SADECE HERZAMAN

Bölüm 29 | Onu özledim

Ve dudağını dudağıma narin bir şekilde bastırdı.

Yok öyle filmlerdeki gibi hani gözünü kapatırdın ya o olmadı ben gözümü pörtlettim. Cem ise benim göz pörtletmeme kartalın arkasından bakıyodu. Kartal geri çekildiğinde ona odaklandım. Çok ama çok dikkatlice yüzüme baktı. Çok dikkatlice çook dikkatlice. Yüzünde bir gram bile gülümseme yoktu. Korktum. Acaba yanlış bir şey mi yaptım ? Elimi tutup tekrar oturduğumuz yere yöneldik.

+×+×+×+×+×+×+×+×+

Cemlerden çıkıp yürümeye başladık. Kartal elini cebine koymuştu benim yanımda olmasına ramen beni hiç umursamıyordu. Ne zamandır ona baktığımı fark ediyordu biliyorum ama hiç bir şey yapmıyodu. Kesin benim gibi birini öptüğü için böyle davranıyodu. İçimde bir üzüntü mü desem ? Pişmanlık mı desem ? Bilmediğim bir şey vardı. Aynı matematikte olduğu gibi içim dışımı götürüyodu. Üstünü çizin.

" Özür dilerim. "

" Ha ! "

Derken ilk defa yüzüme bakmıştı.

" Özür dilerim benim gibi birini öpmek istemediğini biliyorum. Keşke reddetseydim benim hatam özür dilerim. "

Ses yok !

" Şu bizim oyun gayet başarılı gidiyor. Bugün Alçının bakışlarını gördün mü ? " dedim konuyu dağıtmak için

" Oyunu bitirelim "

Ow

" Ne ! "

" Sağır falan mı oldun ? Böyle bir oyun fikri çok saçmaydı benimle beraber olmak isteyen de çok kız var neden Cemileye tutuldum bilmiyorum. "

" Ama... "

" Diğerlerine de ayrıldığımızı falan söyleriz işte. Hadi eyvallah. "

Derken beni gece yarısı sadece sokak lambalarının aydınlattı yolda bırakıp giderken onu sadece öyle arkasından izlemekle yetindim. Poposunu tekmelemek istiyodum. Üşüdüm hemde çok. Daha demin yaşananlar doğru muydu ? Rüya olmasını diledim yatağımdan öyle birden bire kan ter içinde kalkıp abimin yanına gitmek istedim. Ve yol çok karanlık korkuyorum hemde çok. Bir duvarın kenarına gidip yaslandım ve yere doğru yavaşça kayarak oturdum. Rüya değil. Az önce sahte sevgilim tarafından terk mi edildim ? Sahtesinin acısı böyleyse ben gerçeğini hiç düşünemiyorum.

Dizlerimi kendime çekip elimi bacağıma sardım. Başımı dizlerimin arasına aldım. Aslında çok yakışıklıydı. Yani sahte sevgilim olmasa aman ne diyorum ben. O farklıydı bir bad boy özentiliği vardı ama aslında değişik biriydi. Beni arabanın içinde bıraktığı aklıma geldi. Acaba neden oturduğum yerden sürücü koltuğuna geçerek arabadan çıkmadım ? Off çok salağım. Alçını kıskandırmak için Kartal'la Sahte sevgili olmak kötü bir fikirdi. Yanlış davrandım. Hata yaptım. Sadece Kartal'ın sahte sevgilim olma düşünceside çok güzeldi. Kendimi onun yanında fazlalık hissetmiyordum. Sanki ona aitmişim gibi. Peki ala beynim üşüdü galiba daha önce hiç bu kadar saçmalamamıştım. Keşke şu an gelse seni sev- tamam artık saçmalamak yok. Unut onu.

Neden öyle yaptı kii ?

+×+×+×+×+×+

Mert'in kuzeni olan Yiğitin Ağzından.

-Mert Eda nın yani Su nun abisi-

"Mert bence ona gerçekleri söylememiz lazım ? "

Mert'in suratında bir karamsarlık vardı.

" Doğru ona gerçeği söyleyelim dimi ? Benim onun abisi olmadığımı. Ailesinin onu öldü diye bildiğini. Gerçek adının Su Kral olduğunu. Aslında hafızasının geri gelmediğini. Ve senin benim kuzenim değilde eskiden onun kardeşi olduğunu. "

Onu özledim. Kardeşim diyip sarıldığım, gül verdiğim kişinin beni şimdi kuzeni olarak görmesi ?

