Keyifle okuyun...
Sabah uyandığımda okula geç kaldığımı görünce hızla hazırlanmaya başladım.
'Lanet olsun! Çok geç kalmıştım.'
Aceleyle yüzümü yıkayarak üzerimi giyindikten sonra saçlarımı tarayıp açık bıraktım.
Kıvırcıktı zaten şekillendirmeme gerek yoktu,
onunla uğraşacak zamanım da...
Hazırlanınca aceleyle evden çıkmıştım ama apartmandan çıkmamla kolumdan tutulup sürüklenmem bir olmuş, daha ne olduğunu idrak edemeden arabaya sürülenmiştim.
Biri eliyle ağzımı kapatıyor, ne bağırmam ne de çırpınmam fayda ediyordu. Diğeri şoför koltuğuna öteki onun yanına oturmuştu. 3 kişiydiler.
Oturduğum mahalleden çıktığımızda yanımdaki goril kılıklı herif öndeki adamdan ip istedi ve ellerimi bağladı.
Oldukça sıkı bağlamışlardı ve ben bileklerimin acısını daha şimdiden hissediyordum.
'Kimdi bu adamlar?'
'Benden ne istiyorlardı?'
'Beni nereye götürüyorlardı?'
Aklımdaki soruların hiçbirine cevap bulamazken titrek bir nefes alıp dolan gözlerimdeki yaşları geri göndermeye çalıştım.
Kimseye bir zararım dokunmazdı ki benim. Kendi halimde okuluma gider, evime gelirdim.
Sıradan bir hayata sahip sıradan bir kızdım işte, bu adamların benimle işi neydi?
Uzun süren bir araba yolculuğunun ardından araba durmuş, yanımdaki adam kolumdan tutup çekiştirerek inmemi sağlamıştı.
Geldiğimiz yere bakınca gösterişli ve büyük bir konağın önünde durduğumuz fark ettim.
Oldukça kısa bir süre sonra adamlar yeniden kolumdan tutup tekrardan beni eve doğru sürüklemeye başlamışlardı.
Bildiğiniz şu an kaçırılmıştım. Yakın bir arkadaşım da yoktu ki yokluğumu fark edip polise haber verecekti.
Annemle babam Samsun yaşıyorlardı. Ben okumak için İstanbul'a gelmiştim.
Anlayacağınız kimse yoktu hemen yokluğumu fark edip beni arayacak.
Ne kadar dirensem de fayda etmemiş, sürüklene sürüklene eve girmiştim.
Dışarıdan göründüğü gibi içerisi de oldukça büyüktü.
Ben fazla şatafatı sevmezdim. Kim niye isterdi ki bu kocaman evde oturmayı.
'Hah! Düşündüğüm şeye bakın!'
Kaçırılmıştım ama benim umrumda olan tek şey ev sahiplerinin neden bu kadar büyük bir evde oturduklarıydı!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK ÇEHRE (Mafya) 1
Teen Fiction" Al iç şunu." elimdeki fincanı uzattım. Hala tavana bakıyordu. "Seni hak etmiyorum." Başımı salladım. "Evet, hak etmiyorsun." "Ben çok pislik bir adamım." "Evet, pislik bir adamsın." "Kalbini kırdım." Başımı sağa sola salladım. "Paramparça et...