BÖLÜM 10

57 9 0
                                    

Mete;

Güne her sabah olduğu gibi enerjik başlamıştım. Üzerimi değiştirdiğim gibi şirkete attım kendimi bütün evrakları imzaladım şirkette işim bittikten sonra rutin olarak cafeme gittim.

Her zamanki masama oturdum, sıradan bir müşteriymiş gibi.

Saat 10 olmuştu bukleli kızı aramalı mıydım?

Berk 'e seslendim. İşini halledip yanıma geldi karşıma oturdu elindeki çizelgeyi uzatıp;

-Buyrun Mete bey

Çizelgeyi geri uzattım Berk e bakıp;

"Berk buraya gelen bukleli kızı hatırlıyor musun?"

En güvendiğim personelimdi Berk efendiliği, duruşu, dostluğu, herşeyiyle başkaydı.

Olumlu anlamında kafasını salladı. Tebessüm ettim.

"Kahvaltıya davet ettim geleceğini pek sanmıyorum, sence gelir mi?

-Hiç sanmıyorum Mete bey.

"Aramalı mıyım erken mi?"

- Siz bilirsiniz Mete bey.

Tuhaf bakıyordu yüzüme. Farkındayım anormal davranıyordum. Neden böyle olduğumu bende bilmiyorum.

"Tamamdır Berk" der demez işinin başına döndü.

Telefonu elime aldım bukleli kızı aradım

telefona cevap vermiyordu.

3 kez denedim ama açmıyordu.

Mesaj atmalıydım. . .

5 tane mesaj atmama rağmen hala cevap yoktu saat 12:30 du.

Anlaşılan gelmeyecekti ama bende vazgeçmeyecektim. . .

Tuana;

Yorgun bir şekilde yataktan uyandım. Saçımı tepeden toplayıp lavaboya girdim. Neredeyse akşam olmuştu.

Karnım zil çalıyordu resmen. Mutfağa doğru giderken telefonumu elime aldım ekranda yazan 3 cevapsız aramaya ve 5 tane mesaja baktım.

Gamzeli adam 3 kez aramıştı. Rehberime kaydetmeliydim anlaşılan.

Mesajları açtım tek tek;
- Bukleli kız hala uyuyor musun?

-Bukleli kız seni bekliyorum.

-Şu telefona cevap verecek misin artık?

-Tamam ısrar etmiyorum bizde akşam yemeği yeriz.

-Bunu sen istedin bukleli kız :-)

Kahvemin suyunu ocağa koyarken gülümsüyordum. Son mesaj çok dikkatimi çekmişti. Neydi bu tehtit mesajı falan mı? Ama yinede tekrar tekrar okuyup gülmeme engel değildi. Suyun kaynamasını beklerken kapının tekmelendiğini duydum.

Zil varken neden tekme atsınlar ki?

"Patlama geliyorum" diye bağırarak kapıya gittim. Sinirle kapıyı açtım.

Kendini içeri atan elinde pizza kutularıyla yüzü gözükmeyen adam seslendi;

- Mutfak ne tarafta?

Şaşırıp kapmıştım böyle şeyler yaşamaya alışkın biri değildim ben.

Mutfağı duvarlara çarpa çarpa bulup masaya oturdu.

Pizzasını açtı bi dilim alıp ağzına tıkarken bi yandanda konuşuyordu:

-Acıkmadın mı bukleli kız otursana?

"SIRADAN BİRİ . . . "Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin