ZEMHERİ (Kitap )

Giriş

Bir varmışbir yokmuş, evvel zaman içinde mutlu ve aşık bir çift yaşarmış.

Binbir zorlukla kavuşan bu çift birbirlerini bırakmayacaklarına dair söz vermiş.

Birbirlerine çok aşık olan bu çift aylar sonra geçinme sıkıntısı yaşamaya başlamış bunun derdine düşen genç adam kralın sarayında iş bulmuş.

O kadar sevinmiş ki hemen güzeller güzeli eşine koşup müjdeli haberi vermiş.

Bunu duyan güzel eşi çok sevinir ama bir yandan da içinde bir korku varmış.

Genç adam karısıyla vedalaşıp hemen sarayın yolunu tutar ve saraya vardığında bahçıvanlık işini yapmaya başlar.

İşini severek yapan genç adam bahçenin bakımını yaparken şarkılar mırıldanırmış.

Kralın hasta ve güzel bir kızı varmış.

Kral güzel kızının iyileşmesi için bütün halkı seferber etmiş o dönem.

Ne var ki kızının şifasını bulamamış,

Kral artık umudunu yitirmeye başlamış, kızının günden güne gözlerinin önünde eriyip gitmesi kralın içine dert olur ve bir gün prensesin yanına gidip son arzusunun olup olmadığını sorar.

Bunu duyan prenses hemen babasına
son dileğinin bahçede duyduğu güzel sesin sahibini görmek ister.

Kral önce şaşırır sonra ise prensesin koluna girip onu bahçeye götürür ve kızının tepkisini beklerken bir yandan da merakla etrafına bakarmış.

Güzel prenses duyduğu güzel sesin sahibini aramaya başlar ve onu güzel kırmızı bir gül ile konuşurken bulurmuş.

Güzel prenses hayranlıkla genç adamı izlerken kral kızının aydınlanan yüzüne hayret etmiş aylarca bir tebessümü için kendini paralayan kral prensesin dermanının ne olduğunu bulmuş ve hemen genç bahçıvanın kim olduğunu sorar.

Kral öğrendiği gerçeklerle önce ne yapacağını bilememiş çünkü bahçıvan evliymiş.

Yine dertlenen kral bir gün prensesin yanına gider ve ona bahçıvan için ne hissettiğini sorar.

Prenses önce çekinir ama sonra ise krala bahçıvana aşık olduğunu ve onunla evlenmek istediğini söylemiş.

Kral kızından aldığı cevap ile sevinir çünkü güzel kızı bahçıvanı gördüğü günden beri iyileşmeye başlamış.

Kral prensesin tekrar kötüleşeceğinden korktuğu için kızının arzusunu yerine getirmeye karar vermiş.

Kral hemen bahçıvanı huzuruna çağırtmış.

Karşısına çıkan bahçıvan huzursuzlanmış çünkü bir hatası olup olmadığını düşünüyormuş.

Ama kralın böyle bir kötülük yapacağını akıl edememiş, Kral genç adama prenses ile evlenmesini teklif etmiş.

Bunu duyan genç adam önce şaşırır sonra ise öfkelenmiş.

Krala zaten evli olduğunu prenses ile evlenemeyeceğini söylemiş.

Kral ise bunu bildiğini ve karısından ayrılmasını emretmiş.

Genç adam ise karısını sevdiğini ve ondan ayrılmayacağını söylemiş.

Kral genç adama öfkelenir ama yine de onu ikna etmeye kararlıymış.
Çünkü prensese bir şey olmasından çok korkarmış , Kraliçe ölmeden önce prensesi ona emanet etmişti.
Her şeyden önce biricik kızının böyle hasta olmasını kaldıramıyormuş.

Önce zenginlik teklif etmiş ama genç adam yinede kabul etmemiş, Kral bu sefer onu karısını öldürmek ile tehdit etmiş.

Genç adam sevdiği karısı için yalvarmaya başlamış.

Ama kral ona son sözünü söylemişti .

Genç adam çaresizce kralın kızıyla evlenmeyi kabul etmiş...

Birbirlerine verdikleri söz bozulmuş,

Ve lanetin kapıları genç adamın karısının kral ve ailesini lanetlemesiyle aralanmış...

Hiç bir günah kefaretin bedelini ödemeden hür olamayacaktı çünkü genç kadın karnında adaletini sağlayacak bir savaşçı taşıyordu...

✴✴✴✴

Evet !!!
Güzel okuyucularım, hikâyemize güzel bir masal ile giriş yaptık.
Aslında bu masal hikayede anlatılan gelecekteki küçük savaşçımıza anlatılan masal.

Yani bu masalı dinleyen gözü kara bir savaşçımız var.

Acaba kim bu kişi? 😞

Ve nasıl bir hikayeye yolculuk yapacağız...
Hepsini merak ediyorsak devam edelim çünkü bu yolculukta asla yorulmayacağız.
Aksine daha çok koşmak istediğiniz bir kitap olacak.

Benden söylemesi! 😉

Yorumlarınızı bekliyorum hoşça-kalın.