Rebel

Staples Center

Game Of Thrones Soundtrack dinleyerek okuyun lütfen.

4 yıl sonra;

-"Hayır Deniz."

-"Ama neden?"

-"Çünkü orası basket stadı."

-"Ama sen basketbolu seviyorsun."

-"Bunun konumuzla ne alakası var? Düğünümüz bu, basket stadında mı evleneceğiz?"

-"Evet. Ya değişik olur işte nolursun."

-"Normal bir düğün istiyorum Deniz."

-"Bizim hayatımız normal değil ki düğünümüz normal olsun."

-"Peki düğün şarkımızın game of thornes soundtrack olmasına izin verirsen bende staples center'ı kabul ederim."

-"Olur."

-"Ne? Ciddi misin?"

-"Evet."

-"Tamam o zaman, Staples Center da evleniyoruz."

Dilara'nın ağzından;

Denizle sonunda evleniyorduk. Evet şaka gibiydi benim için ama 5 yıldır beklediğim teklifi sonunda etmişti. Bende tabiki kabul etmiştim. Şu an düğün hazırlıklarıyla meşguldüm. Deniz ne kadar yanımda olamasada (sözde şirketteki işleri yüzünden) kızlar ve de özellikle Bora bana çok yardımcı oluyordu. Zeyneple Alihan cephesinde ise işler pek iyi değildi. Mutlulardı ve kızlarıyla beraber aile gibi yaşıyorlardı fakat hala evli değillerdi. Alihan bu konudan çok şikayetçiydi. Zeynep'in resmi olarak karısı olmasını istiyordu. Ve bence çocuk sonuna kadar haklıydı. Zeynep ise bebekten sonra düğün istemişti ve Alihan bunu anlayışla karşılamıştı. Ama Maura daha küçük olduğu için Zeynep düğünü biraz daha ertelemek istedi. Alihan ne kadar bu durumdan hoşlanmasada buna da tamam demişti. Fakat gel zaman git zaman 4 seneyi geride bırakmıştık. Maura artık konuşan, kendi işlerini kendi halledebilen, sorun çıkarmayan bir çocuk olmuştu. Yani Zeynep istediği gibi rahatça düğün hazırlığı yapabilecek durumdaydı. Ama şimdi de araya bizim düğünümüz girmişti. Alihan, Deniz'e küfürler etsede Zeynep bizim düğün hakkımızın önce olduğunu söyledi. Yani Alihanla Zeynep bu seferde bizim evlenmemizi bekliyorlardı. Ben ise çok heyecanlıydım. Hem artık sevdiğim adamla evli olacağımız için, hemde anne olmaya 1 adım daha yaklaşabileceğim için. Deniz'i 4 yıldır çocuk yapma konusunda ikna edememiştim. Bu konudan dolayı bir çok kez kavga etmiş, hatta ayrılık sınırına gelmiştik. Deniz önceden küçük olduğumuz için çocuk istemediğini söylüyordu ama şimdi 23 yaşındaydık. Eğer evlendikten sonrada çocuk istemezse Deniz'i boşamayı bile düşünebilirdim. Çünkü artık bu yaşta en çok istediğim tek şey anne olmaktı.

-"Dilara! Kıyafetlerin arasında kayıp mı oldun?! Çabuk olmazsan provayı kaçıracağız!" Zeynep'in sinirli ve bağıran sesini duymamla düşüncelerimi bir kenara bırakıp elimde ki ince siyah kilotlu çorabı giymem bir oldu. Kıyafet dolabımdan koyu yeşil mini eteğimi aldım ve bacaklarımdan geçirip giydim. Üstümede düz siyah göbeği açık kazağımı giydim. Siyah ağırlıklı göz makyajımı da yapıp çantamı alarak odamdan çıktım. Düşmemeyi dileyerek hızlı bir şekilde merdivenlerden indim. Başarılı da oldum. Kızlar beni oturma odasında bekliyordu. Zeynep, Özge, Melike hatta Maura ve ben gelinlik provama gidecektik. Daha sonra çocuklarla buluşup Deniz'e damatlık bakacaktık. Bugün ki program buydu. O kadar heyecanlıydım ki heyecandan midem bulanıyordu. Umarım bugün heyecandan ölmezdim ve hiç bir şey ters gitmezdi. Sevdiğim adama damatlık bakacaktık. 5 yıldır hayalini kurduğum gün gelmişti. Düğün pek de istediğim yerde olmayacak olsa da sonunda Deniz'le evleneceğimi bildiğim için mutluydum. Arabaya binmiş ve yola koyulmuştuk.