Akşam Yemeği

1.8K 141 77
                                    

Tüm personeller toplanmış,hep birlikte akşam yemeği için toplanmışlardı. Ancak bir kişi yoktu.

Hadi tahmin edelim.

Minju! Mark'ın baş belası,şirketin en küçüğü ve en yaramazı!

Üstelik sırf onun yüzünden yemeğe başlamamışlardı,her zaman her şeye geç kalırken asla bundan utanç duymuyordu.
"Oh,herkes toplanmış."

Sessizce mırıldanması ile seri adımlarla uzun masaya ilerdi. Yüzme faslından sonra uzun bir duşa girmişti. Üstünde beyaz ince askılı kısa bir elbise vardı. Belini sarıyordu,etek kısmı dardı. Altında ise düz beyaz bir ayakkabı vardı;onun için oldukça rahattı. Saçları nemliydi,yüzünde makyaj yoktu çünkü cildi yanıyordu. Mark'ı dinlemediği için pişmandı.

Beyaz eteğin havalanıp beyaz bacakların görünmesiyle Jaehyun havalandığını hissetti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Beyaz eteğin havalanıp beyaz bacakların görünmesiyle Jaehyun havalandığını hissetti. Evet,Jung Jaehyun'un kesinlikle beyaz tene zaafı vardı.

"Sonunda gelebildin." Gıcık sekreter Bayan Choi -Minju'nun deyimiyle- alttan alta ona sataştığında Minju onu takmadan uzun masadaki boş sandalyeye yönlendirdi. Boş yer bulması ile içten içe sevinirken bakışlarını yana çevirdiğinde Bay Jung'u görmesi bedeni gerginlikle doldu. Alt tarafı yanına oturacaktı. Bir şey değildi ya.

Elleriyle sandalyeyi geri çektiğinde kısa eteğini düzelterek oturdu. "Bacaklarını örtmek için bir şey ister misin?" Ani soruyla şaşkınlıkla başını çevirdi. Jung Jaehyun resmen onu düşünüyordu. Derin bir nefes alarak yakınındaki yüze baktı. İnce gömleğinin bir kaç düğmesi açıktı ve köprücük kemikleri... hoş gözüküyordu. "Hayır,teşekkürler." Utançla gözlerini ondan kaçırdığında boğazını temizledi.

O uçaktan sonra ikisine de bir şeyler olmuş gibiydi resmen!

Jaehyun bakışlarını ondan kaçıran kıza baktı. Zarif parmakları ile bardağı kavrayıp su içmeye başladığında bakışları ıslak dudaklarına kaydı. Dudaklarının çekici gelmesi normal miydi? Açıkta kalan gerdanında gözlerini gezdirdi,oradan da uzun boynuna kaydı. İnce parmaklarını ritim yaparcasına boynuna götürdüğünde yutkundu.

Çok kışkırtıcıydı.

Minju üzerindeki bakışlardan rahatsız olmuş olacakla başını ona çevirdiğinde Jaehyun ne yaptığının farkına varıp başını hemencecik çevirdi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Minju üzerindeki bakışlardan rahatsız olmuş olacakla başını ona çevirdiğinde Jaehyun ne yaptığının farkına varıp başını hemencecik çevirdi.

Jung Jaehyun az önce gördüğü tüm ayrıntıları unutmak isteyerek ağzına et parçası attı. Fakat ne yaparsa yapsın düşünceleri kıza kayıyordu.

"Eeee Minju,erkek arkadaşın var mı?" Taehyun'un ilgi dolu sorusu ile Jaehyun memnuniyetsizce kıpırdandı. Bu tarz şeyler onu rahatsız ediyordu. "Ah,hayır..." aldığı cevaptan memnun olmuşlarına gülümseyip,beğeni dolu bakışlarını kızın üzerinde gezdirdi.

Konu ilişkilerden açılmaya başlamışken sofrada olan sohbet koyulaşıyordu. "Benim erkek arkadaşım çok kıskanç... gereksiz bir şekilde!" Muhasebe'de görev olan Bayan Nina ne yapacağını bilmez bir şekilde konuştuğunda Minju'nun dikkatini çekti. Herkes samimi bir şekilde sohbet ediyordu. Bir şey demesi sorun yaratmazdı di mi?

"Kıskanç erkekler çok itici bence," diye net bir cevap eklediğinde birkaç kişinin odak noktası Minju oldu. "Her şeyine karışırlar. Ne giydiğine,nereye gittiğine,kiminle görüştüğüne..."

"Sürekli ne yapacağımı söyleyen bir erkeğin yanımda olmasını düşenemiyorum bile. Çok bunaltıcı." Taeyong imalı bir şekilde Jaebum'a baktıktan sonra konuştu. "Ben sana demiştim."

Jaehyun pür dikkat onu dinlerken kıskanç bir erkek olup olmadığını düşündü. Şuana kadar kimseyi kıskanmadığını düşünüyordu. "Voah,seni ilk defa bu kadar ciddi görüyorum!" Mark'ın gururla gülümsemesi ile Minju'da ona gülümsedi. Nadiren ciddileşen bir kişiliği vardı.

"Sen sırılsıklam bir aşık ol birde... daha küçüksün böyle konuşman doğal." Bayan Choi onu küçük görürcesine konuştuğunda Minju gözlerini devirdi. Bu kadın çok oluyordu ve saçına yapışmasına ramak kalmıştı.

"Peki sen patron? Hiç aşık oldun mu?" Yakın arkadaşı Taeyong'un alay dolu sesiyle Jaehyun kafasını tabağından kaldırdı. "Hayır." Net cevabı ile masada alaycı bir şekilde uğultu koptu. "Çok iyi bir yalancısınız Bay Jung." Suyundan yudum alıp masaya geri bıraktığında bakışlarını Taeyong'a dikti.

"Sırılsıklam aşık olup da ne yapayım Bay Lee? Başıma dert mi açayım? Aşık olanların halini görüyoruz;gözyaşı ve pişmanlık. Kadınlarla uğraşacak vaktim yok." Jung Jaehyun cevabı ile Minju'nun suratı asıldı.

Bu duygu da neydi böyle? İçine bir öküz oturmuş gibi hissediyordu.

"Seni sevdiğin kadın arkasında koşuştururken göreceğim ben." Lee Taeyong iddia edercesine konuştuğunda Jaehyun umursamaz bir şekilde 'hıhı' dercesine elini salladı. "Peki... ideal tipiniz ne Bay Jung?" Merakına engel olamayıp Pazarlama ve Satış elemanı bölümünden olan Bayan Bae sorduğunda Jaehyun dirseklerini masaya yaslayıp ellerini birleştirdi.

"Olgun kadınlar."

Yani,Kim Minju direk eleniyordu.

CEO | Jung Jaehyun ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin