5. Düşünmem Lazım

61 37 1
                                    

Bu okula alışmıştım. Çok güzeldi, hocaları biraz gıcık olsada öğrencileri arkadaş canlısıydı.

Aslında burada bir Bulut vardı, bir de şu kantinde gördüğüm çocuk Koray... İkisi de arkadaş olarak çok iyiydiler. Koray o gün kantinden sonra yanıma geldi ve benimle konuştu. Yanımda kızlar olmadığında gelmişti ve bana kendinden bahsetmişti....

Bir kız kardeşi varmış ve birlikte yaşıyorlarmış. Ailesi geçen sene trafik kazasında vefat etmiş. Sadece kardeşi Özlem ve kendisi sağ çıkabilmiş arabadan... Acımıştım ona... Gözlerine hüzün yakışmıyordu.
O andan sonra yakınlaşmıştık birbirimize ama Bulut hiç sevmiyordu Koray'ı.

Nedenini bilmiyordum ama onu gördüğünde sinirleri gözlerinden fışkırıyordu.

Bulut'a gelince... O gerçekten çok farklı. Tam bir kapalı kutu....Koray gibi anlatmıyordu kendini... Gri gözlerinin arkasına saklıyordu yaşadıklarını ve ben hala o gözlerin gizemini çözebilmiş değilim...

Çok güzel bakıyordu... Evet evet tam karşımda oturuyordu. Elinde kahvesiyle bana gülümsüyordu. Evet gülümsüyordu... Dışarıda sert görünümünden taviz vermeyen Bulut Özkan benim yanımda gülüyordu hatta bazen kahkaha atışına bile şahit olmuştum. Valla ne yalan söyleyeyim çokk güzel gülüyordu... Onun gülüşünde yaşamayı isterdim... Kendimi kaptırmamam gerekiyordu ama o bana her baktığında ona kapılmamanın imkansızlığı içimde yaşıyordum. Ona kapılma konusu üzerinde düşünmem lazımdı...

Bulut'un kıvranışlarını gördüğümde kaşlarımı çattım istemeden... Bir şey söyleyecekti bu her halinden belli oluyordu ama neden uzatıyordu ki onu ilk defa böyle görüyordum sanki korkuyor gibiydi.... Ama neden?

"bir şey mi söyliceksin Bulut?" dediğimde Bi şey mırıldandı ama duyamadım. Sonra gözlerime baktı. Öyle bir bakmıştı ki afallamıştım.

"Hayat, bak benim yaşamımda hiçbir şey yolunda gitmedi tamam mı?! Ben o saçma okulun sahibinin oğluyum evet ama keşke olmasaydım. O adamı hiç sevmedim. O adam benim annemi her gün döverdi biliyormusun?" konuşurken çektiği acıyı görebiliyorum. Bana gözlerimin ardını anlatıyordu sonunda." hep büyüyünce annemi ondan kurtaracağımı söylerdim... Ama annem dayanamadı, benim büyümemi bekleyemedi. Okuldan çıktığım gibi eve gidiyordum genelde... Annem yalnız kalmasın istiyordum ama o gün eve gittiğimde annem beni gülerek karşılamamıştı... O şerefsiz annemi benden sonra tekrar dövmüş hemde öldüresiye... Annemin yüzünde iz ve kan olmayan bir santim bile kalmamıştı ve salonda yerde yatıyordu... Etraf dağılmıştı sanki savaştan çıkmış gibiydi. Hemen koşup anneme baktım. Bilinci kapalıydı... Nabzını hissedemiyordum. Hemen annemin telefonundan ambulansı aradım. Bir süre sonra geldiklerinde anneme ilk müdahaleyi yaptılar ama hastaneye kadar dayanamadı. Ben daha on iki yaşındaydım. Babam utanmadan beni yanında tutmaya devam etti, evden defalarca kaçmama rağmen yine beni bırakmıyordu. Ona her defasında nefretimi kusuyorum. Önceden ona bağırdığımda beni dövüyordu ama büyüdükçe spora gittim ve bak ondan daha güçlüyüm... Sanırım o da yaşlandıkça pişman olmuştu ama umrumda değil o benim annemi çaldı. Şimdi ise onu affedeyim diye elinden geleni yapıyor görüyorsun. Ama ben parayla kandıracağı birisi değilim ben annemi istiyorum. "

dediğinde gözünden iki damla yaş firar etti o saklamaya çalışsada ben görmüştüm. İçim acımıştı, sanki yaşadıklarını bende yaşamışım gibi hissediyorum. Daha sonra ise kendini toplayarak

" bak ben dayanamıyorum... Sen annemden sonra sevebildiğim tek kişisin... Benim yanımda olmanı istiyorum. Benimle çıkar mısın? "
Ne diyeceğimi bilmiyorum. Hayır diyesim yoktu. Ama hemen boynuna atlamak saçma olurdu.
" Bulut bak bu ani oldu. Senin beni sevebileceğin hiç düşünmemiştim. Bu yüzden ani cevap vermek istemiyorum. Biraz düşünmem lazım" dedim ve onun yanından uzaklaştım...

........................................................................
Hikayenin devamında erkek başrol Koray mı yoksa Bulut mu olsun? Yanıt bekliyor olacağım...

HAYATA TUTUNMAK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin