mamihlapinatapei; "bir şeyleri başlatmayı arzulayan ama ilk adımı atmaya isteksiz olan iki kişinin sözsüz, manidar bakışması."
-
"-ve kitaplarınınızın 44 ile 45'inci sayfaları okuyarak, özet çıkarmayı unutmayın. Toparlanabilirsiniz."
Her zamanki hayat, her zamanki rutin, her zamanki sıkıcı okul.
Leorio'nun hayatını tüm bunlardan ibaret kalmayan küçük ayrıntılar vardı. Küçük arkadaşı Gon'un isteğini kırmayıp, Gon'un en yakın arkadaşı Killua'nın ağabeyi Illumi'nin başkanlık yaptığı öğrenci konseyine üye olması ve her cuma, derslerden sonra gitmek zorunda olması gibi mesela.
"Ugh, neden yeni öğrencilerle ben ilgilenmek zorundayım? Başkan olan sen değil misin?" diye bağırarak sitem eden Leorio'nun sesi, geniş ve az eşyalı konsey odasında hafif bir yankı yapıyordu.
Illumi ise bu bağırışa karşılık her zamanki sakinliğini korumakla ve nefes vermekle yetimeyi seçmişti.
"Bak, bu çocuk giriş sınavlarının hepsinde en üst derecelerde ve bizimki gibi bir devlet okulunu ilk tercihlerine yazıyor. Kaydında olan problem yüzünden bir aydır gelmedi zaten. Ve gelmemeye devam ederse, müdür onu Chrollo'nun okuluna transfer etmeyi planlıyor. Bunu istemiyorum, çünkü notları ve geçmişinde kayıtlı olan şeylere göre oldukça başarılı. Chrollo da, ben de onu konseye almak ve belki de sonraki başkan yapmak için okulumuza istiyoruz yani-"
"HEY! Ben başkan yardımcısı değil miyim? Senden sonra benim başkan olmam lazım!"
Illumi, nefes verdi ve şakaklarına hafif bir masaj yaptı. Karşısındaki oğlanın sürekli bağırıyor olması, kendisinin sabırlarını epey zorluyordu.
"Bak, normalde planım kendim ikna etmekti. Fakat onunla buluşacağımız yer psikolog, ve bu çocuğun doktoru sevgilim-" devam edecekken, Leorio bir kez daha öğrenci konseyi başkanının sözünü kesmişti.
"Bekli biraz- o palyaço kılıklı herif psikolog mu?"
Illumi, nefes verdi ve şakaklarına masaj yapmaya devam etti.
"Evet, ve bir kez daha sözümü kesersen belanı benden bulacaksın ona göre. Her neyse, Hisoka'nın gevşekliği yüzünden çocuğun ilişkimizi öğrenmesi muhtemel. Homofobik ise eğer bu başıma sorun açar, o yüzden sen gitmek zorundasın."
Leorio, tam bir şey demek için ağzını açmıştı ki, Illumi ona sert bir el hareketi ile kapıyı işaret etti.
"Şimdi kaybol gözümün önünden ve yarın gitmeyi unutma."
Güneş gözlüklü oğlan, konseyden erken çıkma fikrinin hoşuna gitmesi ile ağzını kapadı ve odadan dışarı çıktı. Okulun neredeyse bomboş koridorlarında yürürken, bando çalışmasının sesi ta öbür binadan binadan duyulabiliyordu.
Cumartesi gününü muhtemelen burnu havada olduğunu düşündüğü bir çocuğu, kendi okullarına gelmesi için ikna etmekle uğraşmak istemiyordu. Ancak konsey toplantısından biraz erken çıkmak ve o bunaltıcı atmosferden kurtulmak için her şeyi yapabilirdi.
"Ah be küçük adam, senin için nelere katlanıyorum şurada..." diyerek, iç çekti ve Gon'u andı.
Şu an konseyde olmasının tek nedeni, geçen sene konseye girmek isteyen kimsenin olmaması ve sırf konseye yeni birilerini bulmak için, Illumi'nin, Killua'yı lisenin ortaokuluna transfer ettirmeye çalışmasıydı.
Çok sevdiği dostundan ayrılmak istemeyen Gon da, Leorio'dan konseye katılmasını rica etmişti. İlk başta bunu şiddetle reddeden Leorio'ysa, Killua'nın kendisine sunduğu birkaç porno filmi ve dergisi sonucunda kabul etmişti.
Illumi, başta ayak işlerini yaptırabilecek biri olduğunu düşünürken, konseye katılan bu gencin beklenmedik bir şekilde zeki ve çalışkan çıkması üzerine onu başkan yardıncısı yapmıştı.
Ve başkan yardımcısının yeni görevi, bu yeni çocuğu okula zorla da olsa kaydettirmekse, ne yapıp, ne edip, onu ikna edecekti.
-
bu kitaba kafamı estikçe bölüm atacağım sanırım, ne zaman ilham gelirse.
öbür türlü baştan savma bölümlerin aklımdaki olay işleyişini bozmasını istemiyorum.yazım yanlışı görürseniz yazın lütfen çünkü ben fark etmiyorum, yazdıktan sonra da kontrol ettiğim pek söylenemez. yani yardımcı olursanız güzel olur.
dui!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
speechless bounds |leopika》hxh
Fanfiction"Hey," Garip şekilli güneş gözlüklerinin siyah camını silen uzun oğlan, kendine seslenen sarışına baktı. "-terapistime senden bahsettim. Yani, beni hayal kırıklığına uğratma lütfen."