0.8 (SHİP'İM GERÇEK OLUYOOORR)

89 11 0
                                    

O gün Ulaş gelene kadar bekleyen doktor, beyazlar içinde yatan çocuğu bri türlü aklından silemiyordu. Çok üzülmüştü ona, belki acımıştı? İlk defa hissettiği şey yüzünden kararsızdı tek bildiği kardeşi gibi ısınmıtşı ona.

Ulaş biraz hava aldıktan sonra, hastane odasına döndüğünde gördüğü şey yüzünden sinirleri tekrar gerilmişti. Karşısında tek kişilik yatakta sarılarak oturan iki beden vardı. Kapının sesi gelince ikisi de irkilerek geri çekildi ve kapıya baktılar. Daha sonrasında ise hastane işlemlerini halledip çocuğu oradan uzaklaştırmıştı. Eve girmeyeceğini söyleyen Burak için 3 günlük bir otel tutmuştu. Şimdi ise her şeyin yaşandığı yere, Ulaş'ın evine girmemek için direniyordu. 3 gün geçmişti ve bu olayı atlattığını düşünüyordu, Ulaş. Küçük olan ise, ağlamaklı sesiyle var gücüyle o eve girmeyeceğini gerekirse öleceğini söylüyordu. En sonunda sinirlenen Ulaş, Burak' İn bileğinden tutarak önce eve sonra odaya sokup kapıyı kilitlemişti. Küçük olan ağlamasını durduramıyor hatta şidettini arttırıyordu. Kapıya vuruyor, dışarıya çıkmak istediğini söylüyordu. Ama nafile, Ulaş çoktan evden çıkmış O adamı Burak'ı babasına gidiyordu.

Küçük çocuk çığlık çığlığa ağlıyor ve karanlık odadan çıkmak için çırpınıyordu. En sonunda bağırmaktan ve çırpınmaktan yorgun düşerek, yere sert bir şekilde yığıldı.

_______

Vardığı malikanenin önünde, O'nu bekliyordu. Herkesin adını duyunca bile titrediği adama şuan meydan okurcasına bakıyordu. Yavaş adımlarla Ulaş'a ilerleyen adam en sonunda, Ulaşın bir kaç adım ilerisinde durdu. "Ne istiyorsun?" diye sordu umursamaz bir tınıda. Ulaş boğazını temizledi ve, "Oğlun ölmedi, Ercan. O yaşıyor ve şuan benim evimde kalıyor." dedi. Bunu duyan adam, Hangisi diye sordu sadece. "Hangisi ölmedi? Çabuk söyle." Ulaş alayla "Karşılığında ne vereceksin?" dedi ve adamın arkasındaki iri bedenlere baktı. "100 milyon euro veririm." sesin geldiği kişiye baktı ve "Tch, ama oğluşun benimle çok mutlu. Onu 100 milyon euro'cuk'a satamam ki~." diye normalde tatlı ama şuan itici oln bir aegyo yaptı. "Ne kadar istiyorsun, söyle!" gözlerini kırpıştırdı yine aynı iticilikle "Senden para istemiyorum, Ecan. İsmini verdiğim kızı, yetimhaneden alarak benim nüfusuma geçir." dedi gözlerini gözlerine dikerek. "Bu işi oldu bil." dedi ve adamlarına işaret verdi. Adamlardan biri kızın ismini ve hangi yetimhanede kaldığı öğrendi. Sonrasında ise 2 kişiyi daha alarak, oraya gitti. "Hadi bakalım Ulaş bey. Söyle bakalım, hangi oğlum sende ve nerede yaşıyor?" Ulaş istifini bozmadan "Kızı bana getirin, birkaç gün sonra oğlunu gel ve al. Ama onu öldürme." dedi. Sonrasında çıkışa yürüdü arkasındaki adamı takmadan.
Sonunda eve vardığında, kapının önünde küçük kızı ve adamları görünce gülümsedi. Yanlarına ulaştı ve kıza elini uzattı, kız tereddüt ile Ulaş'ın elini tuttu. Büyük elin içinde kaybolan el, adamın işaret parmağına elini sararak sıktı. Büyük olan, adamlara bakıp gitmeleri için kafasıyla yanı işaret etti. "Gidebilirsiniz, 2 gün sonra burada olun ve Burak'ı alın." dedi. Daha sonrasında kızı kucaklayıp eve girdi. Orada dikilen adam, "Biz o çocuk için mi, bu kızı aldık?" diye sordu. Yanında ki adam ise "Abi, patron bunu duysa kurşuna dizer onları." dedi ve arabaya binip gittiler.

Patron, iki adamının geldiğini görünce hizmetliye onları odaya çağırmasını söyledi. Biraz sonra kapı tıklatıldı ve adamlar içeriye girdi. "Verdiniz mi kızı?" iki adam da kafalarını salladı., "Hangi oğlum ondaymış, öğrendiniz mi?" diye sorunca esmer olan, titrek sesiyle "A-abi, B-Burak o-ondaymış. 2 gün sonra alın dedi." dedi. Bunu duyan Kır saçlı adam sinirle "Ne demek lan bu! Burak için mi o kızı aldınız lan!? O ibne için ben para mı verdim? Hemen gidin ve ikisinin de işini bitirin!" diye emir verdi.

_______

Ulaş eve girince, küçük kıza odasını gösterdi ve rahat olmasını söyledi. Daha sonrasında ceza verdiği kıvırcığın olduğu odaya adımladı. Kapıyı tıklattı ve "Burak, orada mısın canım? Açıyorum kapıyı bak." dedi ve kapıyı açtı. Yerde yığıldı olan çocuğu görünce hemen yanına gitti ve nabzına baktı. Yaşadığını anlayınca kucağına alıp odasına götürdü ve yatırdı. Hastaneye götürmek istemediği için, nöbetçi eczane aramaya dışarıya çıktı. Bu sırada evde iki tane çocuğu yalnız bırakmıştı.

Küçük kız duyduğu kapı sesiyle odasından çıktı ve çekingen adımlarla etrafına baktı. Kapısı açık olan odaya doğru yürüdü, yatakta yatan bedeni görünce yanına ilerledi ve ona dokundu. Biraz dürttü ve uyandırmaya çalıştı. Uyanmayınca, yatakta boş olan kısma uzanıp çocuğa yaklaştı ve uyumaya çalıştı. Kendini bildi bileli yanında oyuncağı olmadan uyuyamadığı için biri ile uyuması gerekiyordu ve bu kişi yatakta uyuyan çocuktu. Her şeyden habersiz uyanan Burak belinde hissettiği kolun sahibine baktı, bunun bir kız çocuğu olduğunu görünce şaşırdı ve kızdan uzaklaştı. Küçük kız bunu anlayınca dolu gözlerle çocuğa baktı ve "Lütfen yanımda yat, korkuyorum." dedi. Bunu duyan Çocuk, kızı tekrar kucağına çekip saçına öpücük kondurdu. "Merak etme, uyuduğun süre boyunca asla seni bırakmayacağım." dedi istemsizce. "Ben seni sevdim, uyandığımda da bırakma beni." deyince küçük kız, Çocuk ona daha sıkı sarılıp "Söz, veriyorum" dedi "Söz veriyorum bırakmayacağım."

Hiç birşeyin farkında olmayan iki bedenden habersiz, verilen emri yerine getirmek için kızı bıraktıkları eve geldiler. Evin çevresine bıraktıkları iki saatli bomba yerleştirdikten sorna Ulaş'a mesaj attılar.

Kimden;

O' nun Adam'ı: Sevdiklerine son kez veda et çünkü 2 dakika sonra evin patlıyor.

(Görüldü)

Ulaş okuduğu mesaj ile dondu kaldı. Mesajı idrak ettiğinde ise arabasına atlayıp hızla eve sürdü. 5 dakikalık yolu 1 dakika içinde bitiremeyeceğini bilse bile hıza abandı. Sokağın kenarından dönerken duyduğu patlama sesiyle, kanının buz kestiğini ve ağladığını hissetti. Evin önüne varıp harabenin içine girdi. Hala yatmakta olan ve sıkı sıkı sarılmış bedenlere bakıp hıçkırdı. O iki küçük çocuğa bakarken, etraftaki insanalr polisi ve ambulansı aradılar. Birkaç dakika sonrasında siren sesleri duyuldu. Ve harabenin önünde durdular, hızla içinden çıkan görevliler yanıkları olan ve sarılı halde duran iki bedene koştular. Küçükleri ayırmaya çalışsalar bile zaman kaybı olduğu için vaz geçip ambulansa bindirdiler. Kendine gelen adam, arabasına binip önündeki ambulansı takip etti.
-------
Bölüm sonu. Eveeet, bu bölüm koma olayı geldiğine göre alırım birer oyunuzu. :')

Anılar gözlerimin önünde, ağlamaktan yazamadım. Yazım hatam varsa af edin gözlerim doluyken yazamıyorum.

Bide seviyorum sizi. ♡

Daddy Issues (baba Kompleksi) ||BxB||Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin