3.Bölüm

289 38 0
                                    

Luhan'ın ağzından

Yemekten sonra salona geçtik. Bir an elim kumanda ile buluşsada, sessizce geri bıraktım.

"Dışarı çıkmak istiyorum." Dedi usulca.

Pekala, güzel bir fikirdi. Onu onayladıktan sonra yavaşça ayağa kalkıp, ezbere bildiği yoldan odasına doğru gitti. Hemen peşinden bende gittim.

"Seni göremiyorum fakat kokunu saklayamazsın."

Dediği şeyle olduğum yerde çakılı kaldım. Ne demek oluyordu ki şimdi bu?

"Yani şuan odamda olduğunu anlayabiliyorum."

Kalbim neden bu kadar hızla attı ki? Ona baktığımda odanın ortasında bana dönük duruyordu.

Tanrım, gözleri o kadar güzeldi ki, sadece bir kez, bir kez o gözlerinin içini gülerken görmek isterdim. Beni görmesini, bana mutlulukla bakmasını isterdim.

"Sana yardım edebilir miyim?"

"Kendim giyinebiliyorum."

Dolabına doğru döndüğü sırada öne doğru atıldım. "Peki giyeceğin şeyi ben seçsem?"

Neden böyle bir şey dedim ki şimdi ben? Bir süre konuşmadan ayakta dikildi. Ardından geri adım atarak yatağına oturdu yavaşça, bu kabul ediyorum demek oluyordu değil mi? Ben yanlış anlamıyorum?

Hızlıca dolabını açıp bakmaya başladım. Pek kıyafeti yoktu. Gözüm buz mavisi bir gömleğe takıldı. Altına siyah kot pantolon seçtim. Hava serin olabileceği için birde deri ceket çıkardım.

Bütün bu kıyafetleri Kris almış olmalıydı, tamamen onun zevkine benziyordu çünkü.

Elimdekileri hemen yanına bıraktım, bırakırken fırsattan istifade yüzüne biraz daha yakından baktım.

Size tek bir şey söyleyebilirim; kusursuz.

Biçimli burnuyla uyumlu küçük pembe dudakları vardı. Koyu kahve gözleri, kirpikleriyle mükemmel olmak için anlaşma yapmıştı sanki. Siyah saçları, beyaz tenine zıttı, alnına düşen bir iki tutam saç kaşlarına utanmadan dokunuyordu.

Bir anda kendimi geri çektim. "Kıyafetlerin burada."

Hemen çıktım odadan. Kapıyı da arkamdan kapattım. Evdeki oksijen sanki bir anda yok olmuştu. Hızla salonun penceresini açarak derin nefes almaya başladım.

Ne oluyor bana böyle?

Ona neden bu kadar yakından baktım? Neden kalbimin ritmini bozuyor?

Saçlarımı sinirle karıştırdım, hayır engeli benim için sorun değildi. Onu bu haliyle sevebilirdim, hatta çok severdim fakat.. o beni sevmezdi.

Beni hiç görmedi, nasıl biri olduğumu bilmiyor ve erkeğim. Neden kabul etsin ki?

Kapının sesiyle oraya döndüm. Gömleğinin uçlarını içeri soksada yamuk kısımları vardı. Pantolonunu sanki biraz bol gibiydi ve vermeyi unuttuğum çorapları alıp giymişti.

Ona doğru yürüdüm.

"Izninle."

Gömleğininin yakalarını düzelttim, yamuk olan uç kısımlarını fazla dokunmamaya özen göstererek pantolonun içine soktum.

Gömleğinin kollarını bir iki tur katladıktan sonra karşısına geçip ona baktım. Elimle saçlarına da hafifçe şekil verdikten sonra hazırdı, ve çok mükemmeldi.

"Nasıl oldum?"

Küçük çocuk edasıyla sormasına güldüm.

"Nefes kesici."

Belli belirsiz tebessüm edişini gördüm, benden asla kaçmaz!

Köpeğide alarak evden çıktık, elimde tuttuğum ceketini hemen ona uzattım çünkü esiyordu.

Merakla sordum. "Nereye gidiyoruz?"

"Sahil kenarına."

Köpeğinin tasmasını tuttu, köpek önde giderken ben onun yanında ilerliyordum. Yol boyunca konuşmadık, küçük çocuk gibi ona ne yapması gerektiğini söylemedim çünkü kendisi nasıl mücadele etmesini biliyordu.

Sahil kenarında girdiğimizde durduk.

"Bankların hepsi boş mu?"

Sorusuyla şaşırdım ve sahil kenarına baktım. Oturan bir kaç genç, ve yaşlı çift vardı. "Çoğu yer boş."

"57 adım."

Söylediği şeyle şaşırsamda, adımlarımı sayarak onu takip ettim. Dümdüz yürüyorduk, içimden adımlarımı sayıyordum istemsizce.

57 olduğunda başımı kaldırıp baktığımda, banka oturuyordu. Bu bank, denize en yakın banktı. Öyle ki, kıyıya vuran dalgalardan yüzüne bir kaç damla geliyordu.

"Ama deniz burda seni ıslatacak."

Hiçbir şey demedi, gözlerini kapatıp kokusunu içine çekti. Onu takip ettiğim zamanlarda da burada otururdu fakat tuzlu suyun bu kadar çok geldiğini bilmiyorum.

"Denizi hissetmek çok güzel, oturmayacak mısın?"

Denizi hissetmek. Kalbimin sızladığını hissettim. Yavaşça çöktüm yanına, köpek hemen dibimizde yatıyordu.

"Rüzgarı, sesi bile insana huzur veriyorken, izlemek kim bilir nasıldır."

Yavaşça ona baktım. Gözleri o kadar güzeldi ki, sanki her şeyi görüyor gibiydi.

"Sana anlatmamı ister misin?"

Bir dakika, ne dedim ben? Benim kelimelerim yetmez ki bu tür şeyleri anlatmaya!

"Isterim."

Pekala, derin bir nefes çektim. Renkleri bile bilmiyorken, nasıl anlatacaktım ben ona bu denizin güzelliğini?

"Gökyüzünün rengi mavi. Deniz ise, gökyüzünün rengini çalar. Yüzüne esen rüzgarla, içine çektiğin kokuyla huzuru hissediyorsun ya, işte o huzur, mavi rengidir."

Yavaşça bana döndürdü kafasını. Gerçekten, bu kelimeler benden mi çıkıyor?

"O huzurun içinde dans etmek, mavinin yani denizin içinde olmak demek. O kadar büyük ki deniz, o kadar mavi ki.. şuan ki huzurunun bin kat daha fazlası gibi. Denizi izlemek böyle işte."

Kafasını anlar gibi salladı. Tekrardan döndü denize. Bende kafamı çevirdim gökyüzünün rengini çalan hırsıza. Kıyıya vuran dalgalarla beraber yüzümüze tuzlu damlalar geliyordu.

Sehun, gözleri kapalı bu anın tadını çıkarırken bende kapadım gözlerimi. Hayatımda ilk defa ıslanmaktan rahatsız olmadım. Hayatımda ilk defa tarifi imkansız duyguları hissettim.

****

Eve geldiklerinde, Luhan'ın yatağa bıraktığı eşofmanları giydi Sehun.

Luhan'da yanında getirdiği çantadan çıkardı bir kaç parça eşya. Giyindikten sonra yatağında oturan Sehun'a baktı.

"Uyumadan önce yaptığın, ya da yapmak istediğin bir şey var mı?"

Usulca sordu Luhan. Sehun kafasını iki yana salladı ve yatağına kurulmaya başladı.

"Yarın.. ne zaman geleceksin?"

Luhan duyduğu soruya güldü. Hiçbir yere gitmeyecekti oysaki. Kapıya yaslanıp yatağın içinde ki küçük çocuğa baktı.

"Bir hafta boyunca başının belasıyım Sehun, hiçbir yere gitmiyorum."

Sehun tekrardan kafasını salladı ve yatağın içinde iyice kuruldu.

"Iyi geceler." Luhan ışığı kapattı ve duraksadı. Karanlık odaya baktı. Sehun her gün, her sabah, her gece bu karanlığın içindeydi.

Onu o karanlıktan çıkarmak istedi bir an.

"Iyi geceler, Luhan."

Ve o istek, güçlü bir karara döndü.

Darkness // HunHanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin