"Ailen seni üzmemek, her gün mutsuz olmamak için ayrılıyor. Yani senin mutlu olmanı istiyorlar. Aslında ayrılırken bile seni düşünüyorlar." Şaşırmış bir şekilde bana bakıyordu. Sonra yüzünden belirsiz bir tebessüm oluştu.
"O zaman onlarla konuşmalıyım. Değil mi?"
———
Hyunjin böyle söyleyince mutlu olmuştum. Tebessümüne karşı ben de tebessüm etmiştim. Odadan çıkarken arkasından gidip gitmeme arasında kalmıştım. Sanırım olaya karışmayacak sadece izleyeceğim. Salona gitmiş annesi ve babası ile çoktan konuşmaya başlamışlardı. Salonun kapı eşiğinde durdum. Hyunjin fark etmiş olmalı ki bana seslendi.
"Seungmin neden orada duruyorsun? Gelmeyecek misin?"
"Hayır, gelmeyeceğim. Siz konuşun." Ayaklandı ve beni kolumdan tutup salona çekti. Oturduk ve bana döndü.
"Biz bir aileyiz." dedi fısıldarmışçasına.
——————————————————
Hyunjin, anne ve babası ile konuşmuştu. Hyunjin'i üzmemeleri için ayrıldıklarını anlatmışlardı. Beraber markete gidiyorduk.
"Halkıymışsın."
"Ne?"
"Halkıymışsın diyorum. Beni üzmemek için ayrılmışlar."
"Çok belliydi. Ben sadece sana gerçeği gösterdim. Doğru yoldan gitmeni. Lütfen, gösterdiğim yolu kaybetme. Yanlış olduğunu düşünüyorsan söyle. Başka bir yol, doğru yol, bulalım."
"Gösterdiğin yoldan asla ayrılmayacağım Kim Seungmin." Gülerek bakıyordum ona.
Markete gelmiş ve birkaç bir şey almıştık. Hyunjin'in annesi eline bir liste tutuşturmuştu. Onları da aldıktan sonra kasaya gidip aldığımız şeyleri ödemiştik.
"Seungmin?"
"Efendim Hyunjin?"
"Ben bir karar aldım. Minho hyunglarda kalacağım. İlk ailemin değil ikinci ailemin yanında kalmak istiyorum."
"Hm... Bunu bence ilk ailene danışmalısın. Onlarla kalmayacağını Minho hyunglarla kalacağını söyle. Bilgileri olsun en azından."
"Tamam. Söyleyeceğim." Eve gitmem gerekiyordu. Daha verilen ödevlerimi yapacaktım.
"Hyunjin ben eve gidiyorum. Ödevler var, onları yapmayı unutma."
"Tamam. Görüşürüz."
"Görüşürüz." Birbirimize el salladıktan sonra eve doğru yol almıştım. Jeongin'e mesaj atmıştım.
Jeongin-ie?
Efendim hyung?
Ben eve geliyorum. Ben gelene kadar salonu toparlar mısın?
Ben gelince evi temizlerim.Tamam hyung.
Teşekkür ederim~
Telefonu cebime sokuşturdum ve eve gittim.
————
"Ben geldi~m." İçeriyi gördüğümde sinirlenmiştim.
"Jeongin! Neden toplanmadı salon?" Bağırarak konuşmuştum.
"Hyung! Toplamak istemiyorum."
"Ne demek toplamak istemiyorum? Hemen buraya gel ve topla. Sadece salon. Tüm evi de topla diyebilirdim. Hyungunun değerini bil ve salona topla!" Önümde doksan derece eğilerek ciddi bir şekilde konuşmuştu.
"Özür dilerim, hyung-nim." Hâline gülüp odama geçip üzerimdekileri çıkartıp pijamalarımı giydim. Yatağa attım kendimi ve olanları düşündüm.
Aklıma gelen şey ile gülerek oturur hâle geldim.
Jisung-ie~
Efendim Seungmin-ie~
Ne yapıyorsun~?
Yatıyorum
Da sen neden bana aegyo yapıyorsun?
Şüphelenmeye başlıyorum.Şüphelenecek bir şey yok Sung-ie~
SEUNGMİN!
YETER!
AEGYO İSTEMİYORUM BEN!
ALIŞIK DEĞİLİM!
YAPMA!Tamam.
Sakin.
İlk önce capslocku kapa!
Aaaaaa...Ne istediğini söylemeyecek misin?
Bir şey istemiyorum.
Bak tekrar capslocku açarım.
Şşşş!
Sakin ol!
Tamam. En büyük sensin. Aaaa... Sadece seni kontrol ettim.İnanmadım ama inandım.
Görüşürüz~
SEUNGMİN!
Tamam be!
Aaa...
Seninle de konuşulmuyor.Bay bay vıcık Seungmin!
Konuşmamıza gülmüştüm. Gerçekten bir şey istemeyecektim ama onun beni sinir ettiği gibi bende onu sınır edecektim.
Telefonun galeri kısmına girmiştim. Galeriden dokuzumuzun beraber çekildiği fotoğraflara baktım ve sırıtmaya başladım.
———————————
Bu bölüm biraz sıkıcı oldu ama bir şeyler yapmaya çalışıyorum. Yani umarım yapabilirim. Hafta sonu iki tane bölüm gelecek...
Sizi sevirem...❤🧡💛
~Seul~
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cuddle • HyunMin *Askıya Alındı*
RomanceHyunjin; kötü ya da iyi zamanlarda veya Seungmin'e sarılması için bir neden yokken ona sarılmayı çok seviyordu, bu ona güven veriyordu. HyunMin