse bindim ve direk eve gittim. İlk işim kapıdan girer girmez üst kata koşup bavulumu toplamaktı. Eve geldiğimde kimse yoktu her zamanki gibi. Evden eşyalarımı alıp mektup yazdım.

Size böyle haber vermek istemezdim ama benim dinlenip buralardan uzak duramam lazım anneciğim eski kasabaya gidiyorum haberin olsun isterim. Kızma ama annem uzak olmam lazım biraz.
Yazan:Çisil

Son olan evin kapısını kilitledim ve otogara doğru yol aldım. Cebimde para olmadığı için ilk işim kulağımdaki altın küpeleri bozdurmak oldu. Ordan direk bilet alip otobuse atladım.Yolculuk boyu kafam karışıktı. Telefonu çıkardım Buğra'yı aramak için ama çoktan beni engellemişti bile.
Sabah uyandığımda az kalmıştı nerdeyse varmıştık. Telefonu çıkarıp kulaklığı takmıştım. Vardığımızda ise bavulumu alıp inmiştim. Taksiye atlayıp sahile inmiştim. Sahile geldiğimde kayalara oturup sesi dinledim. Suyun derinliklerindeki sesi...
Sonra aklıma Ali geldi. Engellenenlere girip Ali'yi çıkardım aralarından. Sonra buraları ondan iyi bilen yoktur diye aradım. İlk arayışta meşgule attı. İkincisinde de açmadı. Aradan baya zaman geçtikten sonra o beni aradı. Telefonu açtım.

Ali:Oooo Çisil Hanım siz beni ararmiydiniz?

Çisil:Buraya geldim aklima tek gelen kişi de sen oldun.

Ali:Burda mısın cidden nerdesin gelim öyle konuşalım.

Çisil:Sahildeyim konum atarım sana.

Telefonu kapatıp konum attım. Aradan yarım saat geçtikten sonra Ali geldi. O kadar dolmuştum ki direk ona sarıldım.

Ali:Ne oldu sana böyle güzellik?

Çisil:Buğra benim gözümün onunde sevgilisiyle buluştular olaylar çok karışık. Bende onlarda oturuyordum diye bavulu alip çıktım evden.

Ali:Annen peki?

Çisil:Mektup yazdım:(

Birşey demedi sustu ne kadar kotu olduğumu görmüştü Çünkü.Kalacak yerim yoktu diye beni evine götürdü. Düzgün birşey yapmadığımın farkındaydım ama umrumda degildi ki.
Evine geldiğimizde o kadar yorgundum ki yattım telefonu ise şarja koymuştum.
O gece Buğra eve gitmişti. Beni görmediği için engeli kaldırıp aramıştı.

Buğra:Kızım gece gece nerdesin sen! Ben evden çıkıyorum eve gel!

Ali:Şuanda uyuyor sabah ara Çisil'i

Buğra:Sen kimsin amk?

Ali:Tanıyorsun ya Ali ben?

Sonradan birşey demeyip telefonu Ali kapatmıştı. Sabah uyandığımda telefonu elime aldım. 67 tane cevapsız arama ekranda ise sevdiğim kişisi yazıyordu.
J
Çisil:Ali bu ne?

Ali:Aradı susmadi telefonu açtım bende. Zaten seni sordu bende Ali dedim sabah Çisil'i ararsın dedim.

Yataktan fırlayıp elimi yüzümü yıkadım. Direk Aliye birşey demeden evden çıktım.
Arkami dönüp baktığımda ise Ali geliyordu. Taksi çevirip hemen bindim. Ali koştu ama yetişemedi tabiki. Telefonu açtım Buğra hala arıyordu. Cevap vermedim engelledim direk.Telefonu cebime koymadan annem aradı. Onunkini açtım.

Annem:Kızım nerdesin sen bi mektup bırakıp gidilir mi?

Çisil:Anne zorunda kaldım. Lütfen anla beni merak da etmeyin iyiyim.

Annemin birşey demesine izin vermeden telefonu yuzune kapattim. Taksi hala gidiyordu. Ben bile nereye gittiğimi bilmiyordum. Abiye herhangi bir otele götürmesini istedim. Geldiğimizde parayı ödeyip taksiden indim. Dış görünüşe bakılırsa pek pahalı bir yere benzemiyordu. İçeri girdiğimde rezervasyon yoktu diye biraz bekledim. Sonra 18 nolu odanın anahtarını verdiler. Sadece 1 hafta kalmak için param yetti. Üst kata eşyalarımı indirip,aşağıya indim. Otelden çıktım ve bir aylık süreç için iş aradım. Semt semt gezdim. Bilmediğim yerlere gittim. Ama iş yok bulamıyorum. Napıcaktım ki şimdi? Cebimde 20 tl ile bir ay nasıl geçer ki? En son lokantada temizlikçi ariyor diye ilan gördüm. İceri girip yetkili biriyle konuştum. İlk sorduğum şey maaşıydı. "Efendim maaşı öğrenebilir miyim?" dedim. Adam yuzume baktı baktı sonra cevapladı."1.900 tl yeterli heralde." Adama ne dicektim hayir efendim az olmaz mı tabiki de evet dedim daha iyi bir iş bulana kadar. Yada burada 1 ay sabredicektim. Patronun tipi ise 3 yıldır kayıp sapık tipindeydi. Ürkütücüydü. İlk baş bana lavaboları yıkamamı istedi. Sen bu hallere düşüçek kız mıydın Çisil? O kadar sinirliydim ki lavoboya bastım çamaşır suyunu yikadim. Sanki millet ne sıçıyor amk. Kokusu hala üstündeydi lavobonun. Orayı temizledikten sorna masaları sildim. Orayı süpürdüm.

Çisil:Başka bir iş yoksa çıkabilir miyim?

Patron:Seni evine bırakabilirim istersen Çisil?

Çisil:Taksimi çağırdım ben giderim kendim iyi günler.

Adamdaki rahıtlığa bak şerefsiz gevşek. Sinir bozucu pezevenk ya. Kızın yaşındayım nasıl sulanıyor ayip yaşından başından utan. Yol boyunca sakin kalabilmek için kulaklığı çıkarıp şarkı açtım. Yol param taksit yetmez diye yürüdüm otobüsde gecmicek zamani bulmuştu. Otele geldiğimde o kadar yorulmuştum ki hemen odaya çıkıp uyudum.
Sabah alarmıyla fırladım saat 07:10 geçiyordu. Kalkıp üstümü giyip hemen otelden çıktım. Buğra bana ulaşmanın farklı yollarını ararken o kadar keyif alıyordum ki anlatamam. İş yerine otobüsle gitmistim geriye kalan Paraná bakınca 17 tl 25 kuruş kalmıştı. İş yerine girdiğimde, yeni bir kız vardı içeride. Bulaşıkçı olarak alınmıştı. İlk olarak gidip patron gelmeden üstümü değiştirdim. Masaları silip düzeltim.Sonrada yerleri süpürüp arka taraf geçtim kızla tanışmak için.

Çisil:Merhaba ben Çisil.

Defne:Benim adım da Defne tanıştığıma memnun oldum Çisil.

Çisil:Yeni misin buralarda?

Defne:Evet ya buraya yeni taşındım. İlanı da gazete de görüp kısa bir süreliğine buraya çalışmaya geldim.

Çisil:Bende daha dün çalışmaya başladım. Bende burda oturmuyorum. Karisik durumlardan dolayı bir aylığına geldim.

O kadar çok sohbet etmiştik ki patronun geldiğini farketmedik. Ayak seslerini duyunca hem kalkip işlere odaklandık. Yine her zamanki gibi bana sulaniyordu gevşek.

Patron:Gunaydinlar Çisil Hanım!

Birşey demeden yanından geçip lavoboyu temizledim. İlk kez bugün dukkan çok kalabalıktı. İşçi saatinden dolayıymış meğersem. Masaları silip silip duruyordum. Yemek yemeğe geliyorlar anlamıyorum ki masayada mı ki. Kafamı çevirdiğimde ise bulaşıklar dağ gibi olmuştu. Patron ortalıkta gözükmüyorken gidip Defne'ye yardım ettim. Akşam dükkân kapanırken hazirlanip dükkândan çıktık Defne ile.

Çisil:Gidicek yerin var mı?

Defne:Otel bakıcam buralarda işe yakın biliyor musun?

Çisil:Ben otele girerken tek kişilik oda yok diye çift kişilik oda aldım. İstersen gel benim otelde kal olur mu?

Defne:Ama paranin yarısını öderim.

Çisil:Ben bir haftalığını odedim sende diğer haftayı odersin ödeşiriz.

Otobüs durağına gidip yarım saat bekledikten sonra otele geçtik.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 13, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Kural:Vazgeçmek yok Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin