Öncelikle iyi okumalar 🌿 Oylamayı ve yorumlarınızı belirtmeyi
unutmayın seviyorum sizleri... ❤Saatler saatleri kovalıyor ve yaşanmışlıklar geceye damgasını vuruyorken soğuktan kurumaya yüz tutan ellerine sıcak nefesini verip orda örtüyordu günahlarını selvi. Ağzından bir kaç kelime dökülmüştü...
Selvi:Bazen o kadar çok özlüyorum ki bilmediğim her zerresini , hisseder sanıyorum...
Yemekten sonra bir ağırlık çökmüştü koca sofrada sadece 6 kişi kalmıştı zaten. Beraber olmanın verdiği huzur içten içe tetikliyordu onların birbirlerine olan sevgi ve bağlılığını.
Murat:Yenge bir şarkı mı patlatsan he
Diğerleri sanki bu anı bekliyormuşçasına onaylamıştı muratı mustafa hariç. Huylu huyundan vazgeçmez imiş hele bir de o huylunun karısı hamile ise...
Mustafa karısının yorulmasından şikayetçiydi haliyle.
Murat:Ya abi amma abarttın he yemedik karını
Mustafa:Zevzek zevzek konuşma. Karım hamile hamile niye size şarkı söylesin lan.
Asiye: Mustafaa !
Mustafa: Yok Mustafa , yorma kendini kızım.
Asiye:Hiç mi ? Asiyenin kurtarıcısıydı artık bu tavırlar... O şirinlikler , ses tonu inceltmeleri zor durumda kalınca ortaya çıkan sevimli şive hepsi onaydı şimdide biliyordu tabii yapacağını mustafayı yumuşatmak sadece ona mahsus bir şey de diyebiliriz...
Mustafa gülerek kafasını asiyenin omzuna yaslamıştı .
Mustafa : Tamam belki bir kuple...
Fatih: Abimizi de kaybettik . Koskaca mustafa kaleli oldu iyice hanımköylü...
Fatihi yalnız bırakmayan Murat durumu daha da üsteleyip gülmeye devam ediyordu.
Murat:Yine yenilgi yine Mustafa Kaleli.
Kendini soyutlamışcasına mustafaya odaklanmıştı asiye. Sadece ona bakıyorduMustafa:Hala gülümsüyordu.
" Bakma öyle... Sende benim gözümle kendini görebilsen sende sana yenilirdin emin ol ... "
***
Şarkıya başlaması için gerek duyduğu hevesi mustafanın kendi eline kenetlediği ellerinde bulmuştu Asiye...
Gittiğin o yerlerde söyle huzurda mısın ?
Geride kalanlarun söyle farkında mısın ?
Atın beni denizlere vermeyin ellerine...
Zaten hasret kalmıştım o deniz gözlerine.Ahh Selvi...Tek nefeste şarkıyı bitiren asiyeye odaklanmışken şarkı sözlerinin canını acıtmasına mı yansaydı , yoksa gözünden fark etmeden akan her damla yaşın yüreğine mıhlanmasına mı...
Tabi ne de çok isterdi bir şarkının nakaratında asiyenin aklına gelmeyi...
Bazen ağlamak istemezsin ama gözlerin seni dinlemez. Ağlıyordu ağladıkça da bağlanıyordu. Hatalı mıydı... Elbette. Ama neden bu kadar kızdılar ona .
Ee oysa herkes öldürür sevdiğini...
Gece daha da geç olmadan dağılmışlardı odalarına. Bir günü daha mutlu kapatmanın verdiği tarifsiz huzur yine sarıp sarmalamıştı hepsini.
Hüngür hüngür direksiyonun başında ağlayan Selvi Erdenet için kabul ki güzel bir gece değildi.
O ağladıkça asiyenin de içi bir tuhaf oluyordu. Dakikalardır içinde hissettiği tarifsiz garip bir huzursuzluk vardı. Yatakta doğrulmak isteyince mustafanın onu sarmalayan kollarıyla buluştu. Her ne kadar içinde hissettiği duygu onu biraz korkutsada şu an kolları arasında olduğu adam onun korkusunu sadece yanında durup hiçbir şey yapmaz iken de durdurabiliyordu. İyi ki bu adama sahipti. Yavaşça kalktı yataktan biraz nefes almaya ihtiyacı vardı. Yalpalayarak pencereye doğru gitti ve mustafayı uyandırmamaya çalışarak açtı pencereyi elini kalbine koyup derin bir nefes almak istedi bir titreme basmıştı. Ürküyordu ne olduğundan habersiz gözünden bir damla yaş süzüldü o birkaç damla gözyaşı bile etrafını görmesini engelliyordu konağın kapısından içeri süzülen far dikkatini çekmişti tam oraya odaklanacakken arkasından ona sarılan bir çift kol duraklattı onu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ander Sevdaluk |AsMus|
De TodoKaradeniz'in şahit olduğu aşk onların ki... Asiye'nin fırtınasını dindirip ıslandığı ilk yağmur haline getiren bir adam ve sevdasıyla sırılsıklam olmaya yeminli bir kadının hikayesi.