Ander Sevdaluk |AsMus|

|16.Bölüm| Aşk Sana Benzer.

Anneler gününe Özel Bölüme hoş geldiniz. İyi okumalar 🌿 Umarım beğenirsiniz. Fikirlerinizi belirtmeyi unutmayın, şimdiden teşekkür ederim... 🌙 Hepinizin annelerinin anneler günü kutlu olsunn ! 💘

Kalp aşık olur , akıl aciz kalır demişler...
Ah ! Öyle doğru ki... Aklını başından alan ve ona ait olan kadından daha güzel ne vardı ki...

Bunu düşünerek izliyordu o ipek kirpikli , kollarında teslim uyuyan kadını daha da sarılırken elini karnına doğru uzatınca hissetmişti delicesine atan kalbini.

Eğilip öpmeye başlamıştı karnını. Bu delicesine sevdalı olduğu kadının kalbini açtıktan sonra yaptığı en güzel şey ona bahşettiği iki evlat , iki mucizeydi.

Boşvermişlik hâkimdi hayatına , babasının ölümünden sonra evlenmeden baba olmuştu kardeşlerine... Sevmeyi bilmeyen birini önce aşık edip sonra adam etmişti Asiye. Ha bir de 2 defa baba etmesin mi...

Kollarını narin bellerine dolamış karnındaki minikle konuşmaya başlamıştı. Öptükçe öpüyor aradığı huzuru orda buluyordu.

Mustafa gülerek daha da yaklaşmıştı Asiyenin karnına. Başını yaslamıştı huzurla ve yavaş yavaş kapatmıştı gözlerini.

Mustafa:Baba seni çok seviyor ufaklık.

Gözü uykusundan ödün vermeyen Asiyeye takılmıştı.

Mustafa: Ama anneyi de seviyor... Çok hem de. Yani bu sırrı saklayabilirsin değil mi.

Asiye seslerle beraber yavaş yavaş açmıştı gözlerini. Gülmüştü duyduklarından sonra. Günaydınn dedi sesinin en tatlı tonuyla ellerini mustafaya uzatmıştı.

Mustafa tutup ellerini dudaklarına bastırınca derin bir oh çekmişti.

Doğrularak ellerini asiyenin sağına ve soluna uzatarak yatakla arasına alıp öpmüştü boynundan Asiyeyi. Yaklaşıp şakaklarından da öpünce Asiye bu sefer daha da gülümseyip öpmüştü mustafayı saçlarından.

Sevdiğin insanı saçlarından öpmek... Bundan daha güzel sevgi ve şevkat gösterisi var mıydı ki ?

***

Mustafa gömleğinin düğmelerini iliklerken konuşmuştu.

Mustafa: Ee hadi hazırsan çıkalım bizi bekliyorlar diyip uzatmıştı elini Asiyeye...

***

Asiye küçük bir çocuk gibi ellerini ve vücudunu camdan sarkıtmış arabaya binmelerini bekliyordu.

Asiye:Ya hadi ama ya...

Tahir : Yenge tamam geldik da ! Allah Allah.

Asiye:Yengeye Allah Allah denmez nıck çok ayıp diyip gülünce Tahir yaklaşmıştı.

Tahir : Tabii haklısın diyip alnından öpmüştü Asiyeyi.

Az bir yoldan sonra boğaz manzaralı ferah bir mekanda durmuştu araba...

Masaya yerleştikten sonra Mustafa kolunu Asiyenin sandalyesine uzatıp menüyü de Asiyeye vermişti.

Asiye mustafaya dönünce :

Mustafa: Bakma öyle , canın ne istiyorsa dedi gülümseyerek...

Asiye uzanıp öpmüştü yanağından Mustafayı.

Herkes bir şeyler atıştırırken Mustafaysa Asiyeye hala bir şeyler daha yedirtmenin peşindeydi.

Çatalındaki zeytini Asiyeye doğru uzatınca asiye çevirmişti başını.