" Onu özledim. Tabi senin için iş kolay. Hergün onunla berabersin. "

" Ahah abicim bir şey yaptıysan sonuçlarınada katlanacaksın. "

" Ahhhğğ " Diye inlerken başımı geriye attım. Umrumda değil.

" Ne zaman söyliycez ? "

" O hatırlamaya başlayacağı zaman. "

Bu ona asla söylemeyeceğiz demenin daha nazik tonu olması lazımdı. Ama aynı acıyı veriyodu.

" Bana yiğido demesini bile özledim. "

" Metroda Ege'yi gördük. "

Ne ege ? Onun sevgilisi ?

" Nasıl ne zaman ne oldu ? " diye sordum herşeyi çok merak ediyordum.

" İşte size gelirken. Yoruldu ben biryere oturucam dedi benden uzağa gitti. Sonra ona bakmaya gittiğimde bir çocuğun eline oturuyodu dikkatli baktığımda ege olduğunu anladım. Ege ona o kadar şaşkın bir şekilde bakıyordu ki. Hem eline oturduğu için hemde onun su olduğu için. Ama ne olduğundan haberi vardı. Şu hafıza kaybetme olayından falan hepsinden haberi vardı. Sonra hiç tanımadığı biri gibi davranarak 'Şey pardon elime oturuyosunuz da' Tarzı bir şey geveledi. Sonra oda baya utandı tabi affedersin falan dedi. Sonra çantasını yanlışlıkla çocuğun kucağına fırlattı. Metrodan inerkende Ege ona Su diye seslendi. "

Anlattıklarını dikkatlice dinledim.

" Olamaz ! " Diye inledikten sonra

" Üniversite için neredeyse herkes İstanbula gelmiş. Ve koca şehirde hep bu kızı buluyolar. Daha öncede Eceyle karşılaşmışlardı. Hafızasını zorluyolar buda ona zarar veriyo. "

Gözlerimi kapattım ve bir çıkış yolu diledim. Onu özledim...

" Sakın ona bazı şeyleri hatırlatmaya çalışma seni ucube bu ona zarar vermekten başka bir boka yaramaz. "

Yeter

" Lan sen benim neler yaşadığımı biliyomusun be ? O kazaya sebebep olduğum, Melisle beraber olduğum zamandan sonra. Hayatım kaydı lan. Sanki bir parçam eksildi. Hayatım anlamsız oldu. Sen bu duyguları yaşamadan konuşuyosun öyle boş boş yeter bıktım. "

Mert bana tepki vermeden öylece bakarken.

" Git artık Eda birazdan gelir. "

" Onun adı Su bunu o man kafana sok. "

Derince bir iç daha çektikten sonra.

" Git. "

Fortmantonun yanına gidip ceketimi aldıktan sonra kapıyı açtım ve siyah botlarımı kot pantalonumun altına geçirdim. Kapıyı sertçe çektikten sonra ceketimin yakalarından çekip düzelttim. Asansöre binip zemin kata gittim. Ayakkabılarımın zeminle birleştiğinde çıkan ses boş ve büyük binada yankılanırken bu sese çok gıcık olduğumu fark ettim. Dış kapıyı açıp karanlık ve soğuk havayla karşı karşıya geldim.

Ne yapmalıydım ki ? Acaba Mert doğru mu söylüyordu ? Belki beninle görüşmesini istemediği iç-

" Eda ? "

Peki ala duvara yaslanmış ve başını öne eğmiş olan aynı eda nın fiziğinde ve saçlarıda ona benzeyen hatts montu ve ayakkabısıda aynı o-

" EDA ? " Diye bağırdım daha yüksek sesle aman allahın ne oldu bu kıza ? Koşarak yanına gittim. Dizlerini birbirine yapıştırmıştı ve elleriyle dizlerini bedenine yapıştrıyordu. Başını ise dizlerinin arasına koymuştu. Saçları yüzünü örtüyordu ya uyumuştu yada bayılmış ?

Belinden ve bacaklarından tutarak onu kaldırdım. Kimliği ve hayatı değişmiş olabilirdi belki ama o hala benim tanıdığım Su'ydu. Güzel ve narin yüzüne daha fazla bskmadan onu kucağıma aldım ve evime giden yoldan yürünmeye devam ettim.