ÇILGIN YURT (DÜZENLEMEDE)

OTEL

Rüya Boysan:

Insanlar derler ki "Eyer birşeyi bekliyorsanız o bekletiğiniz süre size sonsuzluk gibi gelir." bana göre bu söz doğru değil. İnsanlar birşeyi beklerken o bekledikleri sürenin nasıl geçtiğini bilmiyor yada bu sadece benim için geçerli. Çoktan 1 hafta geçmişiti. Okuldan çıktığımız gibi Alara abla ile buluşup yurda gelmiştik. Şimdi ise dün hazırladığım çantama unutuğum bir şey varmı diye göz attıyorum.  Bazen çok unutkan olabiliyorum bu yüzden sürekli şunu yaptım mı? diye aklımda soru işareti oluyor. Balık hafızalığım beni çok fazla yoruyor ama yapacak birşey yok.
"Ada bu neee? Bunca valizi biz nereye koyucaz? Görende temeli gidiyoruz sanar. Alt tarafı 2 günlük tatile gidiyoruz"

Su abla'nın şaşkınık nidası ile başladığı söz kızgın bağrışı ile son buldu.  Bunun üzerine Ada abla bavularına  sarılarak  "Merak etmeyin sizi yedirmem bu kaçığa" bakışkarı  attı. Ada abla'nın bu hali bende bir kahkaha atma hissi uyandırdı ama ada ablanın gazabına uğramamak için gülmedim. Acaba orda kaç valiz var? Beynime şimşek gibi düşen bu soru ile valizleri saymaya başladım.

1
2
3
4
5
6

ÇÜÜÜŞ! OHAA LAAAN O NEEE! Tatile gidiyoruz tatile. Bu kadar kıyafet alınır mıı allah aşkına yaaa. İngiliz prensesi  bile tatile gidereken bu kadar kıyafet götürmez. BİDE BAVULARI HAZIRLARKEN "KIYAFETLERİMİN HEPSINI ALMADIM" DİYORDU.

"Ada abla valizlerin beş tanesini bırak bir tanesini yanına al"

"Olmaz valizleri gruplara ayırdım. 1 tanesinde pijamalarım. 1 tanesinde günlük kıyafetletlerim. 1 tanesinde elbiselerim. 1 tanesinde  özel ihtiyaçlarım.  1 tanesinde makyaj malzemelerim. 1 tanesinde şortlarım var. "

Ne dedi o az önce. Ben mi yanlış duydum.  Acaba galipten sesler mi duyuyorum.

"Adaa delirtmeee beniii yolarım seni çabuk onların hepsini boşaltım bir en fazla iki valiz yap."

Su abla iyice sinirlenmişti. Heran Ada ablanın üstüne atlıyacak gibiydi.

"Merak etmeyin siz ölümü çiğnemeden size hiç birşey yapamaz."

Ada abla valizlerine hitaben konuşup ayağa kalktı. Bunun üzerine saç baş girişeceklerini anlayan ben kendimi ateş hattının ortasına attım. Allahım sen beni koru. Ada abla yerineden fırlayınca onu tutum. Su ablada diğer taraftan girişti. Böylece büyük bir curcuna çıktı.  İki yandan birbirinin saçını çekiyor arada ortalarında olduğum için benimde saçımı çekiyorlardı. Birbine çelme takmaya çalışıncada üçümüz yere düşütük. Ada ablada benim üstüme düşen Su ablanın üstüne çıkıp saçlarına girişti. Su abla kendini üstümden attınca ikisi birlikte yanıma yuvarlandı. Ada abla kendini toparlayıp su ablanın saçını tutup salamaya başladı. Su abla Ada ablanın bileklerini tutup kendinden ayırdı. Ada ablayı sırt üstü düşürüp karnına oturdu ve gıdıklamaya başladı. Bende bunlar bu haldeyken en iyisi kaçayım. Ayağa kalkıp koşarak kendimi yatağıma atarak cepe aldım.

"KARICIIIM BENİ ALDATIYOR MUSUUUN?"

Ağlamaklı bir sesle odaya giren Minelnaz ablaya çevirdim gözlerimi. Su abla ve Ada ablada benim gibi ona çevirmişti bakışlarını.

"Yanlış anladın kocacım benim ne işim olur bu paçozla"

Şu an düşündümde Su ablanın ağır başlılığı bize gelene kadardı.  Oda bizleyken çocuk gibi oluyordu.

"İnandım ama yinede bugün koltukta yatacaksın"

Su abla hemen Ada ablanın üstünden kalkıp acıklı bir tonla konuştu. Hatta o kadar ki Su ablaya acıdım.