bitmek bilmeyen uğursuzluklar

4.9K 213 212
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

[ MAGAZİN ]

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

[ MAGAZİN ]

Jung's Şirketinin kurucusu aynı zamanda CEO'su olan Jung Jaehyun Seoul sokaklarında kız arkadaşı ile gezerken görüntülendi! Genç CEO'nun genellikle sır içinde yaşadığı biliniyordu ancak bu görüntüler bu fikirleri değiştirmiş gibi görünüyor. O halde bu kız kim?

Genç adam okuduğu haberle derin bir nefes aldı. Magazin sayfalarına dedikodu vermek onu sinirlendiriyordu. Sadece akşam yürüyüşü yapmak istemişti. İzlenmekten nefret ediyordu. "Bay Jung? Ne yapmamı istersiniz?"

Yüksek gökdelenin şehri izleyen manzarasından gözlerini sağ kolu olan Nakamoto Yuta'ya çevirdi. Oldukça donanımlıydı;iyi bir üniversteden geliyordu,bir kaç tane dil biliyordu ve Japon'du. En önemlisi ise güvenilirdi. Çalışanlarının genellikle yabancı olmasını isterdi,daha donanımlı olacağını düşünüyordu.

Bakışlarını yeniden manzaraya çevirerek yüzüne bakmadan konuştu. "Yeri'nin kız kardeşim olduğunu kimse bilmesin. Özel hayatımda daha fazla müdahale edilmesini istemiyorum. Ve ayrıca o haberleri kaldırt." Yuta saygıyla eğildi. "Emredersiniz efendim."

"Çıkabilirsin." Aldığı emirle anında odayı terk etti.

Jung Jaehyun,dominant adamın tekiydi. Yönetmeyi ve gücü severdi. Hırslıydı. Dikkat çekiyordu ve düşmanları tarafından hedef belirlenmişti. Başarılı bir CEO'ydu. Bunlara katlanmak artık günlük bir rutin hale gelmişti.

Ancak küçük kız kardeşi ile bir bağlantısı olduğunu öğrenilmesini istemiyordu. Eğer bu öğrenilirse Yeri tüm okul hayatı boyunca rahatsız edici bir ilgiye mağruz kalır ve paparazziler tarafından hedeflenirdi.

"Hyung~, ben geldim!" Neşeyle odaya girmesiyle sinirle kardeşine baktı. "Sana şirkete gelmemeni daha kaç defa söyleyeceğim Jaemin?"

Jung Jaemin. Jung'ların en küçüğü,daha liseden yeni mezun olmuş gül bebek el bebek büyütülmüş biriydi. Daima mutluydu ve abisinin tamamen zıttıydı. Hiçbir benzerlikleri yoktu. Yakışıklı ve uzun olmalarının dışında.

"Büyük kardeşimin uzun bacakların dolu olduğu şirketine gelmeyeyim ki?" Jaehyun onun her zaman bir ergen olduğunu düşünüyordu. 18'ine çoktan basmıştı ancak hala aptal ve azgındı. Jaemin poşetten çıkardığı sandivici Jaehyun'a attı.

"Neden geldin?" Soğuk bir ses tonuyla sorduğunda ona verdiği sandivici çöpe attı. Hemde hiç çekinmeden. Jaemin'in hijyenik olmayan ve o ellerle ne yaptığı bilinmeyen sandivicini yemek istemiyordu. "Ya! Neden attın?" Sesini yükselttiğinde Jung Jaehyun'un bakışlarıyla deminki kaplan halinden eseri kalmamış ve bir kediye dönüşmüştü.

Koltuğa yayılmış ve ayaklarını masaya uzatmıştı Jung Jaehyun'un onu odasından attırması için yeterli bir sebepti. "Düzgün otur. Pis ayaklarını sephamdan çek,onların hepsi senden daha çok eder."

Jaemin bu laflara alışmıştı. Artık umursamıyordu ancak tek istediği normal bir abiydi. Onunla normal kardeşler gibi şakalaşmak ve sohbet etmek istiyordu. Ancak Jung Jaehyun despot ve işkolik adamın tekiydi. Yani... bu imkansızdı. "Yeri ile olan haberleri gördüm. Tanrım inanamıyorum! Kız kardeşimizle senin haberini yapmaları çok utanç verici."

Koca bir lokma ile dolu ağzıyla konuşuyor ve şapırtıdıyordu. Jung Jaehyun ağzı açık yemek yiyen insanları sevmezdi. İş telefonundan Yuta'nın numarasını çevirdi. "Buraya gel." Emri ile yan odadaki Yuta'nın odaya gelmesi bir olmuştu.

