Gözlerini araladığında mavi tavanı gördü. Odasında olduğunu anlaması uzun sürmemişti. Kalkmaya çalıştı ama yorgun vücudu buna elvermiyordu.
Neler yaşadığı bir anda aklına doluvermişti. O ormanlık alandan hastaneye hastaneden ise nasıl evine gelmişti?
Başına sert bir ağrı vurduğunda hızlıca başını tuttu ve geçmesi için bekledi biraz. Elinde hissettiği sargıdan anlamıştı sarılmış olduğunu.
Muhtemelen orada bayıldığı zaman yere çarpmış olmalıydı.Aklına her şey yeni yeni doluyordu. Bayılırken yere düştüğü zaman gördüğü hayal o kadar gerçekti ki..
Düşüncelerinden kurtulmasını sağlayan aşağıdan gelen tıkırtılar olmuştu. Evinde kim olabilirdi ki,Park Jimin tek yaşıyordu.
Üzerinde ki yorganı kenara itti ve soğuk zemine ayaklarını koyup yürümeye çalıştı.
Yolunun üzerindeki eşyalardan yardım alarak yürüyordu Park Jimin, odasının kapısını açtı ve merdivenlere yöneldi.Basamakları inerken seslerin daha çok yaklaştığını hissedebiliyordu. Köşede masanın üzerinde ki vazo gözüne çarptı, kendini korumak için eline aldı ve mutfaktaki seslere doğru gitmeye başladı.
Mutfağa hızla girdi ve gördüğü manzara ile elindeki vazonun yere düşüp kırılması bir oldu.
"Jeon Jungkook!!.."
Jungkook karşısında duran hyunguna sevimli ve suçlu bir bakış atıp
"Söz toplayacağım hyung~"
Jimin mutfağa göz gezdirdi, gerçekten korkunç derecede dağılmıştı burayı Jungkook.
Hyunguna söz hakkı vermeden hemen konuştu."Sana yemek yapıyordum, hastaneden daha yeni çıktın hyung dinlenmelisin.
Park Jimin derin bir nefes aldı.
" Yarım saatin var!"
"Ama hyuunng!"
Jungkook arkasını döndü ve yarım saatte burayı nasıl toplayacağım düşünmeye başladı..
Biraz kısa oldu sanki.
Yorum ve oy bekliyorum..<3🙏Mood öxkdmd