Beni senin kadar kimse mutlu edemez.

1K 37 19
                                    

Fekeli Hunkari eve bırakır. Konağın önünde arabada 1 kaç dk daha konuşurlar.
H: ben artık gideyim. Biri görmesin. Zaten Saniye biliyor
F: neyi biliyor?
H: bizi. Yani böyle görüştüğümüzü. Geçen defa sen beni eve bırakırken kapının önünde konusurken görmüş. Hoşçakal.
Hünkar elini kapıya artı tam kapıyı atacakken Fekeli diğer elinden tutar. Hünkara yaklaşır. Tüm dikkati Hünkarın dudaklarındadir. Hünkar Fekelinin amacini anlar. Heyecandan gözlerini kapatır. Fekeli Hünkarın dudağının tam kenarından öper. Sonra çok az geri çekilir. Hünkar gözlerini açar. Bir birlerinin gözlerinin içine bakarlar. Hünkarın eli ayağına dolaşır.
H: ee. şey . Be ben gideyim artik.
Kapıyı açmaya çalışır. Bir türlü açamaz. Sonunda kendini toplar kapıyı açar. Hemen arabadan iner ve hiç arkasına bakmadan konağa doğru ilerler. Hünkarın böyle heyecanlı hali Fekelinin yüzünde gülümseme yaratır. Hünkar elini tam Fekelinin öptüğü yere koyup sanki rüyadaymış gibi içeri girer. Herkes salondadir. Demiri gören Hunkar sanki ruyadan ayılır. Hemen kendini toparlar.
H: Iyi akşamlar
D: Iyi akşamlar anne. Sen nerdesin? Gaffur gitti klübe sen yoktun.
Hünkar Gaffurun geleceğini tamamen unutmuş ve biraz ne söyleyeceğini bilemiyor. Hemen kendini toplayıp konuşmaya başlar.
H: ah oğlum ah . Böyle bir saygısızlık olamaz. Olamaz. Başıma ne geldi bir bilsen.
Demir telaşlı halde "noldu, anne" der
H: şimdi ben yemeye gittim ya orda 15-20 kişiyiz. Kadınlı erkekli. Fekeli de orda
Fekeli ismini duyar duymaz Demir sinirlenir.
D: O herif sana birşey mi yaptı?
H: Dur be oğlum. Dinle hele. Neyse gittim yemeye. Arif denen zampara da orda
D: hangi Arif
H: "Öztürk " holdingin sahibi yok mu, o işte. Başladı abuk sabuk konuşmaya. Neyse ben bir ara lavaboya gittim geldim. Herkes dans ediyor. Arif,Filiz hanım , Fekeli masada yalnızca . Arif iyice içmiş zil zurna sarhoş. Başladı dans edelim. Itiraz ettim. Iyice uzattı. Masadan kalkacaktım ki kolumdan tuttu.
Demir sinirden köpürür.
D: ... herif. Ben onu öldürürüm.
Evden çıkmaya çalışır. Hünkar hemen önüne geçer.
H: asla izin vermem gitmene. Sonuna kadar dinle sonra. Bu adam benim kolumdan tuttu. Masada bir tek Fekeli var. Rahatsız olduğumu gördü hemen ayağa kalktı "bırak kadının kolunu" dedi. Arif de Fekeliye abuk sabuk konuştu "sen kimsin lan, karışıyorsun" dedi. Ortalık iyice karıştı. Sonra Fekeli ona kafa göz girişti. Herkes geldi ayırmaya falan çalıştılar. Sonrasını hatırlamıyorum. Tek hatırladığım Fekeli beni dışarı çıkardı. Nasıl oldu sanki hafizamdan silinmiş. Allahtan Fekeli orda idi. Yoksa durumun ne olurdu bilmem.
D: geberticem ben o şerefsizi.
H: oğlum zor gün geçirdim. Sen de başlama. Zaten adam hastahanede şu an.
Hünkar yarın herkesin bu konuyu konusacagini bildiği için kendisi üstü kapalı anlattı konuyu.
Sabah olur Hünkar salona iner . Saniye Ordadır
H: Günaydın
S: Günaydın, hanımım.
H: Beni arayıp soran oldu mu, geçmiş olsun için.
Hunkar aslında Fekelinin arayıp aramadığını merak ediyordu.
S: Filiz hanım aradı.
H: başka kimse aramadı mi?
S: Fekeli ağanı soruyorsaniz...
Saniye lafını bitirmemiş H: yok canım, öylesine sordum
Birkaç saniye sonra Hünkar Utanarak: "Aradı mi"
Saniye gulumsedi : Yok aramadı.
H: tamam kızım sen işine bak.
Hünkar hemen telefonu eline alar ve hemen Fekelinin evini arar. Telefonu Nazire açar.
H: Merhaba
N: Merhaba, Büyük hanım
H: Fekeli evde mi?
N: yok . Sabah erken evden cıktı.
H: tamam Sağ ol.
