"Sır, tek kişi biliyorsa sırdır."

1.8K 119 21
                                    

"Artık hazırsın."

O an ne beklemiştim bilmiyorum, belki bir aferin ya da bir övgü. Oysa Usta Samuel hiçbir şey olmamış gibi sustu... Onunla yıllardır beraber kalıyordum ve onu annem ile babamdan bile daha çok görüyordum. O ise benden hâlâ haz etmemeyi sürdürüyordu, ne kadar da ironikti ama. Bunu her bakışının ardında, her davranışında hissettirmeyi bir şekilde başarıyordu, artık nasıl yapıyorsa...

Usta Samuel ben daha küçükken benim tek çıkış yolumdu. Çünkü ne annemden ne de babamdan hiçbir zaman sevgi denen şeyi alamamıştım. Onun sokağına saptığımdaysa bir çıkmaz sokak olduğunu fark etmiş, geldiğim gibi geri dönmüştüm.

"Benim Diagon Yolu'nda işlerim var. Akşam anne ve baban seni almaya geliyor, geldiklerinde hazır ol."

O ev yolunun tersine istikamette yürümeye başlarken ben de sorgulamadan eve gidip kendimi cam kenarındaki geniş yatağıma bıraktım, 16. yaş günümde dileyebileceğim tek şey anne ve babamı görmekti sanırım. İşte bu sebeple gerçekten mutluydum. Onları görmeyeli birkaç ay oluyordu ve artık aklımdaki sorular aynı benim gibi gitgide büyüyordu. Etraftaki muggleları gözlemlediğim kadarıyla benim ebeveynlerim herkesten çok farklıydı. Bizim ailemizde, tabii buna aile denebilirse, karşılıksız sevgi diye bir kavrama yer yoktu. Yalnızca en hırslı ve en güçlü olan sevilirdi, geri kalanların hiçbir şeye hakkı yoktu.

Belki bir gün bu küçük kasabadan kurtulur normal bir büyücü hayatı sürerim umuduyla derslerimi çok sıkı tutuyordum, yine de dış dünyayla bağlantımın bu derece kesilmesi beni deli ediyordu.

Yatağımdan kalktım ve koridora çıkarak eve tekrardan göz gezdirmeye başladım. İçimden bir ses burayı çok yakında terk edeceğimi söylüyordu ve ben hislerime her zaman güvenen bir cadı olmuştum, şimdilik bu özelliğimden vazgeçme niyetim de yoktu. Kendimi Usta Samuel'in odasının önünde bulduğumda biraz tereddüt etsem de sonunda içeri girmeyi başardım. Kendisinden beklediğim gibi odadaki her şey fazla düzenliydi ya da ben fazla dağınık olduğumdan bana öyle gelmişti.

Çalışma masasının altındaki çekmeceye bir kağıt parçasının sıkışmış olduğunu gördüğümde içimdeki isteğe engel olamadım ve çekmeceyi açtım. Önüme serilen kağıt parçalarıyla küçük çaplı bir şoka uğramıştım çünkü bunlar sıradan kağıtlar değil, gelecek postasından kesilmiş gazete haberleriydi. Her gazeteyi okumama izin verilmezdi, genelde Usta Samuel ben okumadan önce onları inceler isterse bazılarını gösterir istemezse de bana göstermeye tenezzül etmezdi. Gözüme çarpan manşetle yutkundum.

"ÖLÜMYİYENLERDEN GRİNGOTTS'A SALDIRI"

... Son zamanlardaki faaliyetleriyle göze çarpan ve Kim Olduğunu Bilirsin Sen'in yandaşları olan ölümyiyenler, dün akşam Gringotts Bankası'na bir saldırı düzenledi. 15 Cüce Cin ve 2 bakanlık çalışanının affedilmez lanetle öldürüldüğü bilinen bu saldırının amacının parasal kaynaklı değil, bir güç gösterisi olduğu düşünülmekte...

Ardından bir başka kağıdı görmemle bir an nefesimin kesildiğini hissettim.

Ardından bir başka kağıdı görmemle bir an nefesimin kesildiğini hissettim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
ᏰİᏒ ᏒİᎠᎠᏝᎬ ᎻİᏦᎯᎽᎬᏕİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin