• Arctic Monkeys - Cornestone
Uyandığımda şakaklarıma hücum eden ağrı ile yüzümü buruşturdum. Ayağa kalktım, oda bomboş ve bir o kadar da soğuktu. Lee Jeno ortalarda yoktu, ama gitmediğini biliyordum.
Etrafa bakındım, sehpanın üzerinde duran kutuyu aldım. Hyuck göndermişti yine, asla ama asla unutmuyordu beni.
İçerideki adım seslerini duymamla kutuyu kenara bıraktım ve en az gün kadar durgun olan dudaklarım yukarı kıvrıldı usulca. İlk defa beni yanıltmamıştı, ilk defa, Lee Jeno değişmişti. Hem de fazlasıyla.
Adım sesleri merhum odamın kapısına vardığında, aralıkta öylece dikilen bedene baktım.
Koyu kahverengi kunduraları, genişçe pantolonu, çıplak bedeni ve kendisi nedeniyle titreyen elindeki kahve bardaklarıyla öylece bana bakıyordu.
Kapıyı ayağıyla ittirerek açtı ve içeri girdi acelesizce, yanıma bıraktı kahveleri ve kaset çalara doğru ilerledi. Bir kaset taktı, yanıma geldi. Yine bilmediğim bir adamın sesi odamın duvarlarında yankılanırken soğumaya bıraktığı kahveleri umursamadan yanıma uzandı.
Elleriyle yüzünü ovuşturdu, derin bir nefes verdi. Anlatacakları vardı, anlamıştım.
"Dinliyorum," diye fısıldadım, bedenimi ondan yana çevirerek cılız kollarımı buz gibi olan bedenine sardım. Lee Jeno'dan nefret ederdim, asla kendine bakmadığı için.
"Ben... Nereden başlayacağımı kestiremiyorum Na Jaemin."
"Gidişin."
"Gidişim." dedi, soluklandı. Ağlayacak gibiydi fakat kendini zor tutuyordu. "Evimden atıldım, Na Jaemin. O yüzden gittim, iş bulmak için, karnımı doyurmak için. Ahmaklık ettim, bencilin tekiyim fakat nereden bilebilirdim ki sana aşık olduğumu. Anlamam uzun sürdü, kendimi kandırıp durdum aylarca ufak bir hoşlantıdan ibarettir diye ama kimi kandırıyorsam... Gözüm senden başka bir şey görmüyordu lakin yine de yanına uğrayamaz oldum. Aptal bencilliğim ve insani duygularım yüzünden. İş buldum, karnımı doyurdum fakat eve geri yerleşmek için param yoktu. Sana, bize, daha güzel bir hayat sunmak istedim Na Jaemin. Sanki, yaptıklarım ve yapacak olduğum şeylerin hiçbirini hak etmiyormuşsun gibi. Etmiyorsun hala fakat ben aşkın başka bir tarafını da senin sayende öğrendim."
Ellerini yüzünden ayırdı, gözleri yaşlıydı, silme gereği duymadan bana döndü. Kollarını bedenime sarıp beni kendine çektiğinde gerçekten ait olduğum yeri bulduğumu hissettim iliklerime kadar.
"Yanımda olman yeterli, değil mi? Birlikte olmamız... Na Jaemin, ben sevgini hak edemeyecek kadar aptalım fakat, yine de sever misin beni? Seversin değil mi?"
Doğruldum yavaşça. Aklımdan hain düşünceler geçerken göz yaşlarının çizdiği yüzüne baktım. Baktım, ne kadar güzel olduğunu ve ona sahip olmamın gerçekdışılığını düşündüm. Tanrı'ya binlerce kez şükrederken birazcık daha yaklaştım o kusurun değmediği tenine. Gözlerim gözlerine kenetliyken, bana baktı. Anladı.
Beni hep anlardı da, hiç belli etmezdi. İşte Lee Jeno'dan en çokta bu yüzden nefret ederdim.
Dudaklarımı yeni bir şiire başlayan bir şairin tutumu kadar sabırsızlıkla bastırdım dudaklarına. Elleri belimi kavrarken, dünyanın aslında tam da Lee Jeno'nun dudakları arasında olduğunu anladım.
Binlerce kez tekrar tekrar aşık olduğum adama bugün yine ve yeniden aşık oldum. Pişmanlığın tek bir zerresini yüreğimde hissetmeden, acı duymadan, koşulsuzca.
Ve o an tüm anılar şimşek hızıyla doldu zihnime. Zihnim, Lee Jeno'nun kutsal elleri arasında dolup taştı. Ve varolmayan hayatımda ilk defa, yaşadığımı böylesine derin hissettim.
O gece bedenimi ve tüm sevgimi Lee Jeno'ya adadım. Ona teşekkür ederek, Tanrı'ya minnetle.
-
merabaaaa ölmedim fiyyyyayyauauauauuauauaua
bolum sacma ama t i k a n d i m
sonunda sevistiler ama benim yasim tutmadigi icin boyle seyler yazamiyoeum ahsahhshaha 😅😅😅😅
neyse ben kactim
iyi gecelerrrueueueuue
(yazim yanlisi varsa kusura bakmayin 😞💗)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
instant crush, nomin
Non-Fictiondağıt ve unut. @lovelyyclifford ♡ © 030119 | yildizlryakamoz