Bölüm 5 (Macera Başlıyor..)

4 0 0
                                    

      Bugün beni pencereden giren güneş ışıkları uyandırmıştı.Uyanır uyanmaz bugün kayıt işlemlerinin başladığı aklıma geldi .Saate baktım daha sabahın 6 ' sı...Bir an kendimi lise de zannettim..Lise deki gibi erkenden kalkıp dolabımda ünüforma aradım..

     Sonra da  üniversiteli  olduğum aklıma geldi.. Ve yatağın içine tekrar girdim..

        Tam o anda odamın kapısının çaldığını ve içeri ,benden bir kaç yaş büyük ,konakta yeni işe başlamış bir hizmetçi girdi.;

    "Günaydın  Efendim..Size kahvaltının hazır olduğunu söylemeye geldim.."

    "Tamam ,birazdan inerim..."

   Hizmetçi kız odamdan anlam veremediğim bir gülümsemeyle çıkmıştı.:-( 

Dün akşam bir kenara attığım bavulumu açıp içinden bir kot pantolon ve kazak aldım,daha sonra rahat edemediğimi fark edip ,rahat bir eşofman giydim..

    Tam odadan çıkacakken, odanın girişindeki boydan aynaya baktım..Aman Allahım..! Bu ne..!?

Aynaya bakmamla ,ağzımın iki karış açılması bir olmuştu.Şimdi anladım hizmetçi kızın neden güldüğünü , Aynada, bana bakan Aynştayn tipli kıza bakılırsa gülmekte çok haklı..:-)

     Darmadağan saçlarımı , tarakla düzeltemeyeceğimi anlayınca, duşa girmeye karar verdim..

Duştan çıktıktan sonra üstüme sarı bir elbise giydim.Duştan çıktığımda üzerinden tüm ağırlığın gittiğini hissettim, Ta ki aklıma, bugün kayıt için okula gideceğim gelene kadar..(*-*)

   ....

   Aşağı indiğimde tüm gözler üzerime çevrilmişti..

Her zaman olduğu gibi,dedem sofra da yalnızdı...Dedeme ;

    "Hayırlı Sabahlar , Dedeciiimmmm..!!"

deyip, dedemin tombik yanaklarını öptükten sonra ,direkt masaya oturdum..Artık midemin  sessiz çığlıklarına karşı koyamıyordum...Kahvaltımı yapıp ,bahçeye  çıktım ..Semra 'ya (Hizmetçi kız) çantamı ve ceketimi getirmesini söyledim.. Çantamı ve ceketimi aldıktan sonra tam dedemin üniversite hediyesi son model arabaya bineccekken ,babam engel oldu..

    Babama 'Lüütfeeeennn..' der gibi bakışlar atsam da anladığını pek zannetmiyorum..Bana kaş göz hareketleri yaptıktan sonra direksiyonun başına geçti..Ve bana dönüp;

    "Daha büyümedin , Prenses.."dedi.

   

     "Sizin gözünüzde hep Küçüğüm baba zaten.Hiç büyümedim ve asla büyüyemeyeceğim, sanırım.."

  

     "Evet..Sen halâ , o annesinin makyaj malzemelerini, elbiselerini alıp aynanın karşısında süslenen ,annene yakalananınca da ,mahallede en az iki tur koşturan küçük prensesimsin ,biricik kızım..."

Babamdan bu sözleri işitince bir an o günlerimi özlediğimi hissettim..

 

        "Hatırlatmasan olmuyor mu baba yaaaaa....!!  Neden hiç bir şeyi unutmuyorsun..?"

         "Hatırlatmak derken kızım... Ne çabuk unuttun o yaramazlıklarını..."

Babam hep böyle birisidir.. Dedemin annemle ikisine yaptıkarını hiç unutmaması gibi..Bunu da hiç unutmamıştı...Babamda benim gibi düşüncelere dalmıştı...Ama , ilk sessizliği bozan ben  olmuştum. Artık kafamda ki sorulara cevap alma zamanı ;

      "Baba, dedeme inat olsun diye mi' Atılgan Holding' in projesinde görev alacaksın!?"