Jung Jaemin ise dudaklarını büzmüş ve yalvarır bir şekilde Yuta'ya bakıyordu. Her hafta bu sahne yaşanıyordu. Jung Jaehyun,Jaemin'e gıcık olurdu ve her seferinde üşenmeden onu şirketten attırırdı. Ve şirkete giriş izni kapanırdı.

"Lütfen beni dışarı attırtma! Yuta Hyung lütfen! Aaa-! CEO olduğumda seni kovacağım. Japonya'ya geri dön seni pis Japon! Ay-vurmasana be!" Yaka paça dışarı çıktığında Jung Jaehyun derin bir nefes aldı. Gözlerini kapattı. Sonunda sessizlik,sonunda diye düşündü.

Ancak odasının kapısının tıklanmadan açılması ile bunun imkansız olduğunu hatırladı.

"Oppa!" Duyduğu ses ile küfür ederek gözlerini açtı. Asla bitmek bilmiyorlardı. "Yeri halledeceğim." Ancak Yeri endişeli bakışlarını ona gönderiyordu. İçi rahat değildi,kimliği öğrenilir diye ödü kopuyordu.

"Ama oppa! Ne demişler gördün mü! Kimliğim öğrenilirse okulda bana nefes aldırmazlar." Cırtlak sesi ile bağırarak konuşması Jaehyun'unu ultra rahatsız ederken daha bir sürü işi olduğunu hatırladı.

"Size şirketin etrafında dolanmamınızı söyledim. Medya her tarafta geziniyor." Bıkkınca konuştuktan sonra uzun koluyla iş telefonuna yetişti. "Yuta,buraya gel. Şirketten atmamız gereken biri daha var." Yuta ve yanındaki dev korumalar Lucas ve Johnny'in gelmesi bir olmuştu.

Bu adamlar oldukça iriydi ve insanların gözünü korkutuyorlardı. Görünümleri ise iyiydi,yabancı uyruklulardı. Tam da Jaehyun'un istediği gibiydi. "İncitmeden götürün o Jaemin değil." Aldıkları emirle başlarını eğdiler ve ikiside aynı anda Jung Yeri'nin koluna girdiler.

"Oppa bunu yapamazsın! Ya~ bırakın beni sizi yakışıklı insanlar. Yakışıklı olmak size zorbalık yapabileceğiniz hakkını vermez! Oppa help me!" Yeri ve Jamein'in haykırışlarına herkes alışıktı. Ve kimsenin dikkatini çekmiyordu. Nakamoto Yuta kapıyı kapattıktan sonra elindeki büyük tablette baktı.

"Bay Jung,bugün model elemelerimiz var." Jung Jaehyun hafifçe kafasını salladı. Yeri ve Jaemin onu oldukça yoruyordu. "Herkese ilet. Kriterlerim; 1.63 üstü,beyaz tenli,büyük gözleri olan,istediği zaman çekici olup istediği zaman tatlı olan bir kız istiyorum."

Yuta,gerekli kriterleri not aldı. "Efendim,bu kriterlere uyan bir sürü kız var." Jaehyun elindeki kalemi masaya bırakarak arkasına yaslandı. "Çaylak bir kız istemiyorum. Profesyonel olsun,popülerlik her zaman önemlidir. Yani çaylakları direk ele ancak yine de dikkatli analizler yap,deneyimsiz insanlarla çalışmak istemiyorum."

O gerçek anlamda katıydı,kimseye şans vermiyordu. Resimlere bakmadan sözleri ile son noktayı koyuyordu. "Bayan Kim'e dediklerimi acilen ilet. Yükselişe geçiyoruz." Hafifçe Yuta'ya sinsi bir şekilde gülümsediğinde Yuta içinden küfür etti.

Yaklaşıyordu.

Ah,o dönem yaklaşıyordu. Bir ay boyunca köle gibi çalışacaklardı. Ancak bu sefer mekan farklılığı yapacaktı. "Çekimler Hawaii'de olacak. Seoul'dan sıkıldım." Yuta buna inanamıyordu. Şaşkınlığını belirtmek istemiyordu ama bu meraklı bakışlarından bile anlaşabilirdi.

Jung Jaehyun çok normal bir şeyden bahsediyor gibiydi. Yuta onun genç bir milyarder olduğunu hatırlayıp kendine kızdı. "Yeni mankenimizi bulmak için 1 haftanız var. Yoksa hepinizin Hawaii bileti yanar." Yuta duyduklarıyla nefesini tuttu. O kadarcık kısa sürede nasıl yeni bir manken bulacaklardı ki?

Evet,Jung Jaehyun işleri zorlaştırmaya bayılıyordu.

CEO | Jung Jaehyun ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin