"Hadi kalk Hilâl!..Saatten haberin varmı senin..!!"
Daldığım düşüncelerimden bir anda annemin cırlayan sesiyle ayrıldım...'N'olur sanki biraz daha hayal kursam...'diye geçirdim içimden...Ama yookk..!Hayat izin vermiyorki annem izin versin hayal kurmaya. (Oooooffff..!!Yeni Üniversite, yeni arkadaşlar...)Her neyse annemin cinlerini tepesine getirmeden kalksam iyi olur...
"Tamam anne kalktıımm...Bağırma Sıla uyanacak.!"
dememle cevap almam bir oldu;
"Kardeşini bu kadar çok düşünüyorsan onu da kaldır da kahvaltı yapsın."
Annemi bazen gerçekten anlamıyorum, daha bana akşamleyin Sıla'yı uyandırmamam için erken kalkacağımı söylüyordu , Doğrusu, şu an ne değişti gerçekten çok merak ediyorum..Neyse ...
Kalkıp , yüzümü yıkamak için lavaboya gittim.Yüzümü yıkadıktan sonra aynaya baktım gözlerim uykusuzlukdan kıpkırmızı olmuştu.. Sanki aynada baktığım ben değil de bir başkası...Ama, garip olan kendimi çok dinç hissediyor olmamdı . Bunun nedeninin sanırım ne olduğunu biliyorum...İLK GÜN SENDROMU...Olamaazz..!! Bugün yeni okulumda ilk günüm...
Lavabodan bin bir düşünceyle çıktım..Yüzündeki su damlacıkları yere düşmek için sanki can atar gibi hızlı hızlı yere düşüyordu..Bir an önce yüzümden gitmeleri için elimin tersiyle yüzümü sildim.Tam o anda ,annem elinde ekmek sepetiyle mutfaktan çıktı .(Olamaz yine yakalandım.N'olur sanki annelerin gözünden bir şey kaçsa..!!) diye geçirdim içimden.Ben böyle düşünürken ,annem çoktan söylenmeye başlamıştı bile;
"Bu alışkanlığı ne zaman , nerede ,nasıl bir rezillikle bırakacağını gerçekten çok merak ediyorum kızım...!"
Eyvaahh!! Yine konuşmaya başladııı...!!!:-)
İçimden böyle geçirirken, annem o anda yüzüme bir havlu fırlattı.
Şunu söylemeliyim ki annemin en sinir olduğu konulardan birisidir ,'Yüzümüzü havluyla kurulamamak...!!!'(Her zamanki gibi..)Anneme cevap verdim;
"Merak etme annem..Kızın böyle bir rezillik yaşamayacak.!"
Yine kesin konuştum başlayacak şimdi laf yağmuruna..;
"Kimse bilemez Hilâl Hanım..Kocan sana bir şey söylerse ne yapacaksın?..Hadi kocan karışmadı ,bunun kaynanası vaar ,görümcesi vaar, varda var...Onlar bir şey söyleyince ne cevap vereceksin?..Hı...!!!?"
Şu an gerçekten annemin zekâsına hayran kalmış ,annemin yüzüne öylece ağzım bir karış açık bakıyorum...Lafı bir yüz kurulamama meselesinden evlilik konusuna nasıl taşıdı çok merak ediyorum doğrusu...
"Anne her konuyu evliliğe taşımak zorunda mısın?"
"Taşımayayım da ne yapayım? Eninde sonunda evleneceksin..Yoksa evlenmeyip PEYGAMBER EFENDİMİZİN sünnetinden yüz mü çevireceksin..?"
"Hayır anneee.!Tabiki de öyle bir şey olmayacak .Kafa dengimi bulur bulmaz evleneceğim elbet..(Bunlar benim ağzımdan mı çıktı şimdi?Normalde aşk -meşk ,evlilik konularıyla hiç ilgilenmeyen birisiyimdir..)"
"Kafa dengi de ne demekmiş?? Sanki bize kafa dengimizi sordular da öyle evlendirdiler..?" Tam o anda babam, gözlerini iri iri açmış anneme doğru geliyordu..;
"Öyle mi Sultanım..!Bize kafa dengimizi sormadılar mı?Hem, sormamış olsalar bile, zaten biz birbirimizi seçmeyecek miydik?"
Babamı görünce annem bir an duraksadı, ben ise laf yağmurun da, daha çok ıslanmamak için babama koşuyor ,geldiği için binlerce kez şükrediyordum...Annemin yüzüne ne kadar bakmak için sabırsızlansam da o anda babama 'HAYIRLI SABAHLAR..!!'öpücüğü kondurmakla meşguldüm...Annem ne diyeceğini bilemez vaziyette babama bakıyordu..[Gerçekten o anda annemin yüzünü görmeliydiniz ,Gülmemek için zor tuttum kendimi ,AŞK, nasıl bir şey ki yıllar sonra bile, bu iki insanı birbirleri karşısında (Domates gibi) kızarmış tutabiliyor?..] Tam o anda annemin babamı öpmesiyle düşüncelerimden sıyrılabildim..
"O nasıl soru Hayatım ,her ne olursa olsun ben kendimi hep sana ait hissettim...Kafa dengim hep sendin benim.."
derken bir daha öptüler birbirlerini ,(Öööööğğğğ...Böyle şeyler hep midemi bulandırmıştır...)Zar zor aralarından sıyrılıp yüzümü elimle kapattım..Tam o anda kız kardeşimin kahkahasını duydum;
"Ablaaaa...!!! Alış artık böyle şeylere bak artık üniversiteli oldun..."
"Ha!Ha!Ha!...Güleyim de boşa gitmesin bari...Üniversiteli oldum diye bunları mı izleyeceğim yaniii?"
derken annemle babama bakıyordum..İkiside aynı anda;
"HAYIR..!!"
Deyince bir kahkaha da ben attım..Laf açılmışken şimdi ben üniversiteli oldum değil mi ?Olamaazzz....!!! Gerçekten dedemle 6 yıl nasıl yaşayacağım, bilmiyorum..Annemle babamın arasına girip onlara;
"Ayrılıııınn Liseli Aaaşıklaarrrr..."
Diye bağırdım..Herkes gülme krizine girmişken ,koşarak kahvaltı masasına gidiyordum..Koşarken de Sıla 'ya ;
"Yüzünü yıkamadan gelme sakın..!!!"
Diye bağırdım..Sıla lavaboya doğru giderken , ben çoktan karnımın gürültüsünü susturmaya çalışıyordum..Ne kadar böreklere hoş olmayan bakışlar atsam da ,kuralı çiğneyemiyordum işte...(Bizim evin kuralı :Sofra da Herkes tam olmadan yemeğe başlanmaz...)Sanırım kuralı ilk defa çiğneyeceğim...Tam elimi börek tabağına doğru uzatmıştım ki ,annem elime vurdu...O anda istem dışı;
"Anneeee....Çok acıktım ,lütfeennn..."
"Olmaz! Sıla'yı bekliyel.."
Sözünü tamamlamasına izin vermeden ;
"Yaşasıınnn...Koş Sılaaaaa.."
diye bağırıp, çoktan bir börek atmıştım bile ağzıma...Annem bu yüzden her zaman çocuk kaldığımı , hiç büyümeyeceğimi söyleyip durur...
Hep beraber kahvaltı yaptıktan sonra ,odama girip son kez göz gezdirdim etrafa...Her anımı, sırlarımı,gülmemi ,ağlamamı ve hatta kendi kendime konuşmalarımı bile saklayan bu dört duvar...Seni çok özlicemm...ELVEDA...!!!