𝟩// 𝐋𝐚𝐫𝐫𝐲 𝐒𝐭𝐲𝐥𝐢𝐧𝐬𝐨𝐧

7: Chopper Straker

Bölümü düzenlemeden atıyorum, aksi takdirde bekleyecektiniz. Hatam varsa mazur görün keyifli okumalar MWAH!

Medya: Chopper Straker. Alter özelliği; tam bir homofobik olması.

Alter yaşı; 26

lilac8styclemayne sana bunu yapmak istemezdim üsgünüm...

Dün gece//

Nefes nefeselerdi.

Üst kata, Harry ve Louis'ye ait olan odaya girdiklerinde Harry yaptığı hatanın farkına varmıştı. Henry de öyle. Bu odaya girmek ikisini de kendisine getirmiş, duraksamalarına neden olmuştu.

Harry, tekrardan Henry'nin kalbinin kırılmasından korktuğu için, alkol kokulu dudaklara doğru hamle yaptı. Henry ona izin verse de, yanlış hissettiriyordu Harry'e bunu yapmak, özellikle ikisinin odasında...

Harry o kadar mekanik hareketlerle, ezberden dokunuyordu ki ona, Henry onun böylesine duygusuz hissetmesine ve hissettirmesine karşın dudaklarını ayırdı.

"Dur."

Harry kaşlarını çattı ve, "Ne oldu?" diye sordu. Yeşil gözleri dışarıdan gelen ışığı göz bebeklerine hapsederek parıldıyorlardı.

"Bunu yapmak zorunda değilsin, üzgünüm seni buna mecbur hissettirdim."

Harry itiraz etmek için ağzını aralasa da, Henry tek hamlede Harry'nin kucağından indi ve eliyle susturdu onu.

"Doğru hissettirmiyor, Harry. Belki tam bir sürtük gibi davrandım, belki de asıl istediğim şeyin bu olduğunu sandın, ama öyle değil. Hiçbir zaman öyle olmadı. Sana bunu yapamam, kendini suçlu hissedeceksin ve belki de onunla aranız bozulacak, buna neden olmak istemiyorum."

Henry geri çekileceği sırada, Harry onu omuzlarından yakalayarak durdurdu. "O zaman neden-"

"Bilmiyorum, " diye böldü onu Henry tutuşundan kurtulurken tekrar. Ona dokunmak şu anda iyi hissettirmiyordu. Harry onun bu yaptığıyla kaşlarını çatarken, "Benden kaçıyorsun," demişti. "Neden?"

Henry, "Hayır, öyle bir şey yok saçmalama," dese de, gerçekten şu an Harry'den uzaklaşmaya çalışıyordu. Mümkünse hemen gidecekti. En azından kendisi öyle istiyordu.

Harry hızla Henry'nin elini tuttu ve kendine çekti, "Evet kaçıyorsun, neden?" diye üsteledi hâlâ çatık olan kaşlarıyla Henry'nin tam da gözlerinin içine bakarak. Gözleri, kendi gözlerinin aksine şehvetle koyulaşmıştı. Ayrıca sanki kırgın bir şekilde bakar gibiydi de.

Henry onu iterken, "Bırak," demişti sert bir sesle elinde olmadan. Kalbine kıymıklar batıyor gibi hissettiriyordu o dokunuşlar. "Ben seni çok seviyorum, lütfen bırak." Sonra gözleri doldu. Aynı zamanda, Harry'nin kolları arasında yaralı bir hayvan gibi çırpınmaktaydı da.

Harry ise donakalmıştı. Çünkü... Onun kendisine duygusal açıdan bir şeyler hissedebileceği ihtimalini tamamen atlamıştı. Bunun nedeni kendisine yalnızca tensel istekleri doğrultusunda gelmesi, ve sürekli bundan yakınmasıyken, ani gelen itirafını dillendirme şekli de oldukça iç burkucuydu.