Ali'nin kafası vakti zamanında, kesinlikle iflah olmaz şekilde karışıktı. Zaman geçtikçe Ali, bir şeyleri kesinleştirmeye çalıştı. Aslına bakarsanız, çalışmasına bile gerek kalmadı.
Ferman'ın ex'i Beliz, Ferman'a kendini bırakamamaktan yakınıyordu. Yılların etkileşimine rağmen. Ancak Ferman, Ali'ye – başta güvenmekte zorlandığı inci gülüşlü, elmas gibi parlak zekalı asistanına – kendini bıraktı. Beliz'den daha çok hak ettiği bariz ortadaydı. İlk önce Ali'yle sarıldılar. Sonra da ona geçmişini açtı.
• Ali, Ferman'a sarıldı. • Ferman, Ali'ye geçmişini açtı. • Ona bütün sırlarını anlattı.
Ardından ise, Beliz'den ayrıldığını kesinleştirdi. Hem de Ali'nin gözleri önünde. Bu da yetmedi, Ali'nin saçlarını karıştırdı. Çok çabuk gelişmişti her şey.
Bu arada Nazlı... Ali'ye çok kaba davranıyordu, ona yalan söylemesini teşvik ediyor ve onu, ona sırlarını açmadığı için suçluyordu. Ali'nin aklında son zamanlarda yer bile edinmiyordu. Belki de kendi kuyusunu kendisi kazmıştı. Ali'ye adeta bir çocuk gibi davranmaktan başka bir iş bilmiyordu bile.
****
Bu gece Ali'nin gecesi. Ali, çok mutlu. Ali'nin saf gülüşü dünyalara değişilmez.
Ali'nin moralini bozacak hiçbir şey yoktu artık. Mutlu olmaktan başka bir şey ihtimal dahilinde bile değildi. Ferman'ın ona verdiği atkıya uzun uzun baktı. Sanırım hislerinin etkisinden çıkamıyordu.
Aklında yankılanan anlar çok şey ifade ediyordu. Ferman Hoca'nın güvenini, sevgisini ve inancını kazanmak onun için dünyalara bedeldi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Saçlarında Ferman'ın elini hissetmek, elinin çözülüp saçını terk etmesi, ardından gelen sözler... Çok şey ifade ediyordu her şey.