        "Hayır canım , senin bana yaptığın gibi ,ben de artık babama kendi ayaklarımın üzerinde durabileceğimi kanıtlamaya çalışıyorum..."

   Bu kısa diyalogdan sonra havaalanına gelmiştik , babam uçağa binene kadar yanında  kaldım ,onu gerçekten çok özleyeceğimi şimdiden hissetmeye başlamıştım galiba..Babam uçağa bindi ve gitti. Benim için Asıl Macera şimdi Başlıyor...

     Havaalanından çıkacakken telofonum çaldı.Çantanın içinden telefonu aldım ,tam kulağıma götürecekken ,başımı kaldırır kaldırmaz ,sert bir çarpışmanın etkisiyle olduğum yere ben ,biraz ilerime de telofon düşmüştü...Şu an kalçam ,düşmenin etkisiyle o kadar acıyodu ki ,arkadaki salağın kim olduğuna bile bakamıyordum..Ben acıyla kıvranırken bir el omzuma, sanki uçup gidecek bir kelebekmişim gibi, narince dokunup;

    "Hanımefendi iyi misiniz?"

    Diye sorunca benim şarteller çoktan devre dışı bırakılmıştı bile..

   

    "Sizce nasıl olabilirim..?"derken adamın yüzüne bakmadan konuşuyordum...Doğrulup telefonumu aldıktan sonra hızlı bir şekilde arkama döndüm. Arkama dönerken saçlarım adamın yüzüne değmişti..Adam hortlak görmüş gibi öylece yüzüme bakıyordu..Adam' ın gözlerine bakarak;i

    "İyi misiniz Beyefendi? Fazla dalmayın boğulursunuz sonra.."

Dedim ve sonunda cevap verme gereği duymuştu ;

   "Nasıl yani ? "

    "Boğulursunuz yani ,geçenlerde sizin gibisiyle karşılaştım..Çok derinlere daldı .Adam şimdi nerede bilen yok..!

   "Yaaa..Öylemi? Sonumun dünkü adam gibi mi olacağını söylüyorsunuz..?"

Ahh..! İşte yerin dibine geçiyorum , havaalanın da ki olayları görmüş...Rezil oldum adama yaaaaa...Ben düşüncelerimle boğuşurken o bana laf çakmaya devam etti..

    "Hanfendi fazla derine dalmayın boğulursunuz..!!!  Haa aklıma gelmişken , ne okuduğunuzu gerçekten çok merak ettim..Herhalde oyuncusunuz...Çünkü hayatım boyunca sizin kadar yetenekli birisini görmemiştim..İnanın bana oyuncu olmuş olsanız , başrolden aşağı  bir kademede olmazsınız..İyi günler, bir daha görüşmemek dileğiyle..."

  Adam söyleyeceğini söyledi gitti..Burada donakalmış , adamın laflarını hazmetmeye çalışıyorum..Adamın arkasından öylece bakarken , arabasına bindiğini ama bir türlü park ettiği yerden çıkamadığını gördüm....Daha sonra fark ettim ki , park ettiği yerden çıkmasına , benim arabam mani oluyordu ,koşarak dışarı çıktım ve onunla tekrar göz göze geldik..(Aman Allahım..! Bu nasıl bir siyah göz böyle!? Beyaz tenin içinde ilk dikkat çeken şu zeytin siyahı gözler..)
      Adam beni görünce 'hiç şaşırmadım..Yine mi sen!!??' der gibi bir bakış fırlattı..Bende ona  ;

  

   "Üzgünüm..Ama hayat bizi görüştürmeye kararlı gibi duruyor.. Halbuki, İçerde o kadarda görüşmeme dilekleri etmiştiniz.."

Dedikten sonra ,arkamdan beni izleyen iki çift siyah gözü aldırmadan ,arabayla oradan uzaklaşmıştım..Neden bilmiyorum ama , arkamda bıraktığım bu adamı sanki yıllardır tanıyormuş gibi hissettim..

    Bölüm nasıldı....?

*Sonsuza Dek*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin