Bölüm 31

1.2K 149 19
                                    

Kafana sıkamaz mı sanıyorsun bir fotoğraf parçası?

Bir insan kaç defa ölürdü, öldürülürdü ki?

Korku tüm hücrelerini ele geçirirken şimdiden buğulanmış gözleriyle zorlukla okudu kitabının üzerindeki notu. Başını zorlukla yukarı kaldırırken, damarlarında gezen kan değildi. Vücuduna yayılan bu yakıcı his onu öldürecek boyuttaydı. Zira eğer okuduğu şeylerin gerçekliğiyle yüzleşmek zorunda kalırsa belki de ölüm çok kolay bir seçenek kalacaktı.

Zorlukla araladı elindeki kitabı. Oradaydı. Geçmişin ihaneti geçmiş karşısına ona haince gülüyordu.

Gözlerinin dolduğunu hissediyordu. Elleri terden sırılsıklam olmuştu. Vücudu kasıldı.Onu hayata bağlayan görünmez iplerden birinin daha canından can kopararak çözüldüğünü biliyordu. Kafasını zorlukla kaldırarak matematik öğretmenine baktı. Arkasından gelen sesleri duyuyordu.Ama anlamdıramıyordu. Herşey bulanık, uğultulu....

Fotoğrafı parmaklarının arasında buruşturup cebine soktu. "Bana bunu neden yapıyorsunuz?" derken sesi çıkmamış, kendi iç sesiyle konuşuyor gibiydi. Derin bir soluk aldı. Fakat ona hissettirdiği şey ciğerlerine saplanan bıçak darbeleriydi.

"Taehyung,iyi misin?" diyen öğretmenin ona yaklaşmasını elini kaldırarak izin vermedi.

Tekrar derin bir soluk aldığında tüm direnişine rağmen bu sefer kaybettiğinin farkındaydı. Zorlukla ayağa kalktı. Dinlemek , duymak istemiyordu o fısıltıları, gülüşleri. Ağlaya ağlaya yürüdü kapıya doğru. Hızlı hızlı gitti. Bir saniye daha nefes almak istemiyordu. Dizleri titreye titreye attı kendini tuvalete. Kabinlerden birine girip kapıyı kilitledi. Klozetin kenarına çömelip oturdu.

"Ne istediniz benden?" diye bağırdı elini beton zemine vururken. Bedeni acıyla kavrulurken hareketlerini hızlandırarak "Ne yaptım size?" diyerek aynı yere defalarca kez vurmaya devam etti.

Kan çanağına dönmüş gözlerinden akan her damla yaşta bir kez daha isyan etti. Nefesi kesiliyordu. Artık sona geldiğinin farkındaydı.

Zorlukla elini cebine atıp telefonunu çıkardı. Ona bunu borçluydu. Bir vedayı hakediyordu en azından. Mesajlarına girip,onun profiline tıkladı.

"Yapamadım." yazdı. Anında çevrimiçi oldu. " Savaşmayı bırakıyorum,bunu veda say."

Gözlerinden bir damla yaş düştü ekrana. Yazıyor... yazısını görünce kapadı gözlerini , kapadı telefonun ekranını.

Cebinden jileti çıkarıp ilk çizgiyi atarken " Yapamadım" diye fısıldadı. Gözünden akan yaşlar bileğinden dökülen kanla karışırken bir kez daha onun haklı olduğunun farkına vardı.

Dünya gerçekten hassas kalpler için cehennemdi.

______________________Moon___________________

Ağlamamalıyım,

Ağlamamalıyım,

Ağlama-

Ağlıyorum 😢

Moon Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin