9 - Gizemli Güç

749 103 54
                                    

Nehel kendisine alayla bakan gözlere baktığında derin bir of çekti. En son karşılaşmak istediği kişi tam karşısında ona bakıyordu.

"Yaşamak konusunda oldukça yüzsüzsün sanırım."

Yeşil gözlere bakarken onun taklidini yaptı. Nedensizce keyfi yerindeydi ve yenilenmiş hissediyordu.

Boş zaman harcamak yerine eğitimine odaklan.

Zihninden duyduğu Zehael'in sesiyle ilk başta irkildi. Bunu kesinlikle beklemiyordu.

Benimle konuşabiliyorsun...

Zihninden konuşmaya devam ederken Drago'yu tamamen göz ardı etmişti.

Tabiki seninle konuşabiliyorum. Öncelikle şu kızılı atlat. Tehlike hissetmesem de eğitimine engel olacak hiçbir böceğin yanında olmaması gerekiyor.

Nehel onu dinlemek zorunda olmasa da ona hak verdiği için bunu yapabilirdi. Ona cevap vermeye tenezzül etmezken yavaşça yerden kalktı. Kıyafetleri tamamen çiziklerle doluydu ve yer yer yırtılmıştı. Yine de güzelliği ön planda durmaya devam ediyordu.

"Beni takip etmeyi kes."

Drago gözlerini devirirken aniden ağaçların arasında kayboldu. Onun hızına ilgiyle bakarken bu durumdan memnun olmuştu. En azından kendisini rahatsız etmeden hemen gitmişti. Fakat... nasıl eğitim yapacaktı?

Nasıl eğitim yapacağım kedicik?

Zehael kendisine takılan lakaptan hiç hoşlanmasa da bir süre buna göz yumacaktı. Kendisi için onu eğitiyordu sadece...

Öncelikle hafif bir eğitim programı yapacaktım fakat bana kedicik derken oldukça enerjik görünüyordun. O yüzden sana kısa bir özet geçeceğim ve hemen ardından eğitimine geçeceğiz. Öncelikle Felesler güçlerini kullanmak için daha güçlü bir bedene sahip olmalı. Fakat senin bedenin tam anlamıyla bir çöp.

Nehel kocaman gözlerle boşluğa bakarken bedenini inceledi. Bir kıza göre oldukça zor eğitimlerden geçmişti ve sert kaslara ve sıkı bir vücuda sahipti. Nasıl bedenine çöp diyebilirdi?

Çöp mü? Bir kıza göre bedenim oldukça dayanıklı ve esnek. Yaşıtlarımdan oldukça fazla güce sahibim.

Zeheal onu dinlerken yüzünü buruşturdu. Milyonlarca yıl sonra evren bu kadar güçsüz bir duruma düşmüş olmamalıydı... Kederli bir ifadeyle konuşmaya devam ederken işlerin tahmin ettiğinden daha zor olduğunu hissetti.

Siz aptallar diğerlerinden daha güçlü olduğunuzda kendinizin herşeyden üstün görüyorsunuz. Benim yaşadığım dönemlerde senin gücüm sadece bir dilenci olmaya yeter fazlasına değil. Şimdi kaldır o kıymetlini ve 10 km koşmaya başla!

Zihninde bağıran kedicikle irkilirken takılı kaldığı nokta on km idi. Her zaman sıkı eğitim yapan biri olsa da on km onun için bile oldukça fazlaydı. En fazla dört km koşabilirdi.

Bu imkansız!

Zehael onun sızlanmasına kulaklarını tıkarken zaafını kullanmakta sakınca görmedi.

Kardeşini kurtarmak istiyorsan söylediklerimi eksiksiz yapmalısın Nehel. O şuan bir insan değil ve onun tekrar bir insan olması için ondan daha güçlü olmalısın. Eğer ben gücümü sana vermeseydim o saldırıdan sonra kül olacaktın. Şimdi sızlanmayı bırak ve koş. Koşarken kendini gelen saldırılara hazırla ve kim olursa olsun onu yok et.

Nehel içinden yükselen öldürme arzusuyla hemen harekete geçti. Önüne çıkan herşeyi sonsuzluğa uğurlamak için yanıp tutuşuyordu. Birden gelen hisse anlam veremese de bu his onun düşünmesini engelliyordu. Ellerine hançerlerini hazır konumda sabitlerken hızla ileriye atıldı.

Aptal! Sabit bir hızla başla ki koşunun sonunu getirebilesin.

Fakat zihnindeki ses Nehel'e ulaşmamıştı. Zehael onun durumuna bakarken derin düşüncelere dalmıştı... Demekki diğer gücü artık mührünü kırmak üzereydi fakat bunun şuan olmasına kesinlikle izin veremezdi! Bu bütün insanlık için bir yıkım olurdu. Hatta öyleki sadece insanlık değil bütün canlıların sonu gelebilirdi. Sessizce tüm hızıyla koşan kıza dikkatini verdi. Çoktan üç kilometreyi geride bırakmasıyla şaşkınlığına engel olamadı... Onun bir an önce kendisini bulmasına yardım etmeliydi. Zehael zor bir kararın eşiğindeyken en sonunda pes etti ve sadece kaderin ağlarını örmesine izin verdi.

Nehel ise vahşi bir aurayla ormanın içinde hızla belirip yok oluyordu. Onun bu hıza sahip olması Zehael sayesindeydi. Damarlarının içinde dolaşan ve bütün ruhunu saran gücü hissedebiliyordu.

Sanki yenilmez gibiydi!

Kendisini gücün arzulu kollarına bırakırken önüne çıkan ilk canlıyı gözünü bile kırpmadan on parçaya böldü. Parçalar öylesine simetrik ve özenle kesilmiş gibi duruyordu ki kimse onun beş saniyede bunu yaptığına inanmazdı.

Dışarıdan bir canavarın habis aurasına ve bakışlarına sahip genç bir kız yüreklere korku salıyordu....

Zehael onun katliamını seyrederken ormanın çeşitli bölgelerine yayılan kan kokusu katliamın boyutunu gözler önüne seriyordu. Bu tam anlamıyla dehşet vericiydi.

"Ağhh! Ellerimde can vermenin şerefini hissedin!"

"Hepiniz! Hepiniz yok olacaksınız!"

Nehel kendisini kaybetmişçesine çılgın kahkahalar atarken on km çoktan geride kalmıştı. Zehael bile böyle bir durumla karşılaşmayı beklemezken onu kendisine getirmek için seslenip duruyordu.

Kendine gel Nehel!

Nehel!

Sana kendine gel diyorum!

NEHEL!

Nehel sonunda zihnindeki sesi duyduğunda gözlerindeki vahşi bakış kayboldu... Neler yaptığını tek tek hatırlarken anında yere yapıştı... Bacakları onu taşıyamayacak kadar hırpalanmıştı. Şaşkınca ellerine bakarken zihninden Zehael'e seslendi.

Az önce neler oldu Zehael?!

Zehael derin bir nefes alırken bu konuyu bir süre daha saklamaya karar verdi.

Sana bunu şimdi anlatamam Nehel. Birgün anlayacaksın şimdi sakinleş ve kendine uyuyacak bir alan bul.

Nehel daha fazla soru sormak istese bile hiç hali ve enerjisi yoktu. Göz kapakları yorgunlukla kapanırken olduğu yerde uyuyakalmıştı.

Ağaçların arasındaki iki çift göz dikkatle ona bakarken yüz ifadeleri oldukça ciddiydi.

"Sanırım onu fazla hafife aldık Drago... Eğer tahmin ettiğim şeyse ne yazık ki onu öldürmeliyiz."

Drago sessizce Lux'a bakarken uzun zaman sonra ona katılmıştı.

"Haklısın fakat biraz beklemeliyiz Lux."

Lux birşey demeden yerini terk etti ve gecenin karanlığında ikiliyi yalnız bıraktı...

Devam edecek...
Yazım hataları için üzgünüm kontrol edemedim sadece yarım saatim vardı.

Yasak Bölge Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin