18. BÖLÜM

213 37 10
                                    

07.09.2019
Keyifli okumalar 💕

Mekana girdiğimiz an düğün salonlarının o boğucu atmosferi çevremizi sarmıştı bile. Kulaklarıma dolan aşk sözleriyle dolu müziği duyduğumda gelin ve damatın ilk danslarını yaptıklarını anlamıştım. O sıra Müjde Hanım arkadaşıyla konuşmasını bitirdikten sonra bize eliyle işaret yapmıştı. "Gelin bakalım, masamıza geçelim."

Müjde Hanım'ı takip ederek masamıza ulaştığımızda bir beyefendi olarak Füsun'un sandalyesini çekip oturmasına yardım ettim. Kafamı kaldırdığımda Can'la göz göze geldim. Dudaklarında ima dolu bir gülümsemeyle oturdu sandalyesine, ardından ben de oturdum. Kulağıma yaklaşıp yüksek sesle konuştu. "Çok iyiydi, ben bile düştüm."

Sahne kısmına baktığımda çiftlerin dans ettiğini gördüm. Kısa bir an Füsun'u dansa kaldırmayı düşündüm ama bundan hoşlanmayacağı fikrine kapılarak vazgeçtim. Gözlerim ellerini kucağında birleştirip etrafa boş boş bakan Füsun'a kaydı. Üzerindeki elbiseye tekrar bakmak istedim, evde gördüğümden beri her an duyduğum isteğin aynısıydı bu.

"Bence artık elbise giymeyi sevmelisin." Füsun'un kulağına söylediğim bu sözlerle bana dönüp biçimli kaşlarını çatarak baktı. "Çok güzelsin."

"Teşekkür ederim." Yüzündeki ifadeyi göremeyeceğim şekilde başını eğdiğinde ondan biraz uzaklaşmak zorunda kaldım. Uzaklaşmak da ayrı dert, hem bu eylem başlı başına bir sorun hem de toplu saçlarının meydana çıkardığı güzel boynunun gerilişini görmek içimde sonu gelmez bir heyecan dalgasına sebep oluyor.

Etrafıma anlamsız bakışlar atarken kolum Can'ın darbesiyle neye uğradığını şaşırırken dönüp baktığımda yüzüne kurnaz bir çocuğu andıran bakışlarının etkisi yayılmış ve imalı bir gülümsemeyle belli etmeden Füsun'u işaret etti. "Bir tabusunu yıkıp elbise giydiyse dans da edebilir." 

"İçimden bir ses dans etmemiz gerektiğini söylüyor." Can'dan aldığım gazla hiç düşünmeden Füsun'a söylediğim bu sözler üzerine kendi ağzıma vurmak istedim. Bir kadın bu şekilde mi dansa kaldırılır? Ben pişmanlığımın ateşinde kavrulurken Füsun gülümseyerek bana döndü.

"Ne?" Şaşırma ifadesine aldırış etmemeye çalıştım.Gözlerine odaklandım, çünkü orası şu an o kadar güzel parıldıyordu ki ona odaklandığımda her şeyi unutabileceğimden emindim. "Bence içindeki o sese benim dans etmeyi bilebilmediğimi söylemelisin."

"Ben de bilmiyorum." Omuz silkip güzel gözlerine bakarken konuşmaya devam ettim. "Ne kadar zor olabilir? Altı üstü bir sağa bir sola sallanıyorsun."

"Ne kadar zordur bilemiyorum ama eminim ben onu bile beceremem." Gözlerini gözlerime dikip içime işlerken şu halde kalması için bile ısrar edebilirdim ama onunla dans etmeyi gerçekten istediğim için ısrar ettim.

"Hadi ama lütfen." Ayağa kalkıp elimi ona uzattığımda mecbur kalktı ama gözlerindeki kızgın ifadeyi görebildiğim için belki daha sonra kafamı kırar diye düşündüm.

Sahneye kadar yanında eşlik ederken sahne kısmına geldiğimizde o ellerini omzuma atarken benim ellerim kavisli belini çevreleyen kumaşın üzerinde kendilerine uygun yeri bulmuştu.

"Bak gayet de dans edebiliyormuşsun." Ela gözleri bana işkence ederken yüzüme kocaman bir gülümseme yerleştirdim. O güzel gözlerindeki kızgınlık yavaş yavaş kayboldu. Ardından ufak bir gülümseme belirdi dolgun dudaklarında. "İşte böyle gülümse, bu güzel elbiseye en çok yakışan mücevher gülümsemen."

"Sezer!" Son heceyi uzatarak ve kızgın görünmeye çalışarak söylediyse de dudaklarındaki gülümseme genişlemişti.

"Güzelim!" Onun gibi son heceyi uzatırken o kafasını çevirdi. Işıl ışıl gerilen boynunu öpmemek için ekstra bir çaba sarf ederken elbisesinin omuzlarına odaklanmaya çalıştım. Sanki o daha az istek uyandırıyormuş gibi elbiseye odaklanmak da fayda etmedi. Denediği elbiselerden daha farklıydı. Daha cıvıl cıvıl ve daha günlük görünüyordu ama Füsun'a çok yakışmıştı. Annesinin onun için beğendiği ve benim de beğenmekle kalmayıp ağzımın suyunu akıtan elbiselerin aksine derin dekolteleri, vücudunu saran yapısı yoktu. Bol ve dizlerinin biraz üstünde biten bir elbiseydi. Siyah elbisesinin tek dekoltesi sırtındaydı. O da derin bile sayılmazdı.

Satırların Çehresi | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin