Genç olan başını tutuyordu, buna daha fazla dayanamazdı, büyük olan ortaya çıktığından beri Cehennemde yaşıyor gibiydi. Birlikte yaşadıkları her şeyi hatırlamaya başlamıştı, her günü, her saati, her dakikayı.
Jeno: canını yakıyor mu?
Duymayı en çok sevdiği sesi işittiğinde iç çekmişti.
Jeno: Bana canını yaktığını söyle.
Kahverengi saçlı olanın elini üzerinde hissediyordu.
Jeno: bana bizim hakkımızda düşündüğünü söyle.
Jeno'nun önünde diz çöktüğünü gördü.
Jeno: bana beni özlediğini söyle.
Donghyuck kaba bir şekilde Jeno'nun elini itti.
Donghyuck: BENİ RAHAT BIRAK!
Ayağa kalktı ve dönüp arkasına baktı, Jeno'nun orada olduğunu biliyordu.
Donghyuck: Geri dönmeyi kes! Zihnimi meşgul etmeyi kes! Bemi bu cehennemde yaşamaya zorlamaktan vazgeç!
Jeno alaycı bir şekilde sırıttı ve genç olana yaklaştı.
Jeno: Donghyuck.
Başını iyice genç adama yaklaştırdı.
Jeno: Burada suçlanması gereken ben değilim.
Sonra ellerini onun boynuna yerleştirerek, Donghyuck'u öptü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Crazy • Nohyuck
Short StoryGeçmiş her zaman bizi avlıyor olacak. Ve Donghyuck hatasının bedelini ödeyecekti. Kısa hikaye- Nohyuck Writtin by: @DrenLwen-lr