Son Nota

Oğuz bana yaklaşıp yavaşça elimi tuttu. O an şaşkın bir şekilde ilerlemeye başladım. O kadar utanmıştım ki bizi pür dikkat izleyenleri fark etmemiştim.Ama Mert'in bakışı gözümün önünden gitmiyordu.Kendimi mahçup hissediyordum.Bi yandan da Oğuz'un kendinden emin tavırları Yağmur'un sinirlerini bozmuştu.Sınıf kapısına geldiğimizde Oğuz yanağıma küçük bir buse kondurdu.Bu durum beni hem mutlu hem de tedirgin etmişti,ne tepki vereceğimi bilmiyordum.Olayların çok hızlı geliştiğini hissettim.Daha dün konuşmaya başlamamış mıydık? O gün teneffüslerde hiç yanıma gelmedi,onu görmek için bahçeye indiğimde yoktu.Arkadaşlarımın sorularına cevapsız kalıyordum çünkü bende bizim ne olduğumuzu bilmiyordum.Çıkışta onu bekledim,geldiğinde yüzüme bile bakmamıştı.Kalabalık,ondan 5-6 yaş büyük bir grubun arasına girdi.Yanına gittiğimde sert bir tavırla "Sonra konuşalım mı?" dedi.Aklımda soru işaretleriyle eve gelmiştim.Derin'in bu kadar üstüme gelmesi canımı sıkmıştı.Merak ediyordu ama ona verecek bir yanıtım yoktu. Bende öylece bekliyordum. Akşama kadar bekledim,yarınki matematik sınavına bile çalışamamıştım. Kitaplara boş boş bakıyordum. Atması gereken sadece bir mesajdı,bu kadar zor olmamalı.Sabah uyandığımda moralim çok bozuktu,çalışmadığım matematik sınavına nasıl girecektim? Hemde annemin benden bu kadar beklentisi varken.Annemin ismi Aylin'di,hayatını bize adamıştı.Fedakâr ve sorumluluk sahibi bir ev hanımıydı. En büyük korkum onun beklentilerini boşa çıkarmaktı ve bugün korktuğum şey başıma geldi.Oğuz'un verdiği sert tepki aklımdan çıkmıyordu.Sınav boyunca bunu düşündüm.

Yağmur'la birlikte eve yürürken Oğuz'un kapıda beklediğini gördüm. Çok heyecanlanmıştım. Bana ne diyecekti? Yağmur'la vedalaştıktan sonra yanına gittim. İki elimden de tuttu,gözlerimin içine derince baktı sonrada "Sen benim için çok özelsin,seni kuzenim olan Diyar'la yarın tanıştırmak istiyorum."dedi. O an ona olan bütün öfkem uçup gitmişti. Eve koşup üstümü bile değiştirmeden Yağmur'u aradım. Çok heyecanlı olduğumu ve yalnız gitmek istemediğimi söyledim.Yağmur bunu başta kabul etmedi.Benim için ne kadar önemli olduğunu söylediğimde istemeden ikna oldu.
Akşamdan ne giyeceğime karar verdim. Yarın olmuştu,siyah dar pantolonumun üzerine bordo kazağımı geçirdim ve üşütmemek için de siyah deri ceketimi yanıma aldım.Hazırdım,dışarı çıktığımda Yağmur benden daha hazır gözüküyordu. Siyah mini,deri eteği ve maşalı saçları aşırı dikkat çekiciydi. Onu ilk defa bu kadar özenli görüyordum. Sanki bu günü beklemişti. Dün 1 saat ikna etmeye çalıştığım kız Yağmur değil gibiydi. Tavırlarında da değişiklik vardı. Kendinden emin ve heyecanlıydı. O an eve gidip üzerimi değiştirmek istedim. Yol boyunca bana sorduğu sorular cevap vermedim. Buluşacağımız kafeye gelmiştik. Kafe değil gibiydi sanki, kapıdan girerken kimliklerimizi sordular fakat biz daha 16 bile olmamıştık. Oğuz yanımıza gelip güvenliklere "Tamam abi,sıkıntı yok kızlar bizden"dedi. Bizi içeriye aldıkları o sırada gözümü Oğuz'dan alamıyordum. Siyah kotuyla giydiği beyaz gömleği ve üzerine giydiği havalı ceketi ile oldukça iyi görünüyordu.

Bizi kuzenin oturduğu masaya götürdü. Diyar 26 yaşında,orta boylu,esmer ve kirli sakallıydı. Sporcu olduğu da dikkatimizden kaçmamıştı. Vücudu oldukça iyiydi. El sıkışıp tanıştık. Diyar'ın Yağmur'u baştan aşağı süzen bakışları garibime gitmişti. Ben ise hâlâ deli gibi utanıyordum. Garson geldiğinde Diyar alkollü içecek istemişti. Yağmur ise "Diyarınkinden"dedi. O an Yağmur'u getirdiğime pişman olmuştum. Daha önce hiç alkol kullanmamıştı. Bu gecenin sonu ne olacaktı. Korkuyordum sorumluluk almaya. Diyar rahatsız edici bakışlarıyla "Yaş kaç?" diye sordu Yağmur'a. Yağmur gülümsedi,yaptığı abartılı makyaj ve kıyafete güvenerek 19 dedi. O an gözlerim fal taşı gibi açılmıştı,kafamı Oğuz'a döndürdüğümde onun alaycı bakışlarını yakalamıştım. Yağmur'u küçük düşürmemek için yalanına ortak oldum. Bu durumdan rahatsız olmuştum,gitmek istiyordum. İçeceklerimiz gelmişti,asıl şu an Yağmur'un ne yapacağını merak ediyordum. Resmen Diyar'ı taklit ediyordu. Bardağı dikmişti ve yüzündeki o acı ifadeyi herkes görmüştü. O an yerin dibine girmek istemiştim. Oğuz'un ve Diyar'ın birbirlerine bakıp sırıtmalarını bir ben mi fark ediyordum? Belki de yanlış anlıyordum,kafam karışmıştı. Kasıldığımı fark eden Oğuz beni yumuşatmak için konuşmaya başladı fakat o sırada kulağıma gelen Diyar'ın sorusuyla kafamdan aşağı kaynar sular döküldü.