Büyük gün gelmiş Micha çocukların evinde hazırlanmalarına yardım ediyordu. Son sıra sehun da olunca odasına girip kontrol etti. Bağladığı papyonu çözüm boynunda bıraktı .
"Böylesi daha sen" Sehun elini yanağına koyup yanağından öptü sonrasında kafasına dank edenle uzaklaştı . "Sen hazır değilsin?"
"Merak etme kıyafetim yanımda daha zamanımız da var."
"Acele et!" Kıyafetini alıp boş bir odaya geçti ve giyinmeye koyuldu.
Omzuna düşen saçlarını salık bir örgütle arkada sabitledi. Makyajını ise eyelinerle taçlandırdığında bitmişti. Kaküllerini düzeltip son kez baktı aynaya . Ayakkabısını da çantasından çıkarıp giydi. Odadan çıkıp salona ilerlediğinde herkesten şaşkın nidalar yükseliyordu.
"Herkes önüne dönsün gidiyoruz" dedi sehun kaşlarını çatıp michaya bakarak.
"Sehun?" Suho hyunguna bakıp "ama hyung~" diye uzattı.
"Tamam , tamam gidiyoruz" dedi Suho.
Servise bineceklerini düşünürken Sehun'un yönlendirmesiyle başka bir arabaya binip ekipten ayrı gitmişlerdi. Baloda sırayla herkesle tanıştıktan sonra tanıdık bir yüz gördü Micha.
"Min?"
"Beni hatırladı Micha , Hatta evleniyoruz !" Elindeki yüzüğünü gösteren Min'e şaşkınlıkla baktı ve sarılarak tebrik etti.
"O kadar uzun süre mi hastanede kaldım ya?"
"En başından beri biliyordum aslında . Birbirimizi arıyorduk bunca zaman zaten, bulmuşken tekrar kaybetmeyi göze alamadım." Diye tamamladı Min'in sözünü Baekhyun.
"Tebrik ederim!" Diye ona da kocaman bir sarılma verince Sehun yanında bitti.
"Bu elbiseyle kollarını fazla açmasan mı?" Diye tısladı.
"Odadaki nasılsa en giyinik insan ben olabilirim abartma!"
Gerginliği gören Baekhyun ortaya atladı.
"Hadi dans edelim!"Yavaş şarkının ritmine göre hareket etmeye başlamaları onları sakinleştirmişti.
"Micha seni seviyorum "
"Sehun sana bir şey söylemem lazım "dedi tedirginlikle.
"Biliyorum." Diyip alnını alnına yasladı.
"Hayır bilmiyorsun."
"Kane'nin sen olduğunu biliyorum."
Kaskatı kesilen Micha hareket edemedi bir süre . Kafasını kaldırıp Sehun'a bakamıyordu.
"Yanındayken aynı zamanda nasıl seninle konuşabiliyordum?"
Micha tedirginlikle dudağını ısırdı. " Min bana yardım ediyordu. Aslında çoğu zaman bendim. Sm'e kabul edileceğim ,seninle konuşabileceğim kesin değildi. Aslında sm'e başladığımda mesaj atmayı kesicektim ama bana kötü davranınca kim olduğumu bilmediğinde konuşmamız yetiyordu."
"Numaramı nasıl buldun?"
"Bir gün kafede telefonunu unuttun . Yurdunuzun yerini bilmiyordum bende telefonundan gruptan birini aramak için açtım şansıma şifresi yoktu . Chen yurdun yerini tarif etti bende telefonunu bıraktım . O sırada da aldım numaranı."
Artık dışarı çıkmışlardı sahnenin ortasında hareket ermeden durunca dikkat çekmişlerdi.
"Nasıl anladın?" Utancından yüzüne bakamıyordu artık. Eliyle kafasını kaldırıp gözlerini gözlerine kenetledi.
"Abinle ufak bir konuşmamız oldu ve Chen hyung telefonumdan bahsetmişti son aramadan silmemişsin."
"Beni affedebilir misin?"
"Micha en başından beri biliyordum beni kandırmış sayılmazsın tek bilmediğim nasıl yaptığındı. "
"Seni seviyorum."
Sehun'un yüzünde büyük bir gülümseme oldu. Micha'nın kolundan tutup ekibin yanına sürükledi.
Elinde tuttuğu kolu kaldırıp.
"Micha artık dünya ahiret bacınızdır ona göre!" Dedi .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BUBBLE TEA /sehun
FanfictionKimsin sen? - Hun Cafeye girdiğinde tuhaf bir mesaj gelmişti kendisine uğraştığı şeyse buydu. Kimdi bu? Abilerinden biri onunla alay ediyor diye düşündü . Ardından bir mesaj daha .İyice meraklanmaya başlamıştı Sehun ama gerçekten biriyle de muhabbet...