Sonra Fekelinin yazihanesini arar. Telefonu açan olmaz. Hünkar iyice merak eder. Cunki Fekeli şimdiye kadar Hunkari kaç kere aramaliydi. Kahvaltıdan sonra Hünkar balkona çıkar , çiçeklerini sulamak için. Fekelinin arabasını konağın önünde görünce şaşırır. Hemen aşağı iner ve arabaya yaklaşır. Fekeli sabaha kadar uyuyamadığı icin burda uyuya kalmıştır. Hünkar Fekelinin bu halini görünce gülmeye başlar. Arabanın camını tıklatir. Fekeli telaşlı halde uyanir.
F: Yaman Hanım?
H: Ali Rahmet sen ne yapıyorsun burda?
F: seni merak ettim Demirle ne konuştun diye. Sen evi arama dediğin için sabahın köründe kalktım buraya geldim. Sen de birtürlü balkona çıkamadın be.
H: buraya gelmen çok akıllı fikirmiş. (Güler)
F: ne yapıyım be Yaman Hanım, aşkından Mecnun oldum çöllere düştüm, Ferhat olup dağları deldim.
H: (gülerek) tamam hadi git. Git kaleye ben de geliyorum konuşuruz.
F: tamam. Çabuk gel. Bak közde kahve de yapicam sana ellerimle.
Fekeli gider gitmez Hünkar hemen odasına gelir ve hazırlanmaya başlar. Sonra salona inip Saniyeyi çağırır. Saniye hemen gelir.
S:buyrun hanımın
H:Saniye kızım Naciye söyle arabamı hazırlasın.
S: Gaffur burda hemen soylıyım mi ona
H:Yok sen Naciyi çağır.
S: Haa anladim.
Hünkarın tek kaşı kalkar. "Ne anladın?"
S: Yok öylesine dedim.
Saniye Naciyi çağırır. Naci hemen arabayı konağın önüne getirir. Hünkar zaten bekliyordur. Hemen arabaya biner.
N: Hamının nereye gidiyoruz?
H:Kaleye.
N:Baş üstüne
Hünkar hemen Fekelinin yanına gelir. Fekeli mangalı yakmış kahveleri pişmeye koymuştur.
F: hoş geldin Yaman hanim.
H:Hosbulduk.
Hünkar hemen oturur. Fekeli kahveleri masaya koyar ve hemen soze girer.
F: noldu, naptın dün gece konuştun mu Demirle?
H: evet konuştum. Tabi herşeyi demedim ama... (Hünkar Demire söylediği herşeyi birer-birer Fekeliye anlatır )
F: herşey yolunda yani. Bir sorun yok
H: yok merak etme.
Biraz sessizlik olur. Hünkar birden gülmeye başlar
F: noldu?
H: halimize bak. Liseli aşıklar gibiyiz. Kıskançlıklar, kaçamak buluşmalar. Tek fark anne babamızdan değil evlarlarimizdan gizli buluşuyoruz. Yaşımıza başımıza bakmadan (gülüyor).
F: ne varmış yaşımızda. Ben hala gencim
H: ne yani bana yaşlı mi diyorsun?
F: yok estağfurullah ben öyle birşey demedim. (Telaşlı halde)
H: şaka yaptım. (Gülerler)
Fekeli Hünkarın elini tutup gözlerinin içine bakar.
F: hem bizim liseli aşıklardan ne farkımız var. Onlar bizim gibi seve bilirler mi? Bunca yıla, bütün yaşanmışlıklara, böyle hasret rağmen.
Hünkar hüzünlenir. Fekeli bunu anlar ve hemen ortamı yumuşatmaya çalışır.
F: nasıl güzel kafa attım ama Arif dingiline. Feleği şaştı şerefsizin.
H: belli adam hastanelik olmuş. Burnu 2 yerden kırılmış.
F: 2 yerden mi?
H: evet
F: ben 3-4 yerden kırılır sanmıştım. Keşke daha güzel vursaymışım.
H: Ali Rahmet, Sen ne diyorsun. Adam şikayetçi olsa ne yapıcaksın.
F: Yapmazsa şerefsizdir... Bırak artik. Bura o dingilden konuşmaya mi geldik.
H: Aslında beni kiskanman hoşuma gitti ama keşke bu kadar buyutmeseydin.
Fekeli Bir anda ayağa kalkar ve Hunkarla birlikte korkulukların önüne gelir.
F: Ben seni herseyden, herkesden kıskanıyorum. Biliyir musun neden. Bütün bu gördüğün ağaçlar, yollar, dağlar bizim sevdamıza şahit oldu. Ben senin beni sevdiğinden habersizdim ama onlar biliyordu. O yüzden onları bile kıskanıyorum.
Hünkar Fekelinin gözlerinin içine bakar, sonra başını omuzuna koyup konuşmaya başlar. "Artık beni hiç kimseden, hiç birseyden kıskanmana gerek yok. Çünkü beni senin kadar hiç kimse mutlu edemez. Ben senin yanında bulduğum huzuru, mutluluğu başka hiç bir yerde bulamıyorum".
Fekeli Bu sözler karşısında o kadar mutlu olur ki, gozleri dolar. Hünkarın saçlarından öpüp sarılır sevdiğine...

Bir Zamanlar Çukurova Fekeli Hünkar Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin