Yer Altı Dünyasında Aşk

~Bölüm 7~

Merve'den

    İşkence evine girmek için yola koyulurken aklıma Özkan malını unuttuğumuz geldi.

Merve: kanka! Malı unuttuk, etiketi nasıl koyacağız?

Eda: *kahkaha atarak* Allah'ım ya! Lan Erhan, al getir şu etiketsiz ürünü!

      Erhan adlı en güvenilir adamımıza seslendiğinde onun ne ara geldiğini bile bilmiyordum. Özkan'ı sırtında içeri taşıdı ve onu da Görkem'in yanında ki sandalyeye bağladı.

Merve: ee? Ama bunlar uyuyor

     Diyerek yandaki su kovasını Özkan'ın kafasından aşağı boşalttım. Özkan büyük bir şaşkınlıkla gözlerini açıp etrafa sinirli bir biçimde baktı.

Özkan: Lan! Neredeyim ben?

Merve: Sen benimle eğlenemedin diye çok üzüldüm bu yüzden seni buraya getirdim. Seninle çooook eğleneceğim Özkan Kara!

       Elime jileti alarak ona yaklaştığım sırada elimde ki jilete kurşun gelmesi ile duvara yapışmıştı. Gözlerim şaşkınlıkla açılırken elime bir bıçak alıp Özkan'ın iplerini keserek arkasına geçtim ve kafasına silahı dayadım.

Merve: sözümden çıkma ki hepimiz sağ salim kurtulalım.

Eda: kanka! Burayı satın aldığımı sadece 3 kişi biliyor! Erhan, Tarık ve Sinan... aralarından biri bize ihanet ediyor sanırım

Merve: Ne diyorsun sen Eda? Özkan çabuk söyle hangisi bize ihanet eden?

Tarık: onların adamları değil.

Eda-Merve: Tarık!

Merve: inanamıyorum! Sen... sen gerçekten!

Eda: öldüreceğim seni!

    Eda büyük bir hızla ona doğru fırladığı sırada Tarık cebinden silahını çıkarmak için bir hamle yapmaya kalkmıştı ama benim silahımdan çıkan ve eline isabet eden kurşun buna engel olmuştu.

Merve: aklının ucundan bile geçirme, şerefsiz!

Görkem: Tarık? Bizim yardım teklifini reddedip başkasına gitmişsin bakıyorum. Onlar ne kadar teklif etti?

Eda: siz? Cidden ama!

      Eda, Tarık'a yumruğu geçirdikten hemen sonra Görkem'e tekme atmıştı. Hala bağlı olan Görkem sandalye ile geriye doğru düşerken çığlık atmıştı. Aramızda kalsın; bir daha asla duyamayacağım sandım.

Merve: Tarık Kartal... Çiçeğin su ihtiyacı gibi senin de kan ihtiyacın olmalı. Kansız bir ölü olacaksın az sonra

     Elimdeki silahı tutup tam da alnının ortasından vurmuştum. Cesedi yere yıkılırken umursamamıştım. Çatışmada öldüğü yalanı ile kurtulurduk işin içinden. Böylece ailesi onu o kadar da kötü biri olarak bilmezdi.