23.BÖLÜM " SAÇ "

4.2K 164 62
                                    

"sen şimdi diyorsun ki üç cocuk isteyen adam 4 Çocuk istiyor, öyle mi?" diyip gülmeye başladı sinirle kaşlarımı çattım, benim kaşlarıma bakıp "ne ya! Yalnız senin ki azmış " diyip güldü, sinirle odamdan çıktım daha da gülüp kendini yerlere attı gerizekalı kız, ne biçim arkadaş anlamadım ki!

Mutfağa gidip dolaptan elma çıkardım yıkayıp dilimledim tekrar odama çıkmaya başladım gülmesi geçmiştir İNŞALLAH.

Kapıyı araladım zepnepe baktım şaşkınca ağlıyordu neye uğradımı şaşırdım hızlıca yanına ilerledim yanına oturdum tabağıda yanıma koydum Zeynepe dönüp hızlıca sarıldım "neden ağlıyorsun?" sarılmamla daha ağladı "sorun ne zeynep?" bana sakıca sarıldı "ben iyi değilim Ayşegül ben..sizi görünce aklıma o geldi Ben muratla yıllarca sevgili oldum ve... Ve ben kullanıldım" hıçkıra hıçkıra ağlıyordu "ben çok sevdim ama o sevgimi kullandı ben gitmek istiyorum Ayşegül üniversite okumak için onu unutmaya gitmek istiyorum" dediğine daha da sarıldım "git tabi, herkesi şaşırt onuda unut ben sana inanıyorum söylemek için söylemiyorum gerçekten yaparsın" diyip çenemi başının üstüne koydum.

Aylar sonra...

Aradan aylar geçti Zeynep üniversite kazanıp Bingöl'e gitti bizden çok uzağa, tabi bende abiyi bırakmıştım hatta utanmayı yenip onun yanında rahat olabiliyorum.. tabi arada,
karantinadan dolayı 2 aydır görüşmüyoruz sadece mesajlaşıyorduk yada konuşuyorduk.

Muratta aylardır zeynepi aradı ama nerede okuduğunu bulamadı herkesten sakladık, sadece ben ailesi biliyordu.

Ve son olarak düğünüme kısa süre kaldı büyük ihtimalle hastalık yüzünden ertelenecek bunu Zeynepe söylediğimde "hadi iyisin kurtuldun ama kaçışın yok" diyip gülmesiyle telefonu üzerine kapattım. Pislik utandırmayı nasılda biliyor.

Daldığım yerden Telefon bildirim sesiyle hızla telefona döndüm, telefonumu elime alıp gelen mesaja baktım, yiğittendi "görüntülü arayacağım müsait misin?"gülümsedim ben kendine alıştırmaya çalıştığını bazen fark ediyorum, müsaitim yazıp hızlıca aynaya koştum saçlarımı kesmiştim daha çok babama kestirdim annem kat kat yapmayı bilirdi ama düz kesmeyi yapamazdı babam bilirdi , omuzun üstündeydi yakışmıştı doğrusu, bundan yiğidin haberi yoktu tabi, şimdi haberi olacaktı. telefon zil sesiyle hızla telefona koştum sakinleşip açma yerini kaydırdım görüntünün gelmesini bekledim,geldide hızlıca, birşey demedim yüz ifadesini izledim ilk şaşırsada ekrana yaklaşan yüzüyle gülümsedim "bana saçının kestiğini söyleme" bu dediğiyle güldüm "peki demem" diyip onu izlemeye başladım oda bakmaya başladı "Ayşegül bu nasıl aklına geldi" Ayşegül diyen ağzını ben bu adama fena vurulmuşum ya "sen böyle bakarsan oraya gelirim Ayşegül " diyip bana odaklandı hızlıca kendime geldim buraya gelirse ne yaparım ondan sakin olmalıyım "saçın" durup bekledi biraz"yakışmış "elimi çeneme koyup aşıklar gibi bakmaya başladım Yiğitte benim gibi elini çenesine koyup bana bakmaya başladı, gülümsedim ömümdeki kitapları yeni fark etmişti " ders mi çalışıyordun? "gülümseyerek kafa salladım, benim bu halime gülüp kafasını iki yana salladı" benimle konuşman gerek güzelim böyle bakmaya devam edersen oraya gelirim "bu dediğine güldüm," yerimden kalktım yatağıma geçtim sırtımı yatağımın başlığına verdim "izin verde özlemimi geçiriyim yiğit" benim bu cümlem le adama bir inme oldu bu haline güldüm adam artık bu çabuk alışmalarıma böyle şaşıyordu. Teyzem olmasaydı şuan aylar önceki Ayşegül olurdu.

-"Ayşegül kızım ben senin teyzenim, yiğit oğlum seni seviyor ona uzak olma, o senin eşin artık, yetişkin insanlarsınız artık onun elinden tut ve sakın bırakma tartışmalarda asla onun kalbini kırmaya çalışma bu en büyük nasihatlarım olsun "

Bu sözden sonra kendime geldim ve yiğide alışmaya başladım varlığını kabullenmek için birkaç şey yaptım ona bazen börek yapıp götürüyorum tabi sürekli yapınca yiğidin o tatlı gülümsemesini yakalıyorum bu gülümse için farklı farklı yiyecekler yapıyorum onunla yemezdim utandığım için, korana olmadan önce onunla yemeye alıştırdım kendimi, tabi yiğit şaşkınlıktan bana bakıp bakıp duruyordu çok tatlıydı, sonra zamanla konular açıldı hem yer hemde konuşurduk.

-"Ayşegül" hızlıca kendime geldim gözlerimi yiğitle kaydırdım hızlıca "efendim" yiğidin ekranda hızlıca hareketlendiğini gördüm " sana birşey aldım" diyip bir kutu aldı eline kırmızı bir kutuyu, merakla kutuya baktım tam acaçaktı ki gülümseyip kafasını iki yana salladı "böyle değil barkonu aç geliyorum" diyip hızlıca çeketini giydi "bizi kimse ayıramaz" son sözünü kısık söylemişti hızlıca telefonu kapatıp elimi kalbime koydum daha ne kadar sakin olabilirim kalbim deli gibi atıyor bu adam sonum olacak.

SAKİN OLAMIYORUM

YİĞİT GELİYOR LAN

Deli danalar gibi bir oraya bir bu yana gidiyordum.

Barkonumun kapısında çıkan sesle hızla oraya döndüm yiğitle göz göze geldim. sen ne ara geldin?

Instagram ➡ beyazimsigece

Bir kapı kapanırsa diğeri açılır, ama biz sık sık o kadar uzun süre ve üzüntüyle kapalı kapının ardından bakarız ki bizim için açılan kapıyı göremeyiz.

YILDIZA AŞIK AYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin