Sarp kapıyı açıp okyanusun kolundan çekip onu arkasına beni karşısına aldı.
Sarp:
-Bir tacizci olmadığın kalmıştı be.
Ben:
-Lan bacaksız ne boş boş konuşuyorsun.
Sarp:
-En azından bacaksızım sen gibi sapık değilim.
Okyanus:
-Tamam gençler ben ikinize de yeterim.
Sarp:
-Kalbinde o varsa ben olamam kusura bakma aynı evde zor yaşıyorum.
Diyerek içeri gitti.
Okyanus:
-En azından yine sana kaldım bak.
Diyerek göz kırptı. İçerden sarpın bağırma sesi geliyordu.
Sarp:
-Anne sapık kızın geldi. Hala kapıda çocuğu rehin tutuyor bak git kurtarın şu çocuğu.
Ben:
-Acaba sarp senden mi hoşlanıyor.
Dediğimde Okyanusun çok saçmalamaya başladın bakışını aldım. Ve içeri geçtik. Annemleri görene kadar olmadığım stresi şuan yaşıyordum. Az önce böyle değildi. Yanaklar yine alev alev.
Canım annem direkt başladı zaten. Kazayla oldu niye kimse anlamıyor. Ortalama yarım saat annemi dinledik.
Ben:
-Annecim tamam biz dışarı çıkıyoruz iyi oturmalar size.
Okyanusun kolundan tutup kaldırdım ve kapıya kadar yürüttüm.
Ben:
-üstümü değiştireceğim sende git ne yapıyorsan yap.
Cevap beklemeden kapıyı yüzüne kapattım. Odama gidip siyah pantolon ve üstüne de beyaz sweetimi giydim saçlarımı tarayıp salık bıraktım ve mat kırmızı bir ruj sürdüm. Okyanusun evine girip okyanusu aramaya başladım odasın da üstünü giyiniyordu. Kral sen kaslısın ama ben sana göbek yaptırırım üzüldüm şimdiden çocuğa. Beni fark etmiş olacak ki bana dönüp göz kırptı. O onu kestiğimi sanıyor ama hiçte öyle değil.
Okyanus:
-Hadi çıkalım.
Ben kafamı salladım yanıma gelip elimi tuttu geri çekmedim artık ne olacaksa olsun. Çarşıya doğru yürümeye başladık.
Sahil kenarında yürümeye başladık. İkimizde konuşmuyorduk. Bu sessizlik beni düşüncelerimle baş başa bırakmıştı.Niye bazı şeyler yanlışmış gibi hissediyordum. Niyesi yok bunun yanlıştı çünkü ilk okul çocuğu gibi çıkmaya başladık ve kimse benim kararımı sormamış duygularımı önemsememişti Onu sevmiyor değilim bir çekimi var kabul ama yaptıklarım bana uygun değildi bu ben değildim. Düşüncelerimin susmasıyla elimi çekmem bir olmuştu.
Okyanus:
-Sorun ne kumsal?
Cevap vermemiş ve yüzüne de bakmamıştım. Bu onu sinirlendirmiş gibi.
Okyanus:
-Sana diyorum Kumsal cevap versene. Beni endişelendiriyorsun
Kumsal:
-Bu yanlıþ Okyanus bence daha kötü olmadan duralım. Görüşmek istemiyorum.
Belkide beni kullanıyor bile olabilir. Ya da onu rezil ettiğim için intikam olayları filan nerden bilebilirim ki.
Okyanus:
-Kumsal ne saçmalıyorsun neden rahatsız oldun söyle düzeltelim.
Kumsal:
-Neden rahatsız olduğumu şimdi mi soruyorsun? Hah neden oldum acaba Okyanus amacın ne ne yapmaya çalışıyorsun?
Okyanus anlamak istermiş gibi yüzüme bakıyordu. Gerçekten mi nesini anlamıyor bu mal?
Okyanus:
-Kumsal sen acıktın mı?
Bu da ne şimdi konumuz benim açlığım mı?
Kumsal:
-Evet de konumuz bu değil Okyanus.
Okyanus:
-Belli oldu senin karın ağrın yürü yemek yiyelim.
Lan ne alaka dediğim şeyle. Ben görüşmeyelim diyorum bu bana yemek diyor.
Kumsal:
-Sana görüşmek istemiyorum dedim.
Okyanus:
-Tamam yemek yiyelim sonra görüşmeyiz.
Ne yani tepkisi bu mu gerçekten. Bence tüm amacı beni delirtmek.
Kumsal:
-Sen beni ciddiye almıyorsun bile.
Okyanus:
-Hayır aldığım için yemek yemeğe gidiyoruz zaten.
Cevap vermeden onu takip etmeye başladım. Hoş bir kafeye girip sipariş verdik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kum Tanesi
RomanceLise hayatına yeni atılan Kumsal ve Eylül iki yakın arkadaştır. Kumsal karakteriyle ve inadıyla öne çıkan bir tiptir ortamın eğlencesidir, aile ve arkadaş çevresinde sevilir. Biraz dobra ve adalet yanlısı olduğu için başı dertten ayrılmaz. Eylül ku...