Medyadaki şarkıyı dinlemenizi tavsiye ederim aşıırı güzellll ♡"Ah,hyung cidden bu yaptığın hoş değil!"
Ayaklarımı kavrayıp sertçe yataktan çekti ve yere düşmeme sebep oldu.
"Taehyung, işe geç kalıyorsun.Başlatma hoşuna moşuna!"
Hala kapalı olan gözlerimle yerden kalkmaya çalıştım.Ama o kadar çok uykum vardı ki,kılımı bile kıpırdatamıyordum.
"Hadi ama Taehyung,daha ilk günden işten atılmanı ikimizde istemeyiz değil mi ?
Lütfen beni uğraştırma.Hadi kalk abicim."Namjoon hyung daha kibar bir şekilde ayaklarımı çektiğinde çok sevdiğim uykumu terk ettim ve ona zorluk çıkarmadan yavaşca ayağa kalktım.
Haklıydı.Zaten zar zor girdiğim işten ilk gününden atılabilirdim.
"Tamam hyung, ben giyinip geliyorum."
Kapıyı kapatmadan önce arkası dönük bir şekilde mırıldandı.
"Aşağıda bekliyorum,acele et."
Ve kapıyı kapatıp gitti.
Bende fazla oyalanmadan odamdaki banyoya girip birkaç işimi hallettikten sonra ordan çıkıp üstümü giyinmeye başladım
Hava çok sıcaktı.Bu yüzden altıma dizlerimi biraz geçen siyah bir kapri, üstüme de beyaz düz bir t-shirt giydim.
Odamdan çıkmadan önce cüzdanım ve telefonumu da aldım ve koşar adımlarla aşağı indim.
"Hyung! Kahvaltı yapmadan mı gideceğiz ?"
Mızmızlanarak sorduğum soru karşısında Elinde ki poşeti gösterip konuşmaya başladı.
"Geç kalıyoruz Taehyung,senin kahvaltı yapman en az yarım saat sürüyor.Marketten atıştırmalık birşeyler aldım.Yolda giderken yersin."
Kahvaltı bu hayatta en çok önem verdiğim şeylerden biriydi.Evden eğer ki kahvaltı yapmadan çıkarsam genelde günümün %80'i berbat geçiyordu.
Sıkıntıyla nefesimi dışarı bıraktım.
"Bugün beni neler bekliyor acaba?" diye mırıldandım yere bakarak.Günüm hiçte güzel geçicek gibi durmuyordu.
"Hadi Taehyung ,çıkalım!"
"Geldiiim."
&&&
Yaklaşık 10 dakika süren araba yolculuğunun ardından sonunda gelmiştik.
Arabadan inmeden önce Namjoon hyung,elimi tutup sıktı."Bugün çok güzel geçicek Taetae inan bana."
Gülümseyip başımı salladım.
Umarım.
Arabadan inip Namjoon Hyung'a el salladım ve yürümeye başladım.
Hastaneden içeri girdiğimde istemeden de olsa telaşlanmıştım.Eğilip selam verdiğim birkaç doktordan sonra asansöre binip -1 yazılı tuşa bastım.
Saniyeler sonra asansör açılmıştı.Yavaş adımlarla karşıdaki odaya doğru yürümeye başladım.En sonunda kapıya vardığımda içeriden gelen çocuk seslerini işittim.
Derin bir nefes aldım,ardından yavaşça bırakırken kapıyı tıklattım.
Elimi kapı kulpuna koyup aşağı indirdim .Kapıyı açtığımda seri hareketlerle içeri girdim.Ardımdan kapatıp çocuklardan sarumlu olduğunu düşündüğüm bayanın yanına gittim
Yani sanırım öyleydi.
"Afedersiniz ?"
Sanırım duymamıştı, zaten içerisi çok gürültülüydü.
Sesimi biraz daha yükselterek seslendim.
"Şey afedersiniz ben işe yeni girdimde sanırım bakıcı sizsiniz be-"
"Ayyy yeter bee bıktım çocuklardan da sizden de !"
Karşısında kadına birşeyler anlatan çifte bağırıp topuklarını yere sertçe vurarak yürümeye başladı.
Etrafıma baktığımda sadece çocukların olmadığını gördüm.
Çocukların aileleri de oradaydılar.Aşırı kalabalık ve aşırı gürültülüydü.Odadan çıkmaya yeltendiğimde küçük bir kız çocuğu önüme geçip gülmeye başladı.Tanrım!Çok tatlıydı.
Eğilip kucağıma alacağım sırada biri benden önce davranıp kucağına aldı ve çocuk bir anda yükselmeye başladı.
"Gel güzelim."
Kızı havaya atıp geri tutan garip bir adamdı.
Ufacık bebek havaya atılır mı hiç? Birde baba olacak,Şuna bak !"Hey,neye bakıyorsun ?"
Sanırım bana sesleniyordu.
"Size bakıyorum efendim."
Verdiğim cevabın saçmalığı yüzünden alt dudağımı kemirmeye başladım.
Tek kaşını kaldırarak baktı.Daha çok bok mu var neye bakıyorsun? der gibiydi.
"Küçücük çocuğu o şekilde havaya fırlatmanız çok yanlış efendim.Beni yanlış anlamayın elbette size karışmıyorum ama yere düşüp incinebilirdi.Uyarmak istedim."
Gözlerimi kapatıp bana sövmesini bekledim.
Sen kimsin ki bana karışıyorsun?
Tarzı laflar duymayı bekledim. Ama hiçbiri olmadı.
Gözlerimi açtığımda tebessüm ettiğini gördüm."Teşekkür ederim,keşke herkes senin gibi duyarlı olsa..."
Verdiği cevap beni mutluluktan dört köşe ederken aslında günümün o kadar da kötü geçmediğini düşündüm.
"KİM TAEHYUNG!!!!"
Birinin adımı bağırmasıyla,
çok pardon cırlamasıyla sesin geldiği tarafa baktım.
Az önce ciyaklayıp içeri giden kadındı.Hızlı adımlarla yanıma geldi.
"KİM TAEHYUNG SEN MİSİN?"
"E-evet efendim."
"Nerdesin SEN sabahtan beri ?!?!?"
Tam açıklama yapmak için ağzımı açıcaktım ki
Elini sus dercesine havaya kaldırdı.
"Hiç açıklama dinleyecek halim yok kapa çeneni!"
Arkasını dönüp yürümeye başlamadan önce konuştu,
"Beni takip et."
Ardından yürümeye başladı.Sonra tekrar sesini işittim."Acele etsen iyi edersin!"diye bağırdı.Ardından ekledi,
"75 çocukla tek başına ilgilenmek sandığından zor olacak."
Selammm
Taslaklarda durmasına gönlüm el vermedi bende paylaşayım dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
rewrite the stars, taejin
Fanfictionçünkü senin gülüşlerin dudaklarının kenarında değil sevgilim. bu yüzdendir ki bana hep gözlerinin içi ile gülersin.. ❥ TaeJin