Pekmez

3🌿

Uykusuz geçen bir gecenin ardından şu an kendimi çamaşır suyu ile bakışırken bulmam ne kadar mantıklı? Hani, oy yavrum sonunda aramıza döndünler, hani oo prenses yuvaya teşrif etmişler, hani evimizin neşe kaynağı artık aramızdalar? Zaten kimse beni kapıda pencerede karşılamadı. Geldiğimin ertesi günü yeni gelin evi temizliği ne demek? Bu yeni gelinler bize soruyor mu evlenirken, pardon evimi temizlerseniz evlenirim mi diyorlar? Anne ben ne yapıyorum burada anne?

- Niye çamaşır suyuna o kadar acıklı bakıyorsun?

Niye sen mutlu mu bakıyorsun Rabia? Tabi ki bunu sormam hata olur. Rabia sülalemizin çamaşır suyu olur. Bir eve girdiğinde sorduğu ilk sorulardan biri şudur; çamaşır suyu var mı acaba?

- Hee anladım.

Canım kankam ya, bakın işte gerçek dostluk bu. Bir bakışta, konuşmadan beni ne de güzel anlıyor. Birinin beni böyle anlamasını özlemişim be.

- Yu'dan dolayı.

- Anlamadım gülüm. Yu ne alaka?

Rabia bir kez gözlerini devirip, kısık sesle devam ediyor.

- Yu işte. Sen bu yu hecesini gördükten sonra aklına Yusuf gelmedi mi?

Edebiyat mezunu olmama rağmen bu açıklama karşısında diyecek hiç bir şey bulamıyorum. Zaten geceki olaydan beri hepsi bana "Dokunsanız ağlarım" diyormuşum gibi bakıyorlar. Ama bu abartma. Çocuğu severken ben bu kadar abartmadım.

- Helal olsun be Rabiş, hatta helali hoş olsun be. Kuzum ne yusu, ne Yusuf'u? Osmanlıca dersinde bu kadar beynim erimedi benim.

- Aman ne bileyim ağlayacak gibi bakma sen de.

Rabia'ya daha fazla kendimi açıklamak zorunda kalmadan kapı çalıyor. İlkten bir heyecan yapıyorum. Acaba Yu'lar mı geldi diye. Beni de kendine benzetiyor işte bu kız. Ama kapıyı açınca görüdüğüm suratla kendimi daha mutlu hissediyorum.

- Büşbüş

- Ayy Yaseminn

Büşra'nın beni kollarına alması saniye sürmüyor.

- Ya ben senin dönmüş olduğunu nasıl unuttum. Yengem de diyor git bak kızlara yardım edersin diyorum hangi kızlar. Galiba dedim kadın hamile iken halüsinasyon görmeye başladı tövbee.

Büşra ile benzeyen tek özelliğimiz çok konuşmamız. Onun dışında tamamen zıt insanlarız. Büşra, Mustafa eniştemin kardeşi. İlk tanıştığımız zaman kesinlikle birbirimizden nefret ediyorduk, ama sonları arkadaşlık sıralamasında ikinci yeri aldı. Buradan kendisini tebrik ediyoruz.

- Ben de seni özledim Büşra evet beni unutmuş olmana rağmen.

- Seninde bütlerin olsaydı anneni bile unuturdun Yaso.

Haklı olduğu için yorum yapmıyorum. Çünkü haklı bu kadar.

Kapı önünde uzun süre geçirmiş olmam Rabia'yı endişelendirmiş olacak ki konuşa konuşa yanımıza geliyor.

- Kız ballı turtam Yusuf'u gördün de mi bayıldın niye gelmiyorsun?

Göz devirmekten gözlerim çıkar artık bugün. Gün içinde kalbim bile Yusuf'u bana bu kadar hatırlatmıyor Rabia.

- Ooo hâlâ seninki mi yoksa?

Ooo Büşra hanım da gelmişler.

- Hayır ya kendi kendine yazıyor bu işte.

Sesimi alçak tutmaya çalışıyorum. Keşke kızlar da öyle yapsalar, zira şu an aynı çatı altında bir adet anne bulunmakta. Bunları duyarsa beni o kadar kilometre uzağa kendi rızası ile gönderecek bir anne.