Selammmm
İyi okumalar 💜Sabahın ilk ışıkları ile gözlerimi araladım.
Kuş cıvıltıları haricinde,çıt çıkmıyordu. Hâlâ uykulu olduğum için gözlerim kendiliğinden kapandı.Yavaşca doğrulmaya çalıştım fakat belime saplanan keskin ağrı ile yattığım yere tekrar düştüm. Bu sefer kafam ağrımaya başlayınca bir terslik olduğunu anlayıp gözlerimi tekrar açtım.
Yatağımda değil, yerdeydim.
Kafamı kaldırıp yatağa baktığımda SeokJin'in hâlâ uyuduğunu gördüm.Ses çıkarmamaya özen göstererek,ayağa kalkıp banyoya girdim. Yüzüme soğuk suyu çarpıp,kendime gelmeye çalıştım. Başım fena ağrıyordu. Yataktan yere nasıl gelmiştim acaba?
Son olarak dişlerimi de fırçalayıp banyodan çıktım.
Aşağı indiğimde Namjoon hyung kahvaltı hazırlıyordu.
"Günaydın."
İndiğimi farkedince, elindeki bıçağı bana doğrulttu.
"Günaydın Taehyung!"
Kıkırdayıp, tezgahın diğer tarafında olan sandalyelerden birine oturdum.
"Nasılsın,hyung?"
Sessizce mırıldanmamın ardından, gülerek cevap verdi.
"Ben iyiyim de, senin keyfin yok gibi."dedi yarım ağız gülerken. "Eve attığım erkek beni yatağımdan aşağı itse, benim de keyfim olmazdı açıkcası."
Şaşkınlıkla büyüyen gözlerime,ağzım da eşlik edince gülmeye başladı.
"Yanlışlıkla falan da olmadı,bilerek itti Taetae gözlerimle gördüm kkkkkkk~"
"Hyung,eve atmadım. Yanlış anladın."
Kafamda nasıl açıklayacağımı düşünürken,zilin çalması ile dikkatimi oraya verdim.
Namjoon Hyung, kapıyı aralamadan önce delikten baktı,sonra ise kaşları çatık bir şekilde bana bakarken kapıyı araladı.
"SeokJin?!"
Az önce uyumuyor muydu bu?
"Camdan bakıyordum. Birazcık parmak uçlarımda yükselince ağacın dalına düştüm. Sonra da kendi çabalarımla aşağı indim."
Gülümseyerek tek solukta söylediği cümlelerden sonra,Namjoon hyung onaylamaz bir şekilde kafasını sağa sola salladı.
Kapıyı ardından kapatıp ellerini beline yerleştirdi.
"Evet,Taehyung. Bir açıklama bekliyorum. Kim bu çocuk?"
Seokjin'in bakışları bana dönerken aklıma gelen ilk şeyi söyledim.
"Önce kahvaltımızı yapalım. Sonra yukarıda anlatacağım ben sana. Tamam mı hyung?"
Kaşlarını kaldırdı 'ne oldu' dercesine. Elimi sorma dercesine salladım.
Kahvaltı boyunca kimseden ses çıkmadı. SeokJin'in canı sıkılmış gibiydi. Namjoon hyung ise çaktırmamaya çalışarak dik dik SeokJin'e bakıyordu.
"Ellerine sağlık,abisi."
Gülmemek için dudaklarımı dişlediğim de, Hyung bana kötü bir bakış atıp SeokJin'e döndü.
"Pardon,abisi derken ?"
"Abisi değil misin ?"dedi eli ile beni işaret ederek.
"Evet de, benim bir ismim var."dedi hyung, kaşları çatık bir şekilde.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
rewrite the stars, taejin
Fanfictionçünkü senin gülüşlerin dudaklarının kenarında değil sevgilim. bu yüzdendir ki bana hep gözlerinin içi ile gülersin.. ❥ TaeJin