Vazife:Gösteriş!

1.1K 28 3
                                    

12 kasım 2019 saat 00;00
İstanbul:

Genç kadın uzun süredir okuduğu kitabı hemen önündeki büyük pembe sehpaya bıraktı ve ağrımış omuzlarını oturduğu büyük tek kişilik koltukta gerilerek rahatlattı. Uykusu gelmişti. Esneyerek bileğindeki zarif saate baktı. 00.00! Saat epeyce geç olmuştu. Normal bir zamanda güzellik uykusunu kaçırmamak için çoktan yatağa girmiş olurdu ama bu gün okuduğu romanın satırları onu bırakmamış, Genç kadını sürükledikçe sürüklemişti. Sıkıntıyla iç çekti. Kendisi de kaybolduğu sayfalar da daha uzun vakit geçirmek istemiş olabilirdi. Her gece eline kitabını alır hikayeye oldukça kendisini kaptırırdı ama hiç bu kadar geçe kalmazdı. Düşünmekten kaçındığı bazı şeyler vardı ve yatağa girer girmez hepsinin beynine akın edeceğini biliyordu. Açıkçası bu ne kadar geç olursa o kadar iyi olurdu.

Kumral ama uçları sarıya kaçan uzun düz saçlarını omzunun bir tarafında topladı, oturduğu koltuktan kalkıp saatlerdir çıkmadığı büyük evinin küçük kütüphanesinden geniş salonuna adım attı. O sırada koltuğun üzerine atılmış titreyerek yanıp sönen telefonu dikkatini çekmişti. Bugün tahmin ettiğinden daha fazla kişi aramıştı. Sıkılarak telefonunun büyük ekranına baktı.

'Nihat Salman'

Adı ve soyadıyla kaydettiği, günlük hayatta fazlasıyla mesafeli davrandığı halde kendisine fazlasıyla korumacı davranan abisi arıyordu. Genç kadın fazla yakın olmadığı abisinin neden aradığını çok iyi biliyordu. Niyeti 1-2 dakika önce bitmiş doğum gününü kutlamaktı. Bunu her ne kadar hiç istemese de abisinin inadını bildiğinden dolayı aramayı yanıtladı. "Efendim abi?" içindeki sıkıntıyı sesine de yansıtmıştı.

"Nihan'ım, doğum günün kutlu olsun abicim!" Genç kadına göre sesi daha samimiydi. Sesindeki sevgiyi hissetmişti.

"Sağol abi ama daha kaç kere daha söylemeliyim bilmiyorum. Doğum günümün kutlanılmasından hoşlanmıyorum. 11 Kasım günü neler olduğunu biliyorsun!"

"Neyse ki bu sefer 12 Kasım da kutladım. Hatırlatırım saat yarımı geçti."

Nihan sessiz kaldı. Abisinin kendisine olan düşkünlüğünü biliyordu. Onu çok sevse de kendisini açmıyor, ona oldukça soğuk davranıyordu. Sekiz yıl boyunca bir kere bile bu sevgisini göstermemişti. Sadece onu kırmamak için kibar davranıyordu.

"Nasılsın bakalım ? Seni neredeyse 1 aydır görmedim haliyle çok çalışıyorum sanırım sende öyle! Vakit bulduğum günler de Ne zaman görüşmek istesem menajerin Sibel müsait olmadığını söylüyor" Nihat'ın sesindeki gizli kinaye anlaşılıyordu. Genç kadının onunla görüşmekten kaçındığını tahmin etmesi oldukça normaldi. Abisi her zaman kandırılamayacak kadar zeki birisi olmuştu. Yine de Nihan bu imayı anlamamazlıktan geldi.

"Biliyorsun aktris olmak kolay değil! Çok yoğun çalışıyorum. Üstelik spor da yapıyorum. Kendime bile vakit ayıramıyorum."

"Ama gece eğlence mekanlarında içip içip sızıp kalabiliyorsun! Zaten en son seni o zaman gördüm. Bara almaya geldiğimde. Her neyse! Yarın sabah erkenden seni görmeye geleceğim haberin olsun. Geçen seferki gibi karşılaşmazsak sevinirim."

Nihan çaresizce "Tamam abi! Yarın görüşürüz" dedi ve konuşmayı daha fazla uzatmadan adamcağızın yüzüne kapattı. Yarın sabah bir de abisiyle uğraşacaktı. Yanında çakma sarışın olan sürtük sevgilisini getirmemesini umdu. O kadından ölesiye nefret ediyordu. Nihat Salman gibi yakışıklı, zeki ve zengin bir adam o basit kadın da ne buluyordu ? Bir türlü anlayamıyordu. 2 senedir abisinin üzerinde kalmış hayatlarından defolup gitmemişti. Ne vardı da güzeller güzeli Sibel'e aşık olmuyordu. Menajeri çok özel ve asil bir kadındı üstelik abisinden hoşlanıyordu. Hayır! Hayır! Aşık olduğuna emindi. Aşık bir insanın hareketlerini, özellikle kendisinden çok iyi biliyordu. Genç kadın da aynı Sibel gibi sevdiği adamın yani Yaman'ın yanın da saçmalayıp, tutulup kalıyordu. Kendisini tanıdığından bile şüpheliydi. Sadece bir kaç kez denk gelmişlerdi.

VAZİFE GÖSTERİŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin